ülkemizdeki anlı şanlı futbol yorumcuları, başta da şu ünlü istatistikçe, üst üste iki maç kazanıldı diye Zico’yu stajyerlikten alıp, hemen deha yaptılar… Gerçek öyle mi? Hayır! Zico hâlâ stajyer… Hem de en kralından… Düşünebiliyor musunuz; Ankara’da zemin kötü… Rakibin teknik kapasitesi olan tek futbolcusu Murat, o da emekli olmuş… Sizde iyi kötü maçı çevirebilecek oyuncular var… Ama maçın kader anları yaklaştıkça, yani sona doğru, belki de bir duran topla işi bitireceksiniz, tutuyorsunuz çift ön liberodan biri olan Kemal’i alıp, lig maçlarında henüz rüştünü ispat etmemiş ince adam İlhan’ı ikinci santrfor olarak sahaya sürüyorsunuz… 62. dakikadaki bu stajyerlikten sonra, 76, 78 ve 84. dakikalarda altı aydır oynamayan kaleciniz, karşı karşıya üç net gol pozisyonunu önlüyor. Ya da karşısındakiler atamıyor… Yani Ankaragücü takımını doğru dürüst akın yapmaya davet ediyorsunuz… Ne deha be! Hadi Kemal’i aldınız… Bari bir yarım saat için Aurelio’yu oynatın… Ama Deivid, beş dakikada harikalar sunması için oyuna alınıyor… Dahiye bak!

İşte Ankara’daki maçın özeti bu… Kezman mı? Müthiş canım! Ayağına top değemeden oyun bitti. Alex mi? Vallahi iki güzel ölü top kullandı, hani… Bunlar Zico’dan torpilli oyuncular. Bunu da yazmadan edemeyeceğim.

Gelelim Feldkamp’a… O da yaşının çok yüksek olması sebebiyle bir türlü akılcı davranamıyor… Baruso’yu neden aldın ki? Sağ bek oynatmak için mi, yoksa Mehmet Topal’a eş, ya da zaman zaman onun yerine mi? Arda’dan Lincoln olmaz diye, yurt dışında sezon başı hazırlıkları sürerken kaç defa yazdım… Hakan Balta ile Arda’nın ilk yarım saatte değişerek görev yapmaları Galatasaray takımının aklını karmakarışık etti. ümit Karan belli ki yeni görevi sebebiyle aşırı bir yorgunluk içinde… Neden, Fenerbahçe maçının son onbeş dakikasında iyi işler yapan Nonda ilk onbirde yok? Karşıdaki hoca Ertuğrul yerli malı… Savunmasına emri vermiş; Cisse yok, hücuma çıkma da yok… Toraman ön libero… Bu sebeple çıkış yok, sadece geri dörtlünün nöbetçisi… Bu yüzden Delgado 60. dakikada havlu attı. çünkü geriden öne çıkıp orta alandaki adam sayısını arttıran yok. Cisse de genel olarak, Toraman bir bomba patlatmasın diye ona yardım etmek adına daha çok sahanın Beşiktaş’a ait olan bölümünde… Ali Tandoğan çıktığında, Nobre ile Delgado değişerek üçlü seyyal bir hücum hattı oluşturuyorlar… Beşiktaş bu oyun yapısı ile organize net iki pozisyon buldu. Ama golü bir duran toptan attı. Nobre, bütün toplara kendini göstererek maçın en iyi adamı olurken, golü de Galatasaray’ın tek adamı ama o pozisyonda geç kalan Servet sayesinde attı.
Sivasspor hayati bir galibiyetle üç Büyükler’in yüreğini hoplatmaya devam edeceğini gösterdi. Kayserispor’da olmuyor da olmuyor işte… Trabzonspor mu? Böyle idare edecek işte…