Para yok, can sağlığı var!
Mehmed’in canı kurban, şehitler tabut tabut...
Analar feryat ediyor...
Ve bir kanlı destan yazılıyor Güneydoğu’muzda...
Vatan sağolsun...
Paran yoksa canın sağolsun...
Aktütün karakolunun yürekler acısı halini gördünüz.
33 askerimizin şehit edilmesi olayında araç gereç sıkıntısı...
Reşadiye katliamı yine öyle...
Yetkililer ekranlar karşısına geçip öyle açıkladılar.
Havadan kontrol etmek için helikopter yokmuş...
Para yok, pul yok...
Mehmed’ine bir karakol yapamayan devlet.
Acze mi düştü, yoksa işlerine öyle mi geliyor?
Mehmed canını veriyor, devlet para bulamıyor.
Biz de inandık.
İnanmak zorundaydık, çünkü bu açıklama en yetkili ağızlardan geliyordu.
Ama Vakit’in ele geçirdiği yeni flaş habere göre, meğersem para varmış.
Para var, ama kimlere!
Herhalde evinde sabaha çıkacak ekmeği olmayan şehit ailelerine değil.
Denize nazır, hem de kaçak.
Lüks, baş döndürücü...
Sormak zorunda kaldık:
Fenerbahçe Orduevi içinde üst düzey generaller için yapılmakta olan villaların suyu nereden geliyor? Para yoksa, herkese yok, varsa o karakolların hali nedir?
İttihatçı geleneği midir nedir?
Boğaziçi’ne bakın, bir konak paşa konağı değilse ona konak denmez. Evlere bakın, o evlerde yeyip içip yatanlar devletin aslan payı değilse o evlere ev denmez...
Varlık, rejimin kutsanmış müritlerine has bir olgudur.
O varlığı hiçbir zaman fakir tabakanın yaşamında göremezsiniz.
Haberin doğruluğunu veya eğriliğini Genelkurmay herhalde açıklayacaktır.
Ama fotoğraflarda gördüğümüz manzaralarda iki çarpık yapılanma bizi derinden üzmüyor değil. Birisi Güneydoğu’nun perişan karakolları, diğeri de lüks yapılanma ile yüksek bürokratın kullanmakta olduğu paha biçilmez araçlarla uçaklar.
Bu değirmenin suyu bir yerlerden geliyorsa, o sudan biraz da şu zavallı emekli takımı içsin. Öncekilerin açıkları hesabına hem katkı payı ödüyorlar, hem de ilaç parası.
Sade o mu?
Devletin hastanelerine bakın, bir de dışarıdakilere.
Özel okullarla devletin okullarını yan yana getirin...
Dershane soygununu sorgulayın...
Halbuki hepsi de devletin parası ile oluyor, hiç kimse kredi adı altında devletten para sızdırmadan bir çöp bile alamaz.
Olanlar hep devletten.
Ne var ki para devletin kasasında iken para olmuyor da dışarı çıkınca oluyor.
Öyle oluyor...
Karakollara para yok, okullara yok, hastanelere yok...
Ama lükse, yaşamaya, çağdaş laikçiliğe sıra gelince var.
Hem de çuvalı ile var...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.