Bu savaşı kim kazanır?
Hangi savaş olduğunu siz düşünüp bulana kadar, ben yazımı yazmaya devam edeyim...
Gidişat çok fena...
TSK ve Atatürk üzerinden siyaset yapan, siyasetin en görkemli sivil generali sayın Deniz Baykal, neden icap ettiyse makas değiştirdi...
Bir/kaç gündür TSK'ya izafeten Büyükanıt kalesine söz roketleri sallıyor...
Tabii el-kol hareketleri, hiddet, celadet cabası...
Biraz daha yumuşak üslupla sayın Devlet Bahçeli'de atışlarına devam ediyor...
Her iki lider de "Kuzey Irak seferinden ne diye erken döndünüz? Başarı tamamlanmadan bu ani dönüş PKK ekmeğine yağ sürmektir" diyor...
Hedefteki kişi, Gen.Kur.Başkanı Yaşar Büyükanıt...
Başbakan gayet mutedil ve her iki lidere "Sözünüzü askere değil bana söyleyin" uyarısında bulunuyor...
İlle de Baykal, bir defa Nuh dedi, asla Peygamber demez... Derse silah arkadaşları, yani CHP ileri gelenleri fena yaparlar kendini...
Benim baştan demek istediğim, bu söz düellosunu, Türkçesi, savaşı kim kazanacak?
Bana göre hiç kimse!..
Evet o keskin dönüşe ben de itirazda bulunmuştum... Meseleye vakıf değilim... çünkü ne gazetem, ne de ben 'akredite' himmetine layık görülmüşlerdeniz... Elhamdülillah öyleyiz...
Fakat, buna rağmen tarafsız bir gazetecilik anlayışı ile hadiseleri yorumluyoruz...
Partizanlık yapmadık, yapmayacağız...
Genelde amigoluk yapanımız yok denecek kadar azdır...
Kartel medyanın hırçın militaristleri de kavgaya müdahil olacak gibi gözüküyor... İşte o zaman etraf tozdan-dumandan görünmez olur...
Temennim o ki, Ergenekon mensupları bir tarafı tutmasınlar... Şayet tutarlarsa seferberlik ilan etmek gerekir kanaatındayım...
Gelecek karanlıklarla örtülü vaziyette...
Ekranlardan ve internet üzerinden batarya atışları, nokta vuruşları inşallah fazla kızışmaz...
Sayın Büyükanıt'ın cevabı bence çok ağır, amma haketmediler mi derseniz, cevabını kendiniz vermelisiniz...
Ne diyor:
"Haksız, seviyesiz ve anlamsız saldırılar..."
Bu sözlerin dirhemini yiyen tilki kudurur...
Zannımca sayın Tayyip Erdoğan'ın husumeti kendi üzerine çekme girişimi de başarılı olmaz... çünkü Baykal hiddetin doruğuna çıkmış, bir daha indirmek zor...
Amma CHP'nin durumu hiç iç açıcı değil...
Her zaman yanında bulunmaktan övgülerle söz ettikleri Silahlı Kuvvetleri karşılarına almaları hem yanlış, hem de tehlikelidir...
Ya bir de bu gidişle Atatürk'ü karşılarına alırlarsa?..
Evet, Atatürk yaşamıyor... İstismar için yaşatanlar yok mu? Vardır, var...
öyle bir iki yalakanın CHP için, Deniz Baykal için, "Samimi atatürkçü, samimi laikçi" demesi gerçeği değiştirmez...
İstismarda samimiyet olmaz...
Dünyada yaşayan dirileri ölülere idare ettirmek, bilmem ne kadar doğrudur?
Ne olmuş, TSK karşıya alınmış ise "yargı var yanlarında" diyenler çıkacaktır... Bu doğru bir yaklaşım... Yargıda önemli noktaları tutan mezhepçi militanlar, kıyamete kadar CHP bendesi olacak değiller... Onların ileri hedefleri tıpkı Yahudilerin hedefleri gibidir... Bu sözüm Allah'ı bilen, birliği bozmayan, çıkarcılığı meslek edinmeyen alevi kardeşlerime değildir... Onları tenzih ederim...
Savaşa müdahil olma ihtimali yüksek bir grup var ki, şerlerinden Allah dünyayı saklasın...
Eski C.Başkanı A.Necdet Sezer'in atamış olduğu rektörler...
Bereket versin pek çoğu bir daha dönmemek üzere gidicidirler...
Bütün öfkeleri, bütün hırçınlıkları ve millet değerlerine topyekûn savaş açmaları sebepsiz değildir...
Hukuki dikkatle bir yoklasanız hepsinin taban tahtaları çürük...
Belli ki; bir Ergenekon savaşı çıksa da rant kapıları yenilense...
Amma yedirmeyecekler sanıyorum...
Dere çok uzak daha, paçaları sıvama
Ocakta pişen yalan gelmedi ki kıvama
Bizim ülke böyledir, her tarafı tuhaflık
Havas köçeklik yapar, suç yüklenir avama.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.