Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Sana uyarsam insanım uymazsam değil miyim?

Sana uyarsam insanım uymazsam değil miyim?

Sol zihniyetli insanları anlamakta çok zorlanıyorum, hatta ne zorlanması, hiç anlamıyorum. Nasıl bir insanlık öğretileri var şaşırıp kalıyorum. Eğer her şey onların dediği gibi olursa insansın, yok olmazsa insan değilsin.
Bunlar kendilerinden olmayanı insan olarak düşünemeyecek kadar zavallı durumdalar. Halbuki dünyada onlara uymayan, onlar gibi düşünmeyen, onlar gibi yaşamak istemeyen milyarlarca insan var ve maalesef hiç birini kabullenmiyorlar.
Onlardan olmayan insanlar da onlar gibi yiyip içiyor, sosyal ihtiyaçlarını karşılıyorlar. Anneleri var, babaları var, evleri var, köyleri var, her türlü insanî duyguları var. Ağlayabiliyorlar, gülebiliyorlar, yürüyorlar, koşuyorlar, inanç değerleri var, okumak istiyorlar, çalışmak istiyorlar ve bir insan ne yapmak istiyorsa hepsini yapma hakları var.
Gelgelelim, sol zihniyetli ve paralelindeki kişi ve kişiler veya işgal ettikleri milletin makamlarının gücünü öyle kullanıyorlar ki, “Dediğim dedik; öttürdüğüm düdük. Ya benim dediğim gibi olursun ya da sana hayat hakkı tanımam” diyerek Nemrutluktan geri kalmıyorlar.
Bu nasıl bir cürettir ki, üzerlerinde hiç emekleri olmadığı halde milyonlarca insana hükmetmeye kalkıyorlar. Bu nasıl bir insanlık anlayışıdır ki, kimin nerede ve nasıl okuyacağına, çalışacağına, neleri yapıp yapamayacağına müdahale edebiliyorlar.
Kendisini toplum üzerinde sınırsız bir şekilde hak sahibi görenler, diğer insanların haklarını yok sayacak kadar nasıl cahil olabiliyorlar? Bu milletin ekmeğini onlar vermiyor, aşını onlar pişirmiyor, tarlasında onlar çalışmıyor, sanayisinde, fabrikasında onların bir emeği yok ve günlük iaşe ve ibatelerini de karşılamıyorlar.
Hani “kölelik” ve “efendilik” düzeni olur. “Ekmeğini ben veriyorum, aşını benden yiyorsun, üstünü başını ben alıyorum, tabii ki bana hizmet edeceksin, kölelik yapacaksın” derler. İnsan bu hali anlar. Ama bunların hiç birinin millet üzerinde herhangi bir tasarrufu yok ve halkın özgürlüklerini engelleme hususunda köle muamelesi yapıyorlar.
Yasayı bunlar yapmak istiyor, adaleti bunlar tesis ediyor, ülkenin ve milletin geleceğini bunlar belirlemeye kalkıyor, kimin nerede nasıl yaşaması gerektiğinin bunlara sorulması isteniyor. Bunlar “Olur” verirse “Oluyor.” “Olur” vermezse “Olmuyor.”
ülkenin başında bir iktidar partisi var. Halkın büyük çoğunluğu bu partiye inanmış ve güvenmiş, inandığı ve güvendiği için de oyunu vermiş, kendisini yönetmek üzere vekil tayin etmiş ve icraat bekliyor, onlar da halkın isteği doğrultusunda icraatlarını yapıyor.
Ama yok, millet bunlara yetki vermiş olabilir, hatta yüzde yüz halkın oyunu da almış olabilirler. Fakat yine de ne halkın istediği ne de yetki alanlar, yetkilerini kullanarak bir çöp bile kaldıramazlar. Mantığa bakar mısınız? öyle demiyorlar mı? “Bizim isteğimiz dışında kimse bir şey yapamaz” demiyorlar mı?
Bazen, “Acaba diyorum, bu kişiler, normal insanlar gibi bir anneden ve babadan dünyaya gelmediler mi? Bunlar insana benzeyen başka yaratıklar mı? Halk onları insan gibi görüyor da onlar halkı başka bir yaratık gibi mi görüyorlar?” Hani olur ya gözleri insan gözü gibidir de gördükleri başka başkadır.
Yoksa ne diye memlekette huzursuzluk çıkarıp, kendileri gibi yiyip içen, uyuyan, uyanan, yürüyen, konuşan, kaşık çatal kullanan, hastalanan, ağlayan, gülen ve ihtiyaçlarını gideren insanları, insan olarak göremiyor ve onların da bu memlekette yaşam hakları olduğuna inanmıyorlar. İnansalar ve paylaşmak gibi bir duyguları olsa, böyle yaparlar mı?
Kimi kimden koruyor bu adamlar ve neyi koruyorlar? Bu memleketin oluşumunda bir kendi katkılarına baksınlar, bir de her fırsatta dışladıkları milletin katkılarına baksınlar. Bunu göremeyecek kadar tüm insanî melekelerini yitirmiş olabilirler mi? Demek ki olabiliyor.
İçleri dışları millete karşı kin ve öfke dolu bu kişi ve kişilerden, Allah memleketimizi ve milletimizi korusun. Yarına malum zihniyetin inandığı tarihi bir belgeyi yazacağım.


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi