28 Şubat, on üçüncü yılında
28/Şubat/1997 MGK’da; hükümet ile cihet-i askeriye kanadı arasında yaşanan buhran, ülkemizi bir erken seçime taşıdı. Hâttâ; genel milletvekili seçimleriyle birlikte genel mahalli seçimlerin 1999 yılı Mart ayında yapılması kararlaştırıldı.
Bildiğiniz gibi muhterem okurlarım; 28/Şubat’ın gâyelerinden bir tanesi de, milli görüş lideri muhterem Necmeddin Erbakan Hocamızı, siyasetten ıskat etmekti. Neticede, Refah Partisi’nin kapatılmasını sağlayan gerekçelerin muharriki addettikleri hocamızı beş yıl siyasetten uzaklaştırmaya muvaffak oldular. Bu sütunun yazarı fakir, bu haksız karar muvacehesinde, kendi kendine verdiği sözü yerine getirdi. Bu sözse, 261 hafta Erbakan Hoca’nın mutlaka adı geçen yazı yazma kararımı yerine getirdim ve de gazete yönetimi başta Mustafa Karahasanoğlu Beyefendi olmak üzere bir kere bile “ne oluyor yahu” demediler. Bu vefalarını herkes unutsa hâttâ bizzat kendileri de unutsa ben unutmam ve her yerde de Akit ve Vakit hakkında olsun minnetimi ifade etmişimdir. “Bitmeyen Mücadele Erbakan” adlı kitabımda, 28/Şubat/1997 Milli Güvenlik Kurulu toplantısı ve 9.5 saat süren tekellümlerin en uzun saatlerini, verdiği cevaplar ile Sayın Başbakan’ın istimal ettiğini belirtmiştim. 54. Hükümetin, o günden sonra çeşitli ifadelerle, yakışıksız beyanlarla, darbe tehdidine karşı hükümetin yanında yer almayan -ki, koalisyon ortağı parti olan DYP’den haylice kişi olduğu hiç aklımdan çıkmaz. Hele dönemin TBMM Başkanı kişinin askerlere eğilimi unutulacak husustan değildir- kimi insafsızlar 54. Hükümeti ‘yıkıldılar’ diye nitelerken, kendilerine, 28 Şubat’tan, istifanın verildiği 18/Haziran’a kadar geçen gün sayısının, 110 olduğunu hatırlatırım ve ‘yıkıldılar’ yerine ‘iyi dayandılar’ demeleri daha doğru olurdu diye düşünüyorum.
RP’nin kapatılmasıyla alakalı 22/2/1998 târihli Resmi Gazete’de yayınlanan kapama kararı üzerine 147 milletvekili Fazilet Partisi’ne geçmişlerdir. Ülke çapındaki belediye başkanlarının kısm-ı âzamı da Fazilet Partisi saflarına katılmışlardır. Bu esnada Milli görüş cenahında yenilikçilerin, dış ve iç telkinler hasebiyle solidaritesine virüs girdiği müşahade olunmuştur. Nitekim; 1999 seçimlerinde şahsen benim de taraftarı olduğum görüş şu idi: Seçmene 28/Şubat’ın arkasındaki güçleri ve onlarla işbirliği olanları, uğranılan haksızlıklar karşısında milli görüşü sahiplenenleri veyahut olmadık sıkıntılar çıkaranları seçmene dolayısıyla milli iradeye şikâyet edelim derken, birçok milletvekili adayımız Milli görüş belediyesinin ve bilhassa dönemin İSKİ Genel Müdürü şimdiki Çevre Bakanı Veysel Eroğlu’nun cidden mükemmel icraatını anlattılar nitekim, belediye seçimlerinde Ali Müfit Bey’in aldığı rey, Tayyib Bey’in aldığının fevkinde olmuştu. Buna karşılık milletvekili seçiminde kazanan sayımız azalmıştı.
1999 seçimleri akabinde müteveffa Ecevit’in kurduğu kabine ile üç yıl süren, Anasol-M hükümetiyle dördüncü kuvvet Derviş’in gelişiyle ve de 1999/17/Ağustos zelzelesinin can ve mal kayıplarıyla sarsılırken, bir anayasa kitabı atan zât hakkında şikâyetini millete ağlamaklı bir yüzle beyan eden Ecevit, bir gecede, milletin % 50 fakirleşmesini sağlayan şeffaflığı sergiledi! Öte yandan Fazilet Partisi 22/HHaziran/2001’de kapatıldığında milli görüş târihinde ilk defa iki listeli kongre yapıldı. Abdullah Gül, Recâi Bey’e karşı genel başkanlığa aday oldu. Çok az bir rey farkıyla kaybetmişti. Duyuma göre; Sayın Gül’ün bu adaylıkdaki sponsorunun işadamı Kadir Has olduğu dillerde dolaşmıştır.
CFR VE MİLLİ GÖRÜŞDE KIRILMA
Muhterem büyüğüm Adalet eski Bakanı İsmail Müftüoğlu Beyefendinin adı “28 Şubat/Belgeler Konuşuyor/Milli Görüşde Kırılma” olan kitabının 224. sayfasında: “CFR yâni Council Of Foreign Relations’ın başkanlığını Rockefeller ailesi yapmaktadır. Bu kuruluş bir Yahudi kuruluşu olup, dünya politikalarını kontrol etmek için kurulmuştur. Kuruluşun masrafları Rockefeller ailesi tarafından karşılanmaktadır. 37 dâimi üyenin 10 tanesi Yahudidir. Diğerleri yüksek derecede masondur. CFR son 50 yılın Dışişleri bakanlıkları için eğitim ve çıkış yeri olmuştur. ABD’nin Dışişleri bakanlarından birisi hariç hepsi CFR üyesidir.” (Sahife 225 adı geçen eser) Fehmi Koru diyor ki “… Bugüne kadar Kenan Evren’den Süleyman Demirel’e üç Cumhurbaşkanı, Özal’dan, Çiller’e beş başbakanla Amerika’ya geldik. Her birinin değişmez uğrak noktaları arasında CFR’nin adresi mutlaka oldu.” Fehmi Koru bunları 24/Şubat/1997’de Zaman gazetesindeki makalesinde yazdı. Yine adı geçen eserden: “İsrail başkonsolosu Amira Arnon, Milliyet gazetesine verdiği demeçte, ‘Dış politikasında yer yer antisemitik renkler taşıyan İsrail karşıtı bir söylem benimseyen milli görüş hareketinden kopan AKP’nin iktidara gelişi İsrail için sevindiricidir’ demiştir.” (sh.239)
Fiemanillah.
Not: Kitap edinme adresi: Alioğlu Yayınevi Çatalçeşme/Üretmen Han 29/11 Cağaloğlu/0212 511 29 23
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.