Hoşgörü Locası!..
Kıbrıs malûm; Ergenekon’un “komuta” merkezlerinden.
Parola: “Ulusalcılık”
İşaret: “İslâm Düşmanlığı!..”
•
Buralarda temas ve incelemelerde bulunurken; Ergenekon’un uzantılarıyla karşılaşmamanız mümkün değil.
Mesela... Din İşleri eski Başkanı Ahmet Yönlüer ile dolaşırken “rastladığımız” Mason (Rotaryen) toplantısında bolca “Ergenekon savunusu”na şahit olduk.
Ben “kayıt işiyle” uğraşırken... Yönlüer, “AKP’nin ABD çıkarlarına hizmet ettiğini” öne sürebilecek kadar küstahlaşabilen Kıbrıs Masonlarını bir güzel fırçaladı!..
•
Buradaki Masonların, Türkiye’dekilere göre hayli sığ, kaba, taşkın ve de zorba olduğunu da görmüş olduk.
Çok Mason tanırım; Ergenekoncu olanlarıyla da (Ki olmayanına rastlamadım) gayet iyi diyaloglarım vardır.
Adamların halleri-hareketleri eğlendirir beni...
Öyle dışarıdan algılandıkları gibi “Ketum” filan da değillerdir.
Geçenlerde Yargı’nın zirvelerinden bir Mason'un davetlisiydim.
Bana resmen; “Veli Küçük’ü sevmiyorsunuz ama ben size söyleyeyim, iyi adamdır. Oturup konuşsanız pek seversiniz!” dedi.
Eksik olmasınlar böyle dökülüyorlar; bize duydukları itimada binaen...
•
Masonlar diyorduk...
Bu Ergenekon acayip bir yapı; “Mason”u bol.
PKK’cısı da öyle. Tuhaf bağları-bağlantıları var.
Akıl alacak gibi mi;
Baş tahrikçi “Aydınlık” dergisinin sorumlu yazı işleri müdürlüğünü filan yapmış olanlar arasında, aynı zamanda PKK’nın yayın organı Özgür Gündem’in yönetiminde uzun yıllar bulunanlar var.
PKK destekçisi de, Aydınlıkçı da aynı adam!..
Ergenekon sanıkları arasında, böyle her iki tarafa da çalıştığı, tarafımızdan defalarca belgelenmiş olanlar var.
Geçişli bunlar;
“Aydınlık”, zaman zaman sanki PKK karşıtı imiş, Ordu taraftarı imiş gibi görünür amma...
PKK yayın organından bugünün Ergenekoncularını transfer etmişliği ve yönetimin tepelerine oturtmuşluğu da vardır.
Orduyu bazen “övmüşlüğü”, “darbeye tahrik etmişliği”; bazen de, “orman katli” ile suçlamışlığı vardır.
PKK ilginç; 28 Şubat’ın o “ikinci tehlikeliğe” terfi ettirildiği günlerinde, aylarında; asla ve kat’a “adam öldürmemiş”tir.
“Eylemsiz” kalmıştır.
Bu neden böyle olmuştur?..
Belli ki;
PKK “irtica gündeminin” bölünmesini istememiştir!..
“Topyekûn savaş” operasyonuna destek vermiştir!..
Bir “28 Şubat” hikâyesi!..
•
Ne bağlantılar;
Ashab-ı Kiram’a ve İstiklâl Şairimiz Mehmet Âkif’e alçakça saldırdıktan sonra, “Bu milleti bir şekilde belleyeceğiz!” diye küfreden bilmem ne paşasının Mason belgelerini çatır çatır yayınladığımızda...
“Bundan bilimum komutanlarımın haberi vardır!.. Masonluğum da beni bağlar!” karşılığını almıştık!..
SİNAN AYGÜN, MASONLUK, MİLLİYETÇİLİK!..
Bunlar tatsız Masonlar... Kahir ekseriyeti ise eğlenceli.
Mesela... Yazar Süleyman Yeşilyurt’un Masonları...
Yeşilyurt sağolsun; yine canavar gibi bir kitap basmış...
“Popüler Masonlar” adlı kitap(*) Ergenekon ve Masonluk meselesine de parmak basıyor.
Mason listesi uzun.
Muhabbetinden derin zevk aldığım ATO Başkanı Sinan Aygün, “belgesiyle birlikte” kapağa çıkmış!..
Muhterem Yeşilyurt bu kısımda;
“Hayata sıfırdan başlayıp, 1994 senesinde Ankara Vadisi ‘Hoşgörü Locası’na kabul olunduktan sonra, kısa zamanda servetine servet katarak tanınmış ve popüler şahsiyetler kategorisine girme başarısını gösteren Ankara Ticaret Odası Başkanı (Sözde Milliyetçi) Sinan Aygün’ün, yıllar yılı adeta bir sır gibi sakladığı Masonluk belgesidir” diyor.
•
Doğrusu... Biraz zoruma gitti bu satırlar.
Defalarca bir araya gelmişliğimiz; oturup kalkmışlığımız var, Sinan Aygün’le.
İlgiyle takip ettiğim, bilhassa rapor hazırlayış tekniğine bayıldığım bir sohbet arkadaşımdır.
Belki de hissiyatım ağır bastığından;
Özellikle, kitaptaki “Sözde Milliyetçi” lâfı ağırıma gitti.
Atatürk’ün kapattığı Mason Locası'na üye olmuşsa, bu milliyetçi olmadığını mı gösterir?..
Ergenekon’a bulaşmışsa, bu Atatürkçü olmadığını mı gösterir?..
Arkadaşımız; “Hoşgörü” locasına üye olmuş;
Bu onun “samimiyetten uzak bir adam olduğunu” mu gösterir?..
Bir ayağı Demirel’de, diğer ayağı Denktaş’ta olan bir arkadaşın “milliyetçiliğinden” nasıl şüphe edersiniz?!!..
Haydi, diğerlerini anladık...
PKK ile bağlantısı ortaya çıkanlar; bir ayağı Ergenekon’da, diğeri PKK’da olanlar filan...
Onlar bir yana da...
Sinan Aygün’ün yıllar yılı “rol” yaptığını kim iddia edebilir?..
Ben kendisine kefilim;
“Masonluğu” da, “milliyetçiliği” de sahicidir, Aygün’ün.
“Milletini” de, “inancını” da çok sever!..
•
İyisi mi o, “milletin” ve o “inancın” biraz daha üzerine gitmek.
Kıbrıs’ta iyi çalışıyorum; söylemiş olayım.
(*) SÜLEYMAN YEŞİLYURT’UN KİTABINA ULAŞMAK İÇİN: (0312) 425 80 91