Baykal’ın kutlu doğum haftasının açılışında yaptığı konuşma, medya’nın büyük ilgisine mazhar oldu.
Konuşma metni satır, satır analiz edildi.
Bir çok gazeteci, yazar metnin altına imza atabileceğini söyledi.
Övgüler Baykal’ı gaza getirir mi bilemeyiz.
Ama her konuda olduğu gibi bu konuda da ifrattan kurtulamıyoruz.
İyi bir konuşmadan daha önemli olan, onun gereklerini yapmaktır. Ne yazık ki, ülke parlak nutuklarla yönetilmiyor.Dinle ilgili konuşma her zaman dinle münasebetinizi tam yansıtamıyor. Onun için eskiler ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz demişler.
Baykal’ın aynasına baktığınız zaman iyi şeyler görünmüyor. Çok değil daha iki yıl önce Anayasa’nın başörtü ile ilgili,10 ve 42. maddelerinde yapılan değişiklikleri AYM ye götürüp iptal ettiren aynı Baykal’dı.
Üniversite sınavında meslek okullarına uygulanan katsayı rezaletini Danıştay’a götüren İstanbul Baro’sunun arkasında da CHP nin olduğuna şüphe yok. Çünkü CHP zaman, zaman halkla karşı karşıya gelmemek için kimi düzenlemeleri kendine yakın örgütler tarafından Yargı’ya götürmüştür.
Bugün başörtü yasağı da,Meslek okullarına uygulanan engellememeler de bir anlamda darbecilerle CHP ve türevlerinin ittifakının bir neticesi.
Şimdi bütün bu ayıplar ortada dururken Baykal şöyle iyi konuştu, böyle iyi konuştu diye methiyeler düzmek ahmaklıktır.CHP lideri samimiyse önce partisini sebep olduğu bu yasakların kaldırılması için çalışmalıdır.
Sözlerinin icaplarını yerine getirmelidir.
Milletle barışmanın yolu milletin değerleriyle barışmaktan geçer.
CHP yıllarca milletin dininin, diyanetinin,milli kültürünün tahripçisi oldu. Topluma hep iktidardan uzak tutulması gereken düşman bir unsur olarak baktı. En masum talepleri bile rejime yönelmiş bir tehdit olarak gördü.Bütün enerjisini milleti engellemeye, onun istek ve taleplerine ket vurmaya sarf etti. Bir konuşma ile bütün bunların unutulacağını sanan varsa yanılıyor.
Din istismarı kötü bir şeydir. Dinin siyasete alet edilmesi de öyle. Bir şeye inanıyor, ve inandığınız şeyin önünde engeller görüyorsanız bunu dile getirmek, bu maniaları ortadan kaldırmaya çalışmak asla istismar veya alet etmek değildir. Ama inanmadan, karşı duruşunuza rağmen dinden, diyanetten bahsetmek istismardır. Baykal samimiyse, önce kendisi ve partisinin sebep olduğu yasakları, dayatmaları, buna bağlı olarak ortaya çıkan mağduriyetleri ortadan kaldırmalıdır.Din samimiyet ve sadakat ister.İcraata yansımamış sözle, retorikle hiçbir şey değişmez.Baykal’ın sözlerinden sonra da bir şeyin değişeceğini sanmıyorum. CHP yine yasakçılığa,milli ve manevi değerlerle mücadeleye devam edecektir.Baykal’ın sözlerinden geriye ise hoş bir sada ve birkaç gazetecinin safdil övgüsü kalacaktır.
Konuşmanın tek olumlu yanı, CHP ile Kutlu doğum arasında bir kanal açması, CHP'nin dine kapalı perdelerini aralamasıdır.