Hata yapıyorsunuz Sayın Başbakan!..
CHP’nin başına getirilen Kemal Kılıçdaroğlu, “İHH’nın yardım gemisinde AK Partili vekillerin olmamasını” sorguluyor...
Ne dersiniz;
AK Partili vekiller o gemide olsa mıydı?..
•
Bu tartışılır...
Lâkin... Şu tartışılmaz:
Öyle bir durum olsaydı...
Yani, AK Partili vekiller o gemiye binmiş olsaydı...
Kemal Kılıçdaroğlu, bu kez de “Ne işleri vardı o gemide” diyecekti!..
“Bu siyasi istismardır” diyecekti.
“Sivil toplum faaliyetini politikaya alet etmek suretiyle, işin içine devletimizi sokmaktır” diyecekti...
Diyecekti “oğlu” diyecekti!..
•
İşte...
Terörist İsrail’in esir aldığı kardeşlerimizi kurtarmak üzere, iki AK Partili vekil İsrail’e gitti ya...
Kılıçdaroğlu laaaap diye çıktı ortaya...
Efendim, oraya CHP’li vekiller niçin çağırılmamış!..
Haydaaaa!..
AK Partililer gitmiyor kabahat, gidiyor kabahat;
Çağırıyor kabahat, çağırmıyor daha büyük kabahat!..
Tuhaf; gemide AK Partili vekil yokmuş!..
Sanki CHP’li vekil vardı!..
Bırakın o gemiye binmeyi;
Filistin halkının tek meşru temsilcisi HAMAS ile terör örgütü PKK’yı bir tutacak kadar ileri gitti bazıları!..
İleri gitti İsrailoğulları!..
•
Ya dur...
Ben ne yazacaktım, ne yazıyorum!...
Bugün mazeretim var;
CHP’nin şey toplantısına gittim.
Şey toplantısına...
Grup!..
CHP’nin her grup toplantısında böyle tuhaf oluyorum...
Ve aha böyle lüzumsuz şeyler yazıyorum.
•
Yanlış yerlere gittiğimde, olumsuz laflar üreten topluluklar içine girdiğimde dünyam şaşıyor...
Bir başka oluyorum!..
Ne bileyim; CHP’lisiyle CHP’li; kokanasıyla kokana oluyorum!..
Bir sohbet, bir muhabbet bu zevatla, ben ben olmaktan çıkıyorum!..
•
Şimdi sakinlemiş, kendimle barışmış durumdayım...
Ve bu halimle...
Nacizane...
Sayın Başbakan’a bir tavsiye göndermek istiyorum...
Şöyle bir soruyla başlasam:
Recep Tayyip Erdoğan’ın oy oranının en az olduğu İslâm ülkesi hangisidir?..
İran mı?.. Değil...
Mısır mı?.. Ne münasebet.
Bilemediniz değil mi?...
Hemen söyleyeyim: Türkiye!..
Evet, Türkiye’de vatandaşın şöyle böyle yarısı oyunu “Tayyip Bey”e veriyor...
Farz-ı muhal; bir başka İslâm ülkesinde seçime girse, en az yüzde 70 çeker!..
İsteyen beğenmesin;
Dünya beğeniyor!..
Ve kim ne derse desin; Erdoğan, “Dünya Liderleri” arasındaki yerini hızla alıyor...
Şimdiiii...
Gelelim meselenin özüne:
“Böyle bir liderin, Kemal Kılıçdaroğlu gibi zayıf bir politik figürü ikide bir gündemine alması, ona her ikide bir cevap vermeye tenezzül etmesi doğru bir tavır mıdır?..”
Bence hayır!..
Kemal Kılıçdaroğlu; ancak Erdoğan tarafından çok ciddiye alınırsa büyür!..
Ve “hatada ısrar” edilmesi halinde, tahminlerin üzerinde büyür!..
•
Demem o ki;
Tayyip Bey, Kılıçdaroğlu’na cevap verme işini, herhangi bir parti yöneticisine bıraksa ne iyi olur...
Güçlü olan, herkesi muhatap almaz!..
“Rüşdünü ispat etmemiş politikacılara cevap yetiştirmeye çalışmaz!..”
Davul bile dengi dengine...
Herkes dengini muhatap alsın...
Ne demişti rahmetli:
O küçük Turgut’la uğraşsın!..
İÇİŞLERİ BAKANI VE EMNİYET GENEL
MÜDÜRÜ’NÜN DİKKATİNE!..
Dün, ikindi namazımı Ankara’daki Maltepe Camii’nde kıldım...
Sonrasında...
Etrafıma toplanan kardeşlerim, bir sıkıntılarını dile getirdiler...
Ankara’nın en merkezi bölgelerinden birinde bulunan ibadethanenin etrafı; baliciler, tinerciler, keşlerle doluymuş...
Özellikle “sabah namazı”nda, büyük sıkıntı yaşanıyormuş...
Hocanın da, cemaatin de hayatı tehlikedeymiş...
Sıkça saldırı oluyor; her saldırının ardından polis geliyor... Ve gidiyormuş!..
Yarın öbür gün daha büyük bir “saldırı” vuku bulursa... Demedi demeyin!..
Lütfen, güvenliğin bekâsı için...
Allah rızası için...
Camiye “koruma” gönderin!..