Bence Fenerbahçe, bu akşam Chelsea’yı da yenebilir… Bunun teknik nedenlerinin başında İngiliz takımının teknik patronunun garibanlığı geliyor… Fenerbahçe’nin de hocası malum ama, Chelsea’daki futbolcuların rakiplerini küçük görme yanlışlığı da eklenecek buna…

Fenerbahçe, bu sezon Avrupa Kupaları’nda buralara kadar geldiyse, bundaki en büyük pay bazı futbolcularının özelliğidir. Rakipler de Fenerbahçe’yi bir Türk takımı olarak algılayıp, önlem almadan kendi oyunlarını oynamak isteyince, bugünlere, yani çeyrek finale kadar gelindi. Bu akşam da Chelsea’nin kendi oyununu oynamak isteyeceğinden eminim. çünkü İngiliz takımları otomatizedir. Rakibe bakmazlar… Milli takımları da öyledir ve bu yüzden de büyük organizasyonlara katılamazlar.

Chelsea, her şeyden önce yüksek tempo oynayamayan bir takım… Fazla pasla çıkıp, ilerideki yetenekli oyuncularına ulaşıp, oralarda onlarla iş bitirmeye çalışan bir takım… Sadece Drogba ile kontra özelliği taşıyor… Lampard son lig maçında oynamadı. Sakatsa ve oynamayacaksa bu Fenerbahçe için avantajdır. çünkü Lampard oynamadığında orta alan Obi Mickel, Esien, bazen Makelele ve de Ballack’a kalıyor… Bunların hiç biri yüklenemez… Daha çok ve mutlaka pas atacak adam arar. Yani yardımlaşmadan faydalı olamazlar. Bu nedenle bu oyuncuların pasla yardımlaşmalarının önü kesilmelidir. Bunu yapacak iki adam da vardır. Aurelio ve Maldonado…

Chelsea tek uç adamı, arkada beşli gibi görünen ve iki kanadı olan orta alanla oynuyor. Kenarlardaki oyuncular ortadakilerin tam tersine adam geçebilen ama, fizikman çok güçlü oyuncular değiller. Yani rakibi sahaya enine yaymaya çalışırlar. Fenerbahçe’nin buna kanmaması gerekiyor. çünkü buna kanılırsa, o zaman ortadan kopan, Ballack veya oynarsa Lampard gibi çok tesirli şut atan oyunculara gün doğuyor…

Gelelim yüksek toplara… Fenerbahçe bugüne kadar kupada bu sayede çok maç kazandı. Bu defa ise Terry var, Carvalho var… Ancak buraya destek vermesi gereken kenar adamlarının ve de orta saha elemanlarının katkısı büyük önem taşımıyor. Yani Fenerbahçe bu takıma da yüksek topla gol atabilir…

özetle, sakin, dolmuşa gelmeden oynamadan gerekir. Mümkün olduğunca topa sahip olunmalı, o toplar da büyük bir yüzdeyle garantiye oynanmalı… Ben kuralar çekilirken, Barcelona ve Chelsea’yı tercih ettiğimi bu sütunlara da yazmıştım… Ne dersiniz?