Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Taceddin Dergahı

Taceddin Dergahı

Referandum sonuçları inşaallah hayırlı bir şekilde neticelenir. “Hayır” kelimesini yaklaşık birbuçuk aydır ilk defa kullanıyorum. Referandum süreci başladığı günden bu yana yazılarımda ve konuşmalarımda hiç “Hayır” ifadesini kullanmadım.
Çünkü “Hayır” kelimesi, köken itibariyle dini ve milli bir ifadedir. Hayır kelimesini ancak dini ve milli bir mefkureye sahip olan insanlar kullanırsa bir anlamı olur. Bu değerlere inanmayan kişi ya da kişiler kullanırsa kelime özelliğini kaybeder.
Bu sebeple “özünde hayır” kelimesine layık olmayanlar ve karşı olanlar kullanınca onlarla aynı safta olmamak için mümkün mertebe yazmadım. “Hayır” yerine “Ret” kelimesini zikrettim. Şimdi artık “Hayır” kelimesini ihtiva ettiği manasıyla kullanabilirim.
Hayra hizmet için ilk icraat olarak Ankara’da Taceddin Dergahı ve rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’nun kabrini ziyaret ettim. Taceddin Dergahı biliyorsunuz İstiklal Marşı Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un İstiklal Marşı’nı yazdığı evidir.
Benim çocukluğumun küçük bir kısmı da Taceddin Dergahı’nın bulunduğu Hamamönü semtinde geçmişti. Çocukken Akif Dedenin evinin dibinde oynadığımı hatırlarım. Hatta sevincimde üzüntümde de orada olmak hoşuma giderdi.
Hamamönü, Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki’nin göreve geldiği döneme kadar çok berbattı. Bir tek Türkiye Yazarlar Birliği ilgileniyordu. Çevresini onlar temizliyordu. Akif’i anma zamanlarında bölgeye gidip gelmek başlı başına bir dertti.
Veysel Tiryaki’nin göreve gelmesiyle Hamamönü’nün çehresi tamamen değişmiş, Safranbolu gibi, Göynük gibi tarihi bir kent olmuş. Taceddin Dergahı’nın çevresi mükemmel şekilde düzenlenmiş. Çevredeki tek çirkin görüntü, Hacettepe’nin garip yüksek binası. O binayı oraya diken insanlar, doğrusu nasıl insanlar anlamak mümkün değil.
Tarihe, kültüre, sanata saygısı, sevgisi olan hiçbir insan, böyle bir mekâna anlamsız ve biçimsiz bir şekilde ihanet edercesine bu binayı inşa etmezdi. İnşa edildiği yıllarda Türkiye Yazarlar Birliği çok mücadele etmişti ama başarılı olamamıştı. 28 Şubatçılar veya bu referandumda “Ret” kullananlar, inatla ve ısrarla o binayı oraya dikmişlerdi.
Halen çevredeki tek çirkin görüntü sözünü ettiğim yapıdır. Vakıflar Genel Müdürlüğü, Taceddin Dergahı’nın etrafına bakım ve onarımını yaptıkları tarihi binaların eski ve yeni fotoğraflarıyla bilgilerini yazan levhaları asmış. Vakıflar Genel Müdürlüğü 80 yılda hiçbir hükümetin yapamadığını yapmış ve tarihimizi, medeniyetimizi ortaya çıkarmış.
İşte “Hayırlı” hizmetler böyle olur. “Hayır” kelimesine sahip çıkanların yaptıkları işler böyle olur. Bir de referandumda “Hayır” diyenlere bakalım. Bugüne kadar yukarıda saydığım hangi “Hayırlı” işlere imza atmışlardır? Hiçbirine. Gölge etmesinler ihsan istemeyiz.
Osmanlı bir vakıf medeniyetidir. Osmanlı’da pek çok vakıf olduğunu bilirim ama ilk defa öğrendiğim bir vakfa daha rastladım. Ekmekçi Nurettin Paşa, insanların temiz hava teneffüs etmesi için vakıf kurmuş. Bebek ormanları bunlardan biriymiş mesela. İnsanların ormanlardan güven ve huzur içerisinde istifade edebilmesi için tamimler yayınlanmış.
Altındağ bölgesinin yeniden imarı meselesinde esas bir başka kahramanın hakkını vermek lazım. Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki, sanki bütün ömrünü eski Ankara’nın yeniden yaşanır hale gelmesi için harcamış. Atpazarı, Samanpazarı, Hamamönü ve Ulucanlar’da yaptığı hizmetlerle Ankara’nın kaybolan tarihini ortaya çıkarmış.
Bütün bunları yapabilmek için bir insanın ülkesine ve halkına inanması gerekir. Bu inancı taşımayan hiç kimse, böyle bir hizmeti başaramaz. İstanbullular için veya başka yerler için Veysel Tiryaki ismi bilinmeyebilir ama tarih bu zatın adını altın harflerle kaydedecektir. Taceddin Dergahı ve bölgeye hizmeti geçen herkesi kutlamak bir borçtur.
Evet, inşaallah referandumla birlikte Türkiye nice böyle yarışlara girecektir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi