Abdurrahim Karakoç

Abdurrahim Karakoç

İlkbahar da yarılandı sayılır

İlkbahar da yarılandı sayılır

Günler, aylar fırıl fırıl geçiyor.. Kıştan çıkalı kaç çete kuruldu, kaç çete çökertildi, benim haberim yok..
Onbir gün aradan sonra Ankara'ya döneceğim bugün.. İnşaallah ilkbahar bereketi taşıyan yazılar yazarım doya doya.. Kısmet tabii. Yazamazsam baht utansın..
Bu yazı, daha doğrusu şiir Köroğlu imajlı bir şiirdir.. Okuyalım..
EĞBENCELİK
Alçak-yumru bahadırlar birleşip
Kamutay üstüne hörelensin hey!
çetin doruklardan sert yeller esip
Demirden kapılar aralansın hey!
Kalksın gönüllerin gamı/gussası
Dağıtılsın uç beylerin hissesi
Devletlinin memalik-i hassası
Enikten cücüğe törelensin hey!
Ak budun, mor budun, derilsin boylar
Kurulsun otağlar, yapılsın toylar
Ebem Korkut rütbe verir, toy toylar
Sadakatlı kullar sıralansın hey!
Saflar dağıtmaya gayret edile
Yüzlerce düvelde hayret edile
Nazırlar üstüne savlet edile
Cümle muhafızlar yaralansın hey!
Titresin payitaht ünden, nârandan
Kadırgalar yürütülsün karadan
Emlâk engelleri kalksın aradan
Yarenler-yoldaşlar paralansın hey!
Müjdeciler gitsin beyler beyine
Zaferler eklensin zafer ayına
Yüz sürme vaktidir hak-i pâyini
Sevinçten aç gözler çıralansın hey!
Baş leventler yeşil dolar sağmalı
Dağlar-taşlar midelere sığmalı
Yağmur gibi menfaatlar yağmalı
Mazi sele düşüp kürelensin hey!
Sağı koysun, soldan kalksın beylerim
Urusya'ya çin'e baksın beylerim
Emrimdir/Zemin'de/aksın beylerim
Kafkaslar-Balkanlar pirelensin hey!
Ayvazlarım ata bindi inmiyor
Kuşlubel'in fırtınası dinmiyor
Aydınlıklar içimize sinmiyor
Tiz cümle beyazlar karalansın hey!
Sabit ay isterim, ayla isterim
Ben böyle bilirim, böyle isterim
Kışlık sahil, yazlık yayla isterim
Pazarlar-ormanlar kiralansın hey!
Sözüme başlarsam kesilsin her ses
İznim alınmadan çıkmasın nefes
Kır atın yerine beyaz Mersedes
Yollar iplik iplik turalansın hey!
Koç Keloğlu der de devran benimdir
İçerim/dökerim ayran benimdir
Ebem Korkut verdi meydan benimdir
Ayvazım, Kenanım naralansın hey!
12-5-2000
Dünya kalsa Koç Keloğlu'na kalırdı.. Kalmadı işte.. Kendi gitti, namı kaldı yadigâr.. Bir de evdeşi Ebem Korkut..
çamlıbeller, Ahlatlı beller, Oranlar, soranlar öksüz kaldılar..
Beygirli Şirket beyinin bir araya getirdiği ortaklar artık eski yoldaşlarını hatırlamaz oldular..
Altaylardan ok atıp Tuna'ya düşürenler
İçine atlar sürüp, denizi taşıranlar
Kalkın, bakın, söyleyin, sizin ahfadınız mı
Şu bizim Ankara'da yolunu şaşıranlar?
Hayır hayır ses gelmez.. Yunus Emre'nin dediği gibi: Ne söylerler, ne bir haber verirler..
Gün artık avcıların günüdür..
Bir atıp beş milyonu vuran veya vuracak avcıların günüdür..
İlkbahar yavrulama ayıdır.. Av avlanması elbette yasak, amma sav savlanırsa hiçbir beis yoktur..
Dağlara, ovalara selam olsun.. Kuşlara yuvalara selam olsun.. Kurtlara, develere selam olsun.. Garip koymayalım, güvelere de selam olsun..
Tencerelere, tavalara dahi saygılar, selamlar..

Darwin teorisine uyarsanız beis yok
Yaratılış deyince laiklik elden gider.
Binmişiz bir gemiye çarkçı, kaptan, reis yok
Zararına binaen güneş tünelden gider.


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdurrahim Karakoç Arşivi