Serdar Arseven

Serdar Arseven

“Yurtlarını” terk ediyorlar, Sayın Cumhurbaşkanı ve Sayın Ba

“Yurtlarını” terk ediyorlar, Sayın Cumhurbaşkanı ve Sayın Ba

Malûm, Antalya’dayım...
Akdeniz üniversitesi’nin yerleşkesinde, birleşkesinde!..
Buradaki “sözde öğrenci özde terörist” yapılanmasını bütün boyutlarıyla dikkatlerinize sunacağım.
Kısmetse; buradan değil de haber sayfalarından, Akdeniz’deki “Kandil Dağı”nın ayrıntılarını yansıtacağım...
Burada, dikkat çekmek istediğim iki mevzu var...
BİRİNCİSİ...
Ve görece az önemlisi: “Türk Ulusalcılarıyla” “Kürt ulusalcılarının” birbirlerinden farklı olmadıklarını biliyorsunuz zaten...
Irkçılığın bütün versiyonları, “ayaklar altında!..”
Efendim, o ayaklar altındaki akımlar, burada birleşmişler!..
İşte;
Bir tarafta;
“Ergenekoncu’nun Adamları” ya da “Sözde Türk Ulusalcıları.”
Ve öbür tarafta;
PKK’lı Kürt Ulusalcıları!.
Ortak hareket ediyorlar!..
Mesela; söz konusu “başörtüsüne serbesti” olunca, çoğu durumda birbirlerinin gözünü oyan bu adamlar, pek de güzel dayanışıyorlar!..
Elimde bunların ORTAK bildirileri var...
Milliyet’ten yani Aydın Doğan’ın gazetesinden Abbas Güçlü, öcalan’ın Türkiye’ye mutabakata binaen teslim edilişinin yıldönümünden iki gün önce...
Evet, evet...
Tam da 13 Şubat 2008 tarihinde, ideolojik vaziyeti malûmunuz olan Akdeniz üniversitesi’nden yapıyor Genç Bakış programını...
Birtakım bildik tipler;
“Gaza gelip parti kapatma davası açtığını” dile getirmiş olan Eski Savcı filan işte...
Toplanmışlar; “Başörtüsüne serbesti”yi tartışıyorlar...
Daha doğrusu, saldırıyorlar!..
O programdan önce, Akdeniz üniversitesi’ni Kandil Dağı’na çeviren odaklar, bir ortak bildiri hazırlamışlar...
Okuyalım mı...
Buyrun efendim: Bu akşam saat 23:45'te başlayacak olan Abbas Güçlü'yle Genç Bakış programı Akdeniz üniversitesi Atatürk Konferans Salonu(AKS)’nda yapılacak. Egemen sınıfların, emekçileri esas sorunlarından uzaklaştırma amaçlı "türban" konusunda suni gündem yaratma çabalarının devrimci-ilerici-yurtsever ve komünist öğrenciler tarafından teşhir edileceği programa aktif olarak katılmak isteyen Antalyalı dostlarımızı saat 21.00'de Akdeniz üniversitesi Yerleşkesi AKS önünde bekliyoruz.
Evet... Nasıl ama... Resmen “Tek millet!..”
örtü karşıtlığında nasıl da birleşiyorlar...
İbret!..
Bu birlikteliğe, “Ergenekon gerçeği”ni ve bunun “PKK gerçeği” ile nasıl birleştiğini gözler önüne sermeye yarar diye dikkat çektik!..
Burası tamam da...
Benim esas derdim başka...
üzerinde durmak istediğim İKİNCİ meseleye geliyorum.
Akdeniz üniversitesi’nin kampusunda, öğrenci Yurdu’nun önünde çalışırken, acayip durumlara şahit oldum...
Ailelerinin boğazlarından keserek gönderdiği üç beş kuruşla ay sonunu getirmeye çalışan gariban öğrenciler, teker teker YURTLARINI terk ediyorlar!..
Gidiyorlar!..
Bin bir ümitle girdikleri YURTLARINDAN, başları önde ayrılıyorlar...
Arkalarından istemeye istemeye gelen de;
Tekerlekli bavulları...
Bazılarının da ellerinde, sığmayanların sıkıştırıldığı poşetler var!..
Birkaç iç çamaşırı, birkaç çorap, annelerinin el emeği bir V yaka kazak olabilir, ne bileyim,
diş fırçası, şampuan, banyo kesesi, havlu, belki birkaç CD...
öğrenci işte, ne olur ki yanında...
Almışlar neleri varsa...
Yurtlarını terk ediyorlar!..
-Niçin?...
-Niçin gidiyorlar!..
“Hayrola” diyerek yanlarına yaklaştığınızda...
“üniversite tatile girinceye kadar bir yerlere sığınacağız!..” diyorlar...
-Niçin gidiyorsunuz?..
-“Yurdunuzu” kimlere terk ediyorsunuz?..
Benimki de laf!..
Mücadele edecek güçleri mi var, dayıları kim ki?..
PKK’lılar hem yurt basar; hem adam hatta kız çocuğu bıçaklar...
Hem de...
Mevzu resmiyete intikal ettiğinde...
Bugüne kadar olduğu gibi, “üste” çıkar!..
Şartlar buysa...
Zavallı çocuklar; ne yapsınlar!..
İşte...
Gidiyorlar!..
Yurtlarını terk ediyorlar; “Amaçları da, bizleri uzaklaştırıp YURDU, kampusu tamamen ele geçirmekti. Muratlarına erdiler!.. üniversiteyi ‘öğrencilerden’ arındırmayı başaran idarecileri ve güvenlikçileri tebrik ediyoruz” diyerek!..
Şimdi gelelim, başlıktaki çağrıya:
Ey Devlet...
Ey Devletin Başı, Cumhurun Başı Sayın Abdullah Gül!..
Ey Hükümet!..
Sayın Başbakan!..
Sayın Recep Tayyip Erdoğan
Bu gençlerin çok sevdikleri, sığındıkları YURTLARINI terk etmek zorunda bırakılmalarına ilgi göstermeyecek misiniz?..
Son günlerde, binlerce öğrenci ayrılmış yurttan...
Sebebini sormayacak mısınız?...
Bir devlet, üniversitesindeki, yurdundaki öğrencisinin can güvenliğini sağlayamıyorsa...
Yaşama haklarının tehdit altında olmasından dolayı, yurtlarını terk etmek zorunda kalmalarını seyrediyorsa, sadece!..
“Devletimiz, hükümetimiz sizi korumaya muktedirdir!” diyemiyorsa...
üniversiteyi bu hale getirenlerden hesap soramıyorsa...
Cezalandıramıyorsa!..
Genç de ne yapsın; “Terk Edecek!..”
Ya sev ya terk et!..
Ya öl ya da devam et!..
Ve biri sorsa, suç mu: Bu nasıl Devlet!..


Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi