Zaten bekleyen de yoktur...
Benim tavsiyeme uyan ömür boyu ayakta durmakta müşkilat çeker...
Çünkü söyleyeceklerim bellidir:
- Haram yemekten şeytandan kaçar gibi kaç...
- Yalan söylemekten utan, yüzün kızarsın...
- Değil Müslümanı, gâvuru bile aldatma...
- Tembellikten-miskinlikten uzaklaş, Rab’bından daima yardım dile...
- Siyaset babında rahmetli Bediüzzaman Said Nursi hazretlerinin şu öğüdünü devamlı zikreyle:
-“Euzü Billahimineşşeyase...”
- Gücün yetse de yetmese de düşeni ayağa kaldırmaya çalış...
- Hayrı ve şerri anlayacak bilgiye sahip ol...
Unutma ki toplumu etkileyen, dejenere eden zararlıların başında “İst”ler gelir:
Biribiriyle emmioğlu olan:
Kemalist, Kabbalist, Siyonist, nasyonalist, reformist, hümanist, sosyalist, Maoist, sonunda ist yok amma masonluk, ayrıca kapitalist, revizyonist, ruhu boşaltılmış aferist vs...
Benim gördüğüm kadarıyla ülkemizde dal-budak salmıştır bu menhus istler...
Her melanet beklenir “İst” tüccarlarından...
Kendi silik hüviyetlerine uygun gördükleri bir “ist” eklerlerse muhtemelen cemiyet içinde sözleri geçer...
Köroğlu: “Mert dayanır, namert kaçar” diyor... Evet namert menfaat yağmasına en önde koşar, ucunda risk görürse yine en önde kaçar...
Bir kuş var küçücük... Adına Çobanaldatan derler... Yalnız bizim ülkede değil, yeryüzünde Ahmak Aldatan o kadar çok ki; fehmeyleseniz şaşırır kalırsınız...
Duydunuz mu?
Hürriyet gazetesi yazdı... Hürriyet ne yazsa ben inanmam, fakat buna inanacağım galiba...
İşsiz kalanlara “İşsizlik maaşı” veriliyordu ya, vekillerimiz, başta iktidar vekilleri, “İşsiz kalanların aldıkları, alacakları maaşlara yüksek derecede ilave yapacaklarmış...”
Hani bilirsiniz... TBMM’de her kanun sancılı çıkar, muarızları çoktur...
Ancak, milletvekili maaşlarına zam yapılırken lehimlenmiş teneke misali hiç itiraz edilmeden zam gerçekleşir...
Korkarım bu da öyle olacak...
Milletvekilleri ömür boyu vekillik yapacak değiller... İlerde bir seçim var, meclis dışı kalacaklar. “İşsiz kaldım” derlerse kim reddeder? Ve de en yüksek seviyeden işsizlik maaşı alırlar...
Kenan Evren’i,
Ahmet Necdet Sezer’i,
Süleyman Demirel’i el bebek, gül bebek kuş sütüyle beslemesini bilen vekillerimiz, kendi arkadaşlarını, kendilerini, hiçbir ulufeden dışarıya atarlar mı? Atarlarsa delilik ederler...
7/8 milyarcık emekli milletvekili maaşıyla nasıl geçinsin vekiller?
İşçiden, emekliden, düşük maaşlı memurdan kırpıp kocaman bir ay yapmak varken, atıl vaziyette beklemek caiz mi?
Nereden çıktık, nereye geldik, hayret...
Yine bir şairimiz: “Korkak bana kurban, ben de yiğide” der...
Korkak olmayınız... Ancak, gereksiz yere yiğitlik de yapmayınız... Mao’cu parti başkanının askerleri ve dahi CHP sempatizanları, hepinizi yumurta yağmurunda boğarlar... Heriflerin babaları da yumurtluyor, anaları da...
Atacak yumurta sebil... Yumurtayı kafalarından, kollarından yiyecek büyükler çoktan da çok...
Garibim polisleri yeni çıkacak kanunlarla mum misali yumuşak hale getirmezlerse, ben ileriyi görmüyorum demektir...
Amma belimi büken şudur:
“Haksızlıklar karşısında susmayın” demek mecburiyetindeyim...
Eee, haksızlık derya/deniz... Dolayısı ile hiç susmazsınız bu gidişle...
Hırsıza hırsız diyemem-Korkusuz ekmek yiyemem, demişim seneler önce...
Daha berbat günlerdeyiz şimdi...
Amma hep böyle gitmez inşallah... Giderse sağdan-soldan yepyeni Saddam müsveddeleri çıkar ki, keten helvalar tamamen yanar... Güller de beraber yanar...



Yol-yordam bilmeyenin yolcusu yolda kalır
Uçma bilmeyen kuşun yavrusu dalda kalır
Çamur atmak, çöl aşmak sanatın en incesi
Çapaçul çarkçıların çantası çölde kalır...