CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, cumartesi günü yapılacak Kurultay’ın stresi içinde belli ki.

Başka türlü Twitter’da Başbakan Erdoğan’a bu kadar ağır saydırmasını anlamak mümkün olamaz.

Ardından Kayseri Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki ile ilgili ciddi ithamlarda bulunuyor ama net konuşmuyor.

Özhaseki’yi hiç görmedim sadece kente bağlılığını, büyüklerine saygısı nedeniyle siyasete devam etmek zorunda kaldığını duydum.

Kılıçdaroğlu aleyhine dava açması doğru bir karar.

Peki, Kılıçdaroğlu niye bir anda bu kadar sertleşti.

Yolsuzluk iddiasının üstüne bu kadar kolay atlaması anlaşılır bir olay çünkü daha önce de dediğim gibi, biraz sigorta müfettişi ruhlu.

Fakat bu olayda bundan fazlası var.

Delegeye, “Başbakan Erdoğan’la Baykal’dan daha iyi kavga ederim, yolsuzlukla en iyi ben mücadele ederim” mesajı vermek istiyor.

Çünkü cumartesi günü blok liste teklifinin delinmesi ihtimalinden korkuyor.

Deniz Baykal-Önder Sav ikilisinin belirlediği delege yapısı her an sürpriz yapabilir.

Ankara’da şu anda otel barlarında bunun pazarlıkları yapılıyor.

“Malum medya” vargücüyle Kılıçdaroğlu’nun arkasında ama siyaset bu, olmaz olmaz.

Onun için hem halka, hem delegeye mesaj verip istediği yönetimi çıkarmaya çabalıyor.

Kısacası, genel başkan kalmak amacıyla siyaset yapıyor.