Anayasa Mahkemesi’ne güven caiz mi?!
YARGI konusundaki yasa tasarısı Meclis’ten geçtikten sonra CHP Anayasa Mahkemesi’ne gidecek. Bunun için aklıma iki sebep geliyor:
- Bir; düzenleme yargı bağımsızlığına aykırıdır, yürütme yargıya müdahale ediyor iddiası...
- İki, tasarının görüşüldüğü Adalet Komisyonu’ndan ana muhalefet partisi istifa etmiştir, böyle bir komisyonun işlem yapması İçtüzüğe aykırıdır iddiası...
Bu iddialar geçerli midir?
Siyaset gözlüğüyle bakınca, muhalefete göre geçerlidir, iktidara göre geçersizdir...
Hatta bazı CHP’liler Mahkeme’ye güvenmediklerini, bu dava ile “mahkemeyi teşhir edeceklerini” de söylüyorlar.
Ama hukuk gözüyle bakınca kurallar görülür...
Hukuk gözüyle
Yüksek yargıya yeni atamaları bugünkü HSYK yapacaktır. Anayasa Mahkemesi daha önce açılan iptal davasında HSYK’nın bugünkü yapısını anayasaya uygun bulmuştur. Şimdi dönüp de “bu HSYK’nın yapacağı atamalarla yargı bağımsızlığı zedelenir” diyebilir mi?! Sanmıyorum...
Teknik ayrıntılarda bugün görmediğimiz bir kaç noktayı iptal edebilir ama yasanın ana yapısını değiştireceğini pek sanmıyorum.
İkincisi, İçtüzük meselesi, yani yasanın ana muhalefetin bulunmadığı bir komisyondan geçmiş olması, iptali gerektirir mi?
İçtüzüğün 22. maddesinde şöyle bir hüküm var: “Bir komisyonun üyeliklerinde boşalma olursa yenisi seçilinceye kadar komisyonun görev ve yetkisi aynen devam eder...”
İçtüzüğün bu hükmü karşısında CHP’li üyelerin istifasıyla “komisyon üyeliklerinde boşalma olursa komisyon çalışmalarına devam edemez, devam ettiğine göre iptal ettim” diye karar verilebilir mi? Sanmıyorum...
Şimdi benim aklıma gelmeyen başka sebepler ileri sürülebilir mi? O sebepleri görmeden spekülasyon yapmak doğru olmaz. Görülüyor ki, hukuk, siyasi tavırlar kadar basit değil...
Hangi mahkeme?
Bu konuya ışık utacak bir soru soracağım size: Hâkim ve savcı adaylarının göreve alınmasında “mülakat sınavı”nı Adalet Bakanlığı’nın yapması yargı bağımsızlığına aykırı mıdır, değil midir?
Hemen ‘siyasi’ cevap vermeyin, çünkü hukuki durum öyle basit değil. Bu sınav usulü 1983’te de yasalaşmıştı. Yirmi yıl süreyle bu usule itiraz etmeyen Danıştay, 2004 yılında bunun iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu...
Ama Anayasa Mahkemesi mülakat sınavının Bakanlıkta yapılmasının yargı bağımsızlığını zedelemediğine karar verdi! (Karar no: 2007/14)
“Abdullah Gül’ün Anayasa Mahkemesi!” diyecekseniz yanılıyorsunuz.
Aynı mahkeme heyeti
Cumhurbaşkanı hâlâ Sayın Sezer’di o zaman!
Mahkeme Başkanı Sayın Tülay Tuğcu idi o zaman!
Sınavların Adalet Bakanlığında yapılmasını uygun bulan heyet Sayın Gül’ün seçilmesini engellemek için ünlü 367 kararını veren heyetti!
Dahası, iki üye farkıyla, AKP’nin “irtica odağı” olduğuna karar veren heyetti!
Aynı heyet, öte yandan, 2007 referandumunu engellemek için Cumhurbaşkanı Sezer’in açtığı “yok sayma” ve “iptal” davalarını reddetmiştir.
Görülüyor ki, yargı heyetleri hakkında “onlardan, bunlardan” diye genellemeler yaparken çok ihtiyatlı olmak gerekir.
Bugünkü Anayasa Mahkemesi için de böyle...
Evet, Mahkeme’nin yapısında ve heyetinde değişmeler oldu... Neler değişti, neler değişmedi? Anayasa Mahkemesi iktidar organı haline mi geliyor? Buna da yarın bakalım.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.