DIŞİŞLERİ Bakanı Ahmet Davutoğlu bir grup gazeteciyle konuşuyor. Akademisyen olarak analizler yapıyor, bakan olarak dış politikayı anlatıyor.
Konumuz, tabii başta Libya olmak üzere Arap toplumlarında yaşanan değişim.
Acaba “Büyük Ortadoğu Projesi” için düğmeye mi basılmıştı?!
Davutoğlu’nun cevabı:
“İstihbaratçı kafasıyla büyük ve karmaşık süreçler anlaşılamaz!”
Bu sözleri heyecanla not ediyorum.
“Yaşanan doğal bir süreçtir. Arkasında şu veya bu ülkenin komplosunun olduğunu düşünmek yanlıştır. Tunuslu Aziz kendisini para için mi yaktı?! Bir tek Aziz’in hareketi niye yüz binleri harekete geçirdi?.. Toplumları hangi dış güç böyle ayağa kaldırabilir?!”
Davutoğlu Ortadoğu’daki büyük değişimin arkasında komplo değil, iki “doğal güç” görüyor: Biri eğitim ve iletişim, dünyadan haberdar olmak... Öbürü piyasa ekonomisi, ekonomilerin dışa açılması...

Dış müdahale?!
Bush’un Büyük Ortadoğu Projesi, “dışarıdan bir proje”ydi, güven de vermemişti. Tunus ve Mısır’daki diktatörlerin şaibeli seçimlerini alkışlayan ABD ve Avrupa, uluslararası gözetim altında yapılan dürüst Filistin seçimlerini Hamas kazandı diye tanımamıştı!
Görülmüştü ki Batı’nın derdi Ortadoğu’da demokrasi değildi!
Şimdi Ortadoğu’da demokrasi için harekete geçen, halkın kendisiydi:
“Doğal bir değişim süreci işliyor. Bu gerçek görülmezse, çözümü de doğal olmayan yollarda aramak gibi vahim bir hata yapılır!”
Davutoğlu değişimi durdurmak için halka karşı zor kullanılmasını da, değişime yön vermek için dışarıdan müdahale edilmesini de “fevkalade yanlış” buluyor. “Libya’ya dışarıdan bir müdahale yapılmasına karşıyız” diye vurguluyor:
“Libya’da muhalifler de dışarıdan müdahale yapılmasına karşıdır. Bir müdahale yapılırsa, o zaman herkes müdahaleye karşı birleşir ve doğal süreç tıkanır!”
Davutoğlu, Ortadoğu geneli için Batılıları uyarıyor:
“Bu kapı da kapanırsa çıkacak tek şey radikalizm olur. Bir El Kaide değil, on El Kaide çıkar! Bırakın değişim doğal sürecinde gelişsin, ama elbette kansız, müdahalesiz...”

Yeni bir Türk imajı
Davutoğlu Libya’dan yapılan başarılı tahliye operasyonu hakkında ayrıntılı bilgiler veriyor. 22 binden fazla Türk vatandaşıyla birlikte 3340 yabancının da Türkiye tarafından tahliye edildiğini anlatıyor.
- Türk şirketlerinde çalışan 1500 Vietnamlıyı da biz tahliye ettik...
Tahliyede öncelik elbette Türk vatandaşlarında, sonra Türk şirketlerinde çalışan yabancılarda, sonra yardıma muhtaç herkes... Libya’da çalışan bazı Sırp işçiler müracaat etmiş:
- Biz de Osmanlıyız, bizi de kurtarın...
Davutoğlu, Balkan Harbi’nin 100. yıldönümü için, Sırbistan’la birlikte “1912-2012: Savaştan Barışa Balkanlar” adıyla uluslararası bir konferans planlıyor.
21. yüzyılın, 20. yüzyıldan çok farklı olacağını, Türkiye’nin dış ilişkilerini buna göre geliştirdiğini belirtiyor...
Türkiye’nin Ortadoğu’da ve Balkanlar’da diplomatik ve ekonomik olduğu kadar insani yardım bakımından da yükselen imajını anlatıyor:
- Yeni bir Türk imajı doğuyor... Dost, güvenilir, sıcak...