Kur'an Buyuruyor: “Dikkatli Olun!”
Dikkatli olmak birçok Kur'an ayetinde emredilen güzel bir davranış ve insana her konuda yararı
olan bir özelliktir. Allah'ın bir sebebe bağlı olarak hayır ve hikmetle yarattığı her şeye ve tanık
olduğu her olaya karşı insanın dikkatli olması şarttır. Mümin dikkatli olmalıdır ki dünya hayatına
karşı da şuuru açık olsun.
Yaşanan olaylardan ders çıkarmak, öğüt almak, üzerlerinde düşünmek, devamında olabileceklere
göre tedbir almak, ona göre davranmak dikkatli olmanın sonuçlarıdır. Kuran’a göre dikkatli olmak,
Allah'ın gücünün, her an herşeyi sarıp kuşattığının, gizlinin gizlisini bildiğinin ve O'na
döndürüleceğinin bilincinde olmaktır. Evrende herşey Allah'ın kontrolündedir; küçük ya da büyük
her olay bir hikmetle yaratılır. Dikkatli olan insan zahirinde kalmaz; olayların anlamını, hikmetini
görür, önemli ayrıntıları fark eder. Allah Müslümanların açık şuurlu ve dikkatli olmalarını ister. İnsanların, "dikkatli olun" ifadesiyle uyarıldıkları konuları kısaca inceleyelim...
Allah'ın Tek Hüküm Sahibi Olduğu Konusunda Dikkatli Olun
İnsan bazen günlük işlerin koşuşturması nedeniyle yaşadığı olayları, çevresinde gördüğü iman
hakikatlerini Allah’ın yarattığını unutabilir, gaflete kapılabilir. Oysa Allah, evrendeki herşeyi
kontrolü altında tutar ve insanın her yaptığını, konuştuğu her kelimeyi ve içindeki düşüncelerini
bilir. Allah ayetlerde, bu gerçekten gaflete düşmemesi konusunda insana dikkatli olmasını buyurur:
“DİKKATLİ OLUN; göklerde ve yerde olanların hepsi Allah'ındır. O, üzerinde bulunduğunuz şeyi elbette bilir. Ve O'na döndürülecekleri gün, yaptıklarını kendilerine haber verecektir. Allah, herşeyi bilendir.”(Nur Suresi,64)
“DİKKATLİ OLUN; gerçekten onlar, Rablerine kavuşmaktan yana derin bir kuşku içindedirler. DİKKATLİ OLUN; gerçekten O, herşeyi sarıp-kuşatandır.” (Fussilet Suresi, 54)
Allah'ın Yardımından Ümit Kesmemek Konusunda Dikkatli Olun
Allah, Kendi dinine yardım edenlere yardım edeceğini vaad eder. İnsanın bu konuda kuşkusu
olmamalı, asla ümidini kesmemeli ve Allah’ın yardımını beklemelidir. Allah bu konuda da
inananları dikkatli olmaları yönünde uyarır:
“Yoksa sizden önce gelip-geçenlerin hali başınıza gelmeden cennete gireceğinizi mi sandınız? Onlara öyle bir yoksulluk, öyle dayanılmaz bir zorluk çattı ve öylesine sarsıldılar ki, sonunda elçi, beraberindeki mü'minlerle; "Allah'ın yardımı ne zaman?" diyordu. DİKKAT EDİN. Şüphesiz Allah'ın yardımı pek yakındır. (Bakara Suresi, 214)
Şeytana Karşı Dikkatli Olun!
Şeytan insanın dikkatini dağıtmaya çalışır. Çünkü planlarını, dikkati dağınık kişi üzerinde daha
kolaylıkla uygular. Allah'ın buyruğu gereği insan dikkatli olduğunda kafası şeytanın büyüsüyle
dağılmaz; dikkat, şeytanın oyununu bozar.
Allah'ın buyruk ve yasaklarından yüz çeviren kişiler şeytanın telkinlerinin ve nefislerinin tutkularının
yönlendirdiği kimselerdir. Allah, şeytanın taraftarı olan bu kişilerin hüsrana uğrayacaklarını
unutmamaları konusunda, müminlere dikkatli olmalarını buyurur:
Onların tümünü Allah'ın dirilteceği gün, sizlere yemin ettikleri gibi O'na da yemin edeceklerdir ve kendilerinin bir şey üzerine olduklarını sanacaklardır. dikkat edin; gerçekten onlar, yalan söyleyenlerin ta kendileridir. Şeytan onları sarıp-kuşatmıştır; böylelikle onlara Allah'ın zikrini unutturmuştur. İşte onlar, şeytanın fırkasıdır. DİKKAT EDİN; şüphesiz şeytanın fırkası, hüsrana uğrayanların ta kendileridir.” (Mücadele Suresi, 18-19)
“.....DİKKAT EDİN; şüphesiz Allah'ın fırkası olanlar, felah (umutlarını gerçekleştirip kurtuluş) bulanların ta kendileridir.” (Mücadele Suresi, 22)
Allah'tan uzak yaşayan kişiler, ahirette -Allah'ın dilemesiyle- büyük bir hüsran yaşayacaklardır. O
gün sorumluluklarını yerine getirmedikleri için büyük bir pişmanlık duyacak, büyük kayba
uğrayacaklardır:
Allah'a kavuşmayı yalan sayanlar, doğrusu hüsrana uğramışlardır. Öyle ki, saat (kıyamet günü) apansız onlara geliverince, günahlarını sırtlarına yüklenerek: "Onda (dünyada) sorumsuzca yaptıklarımızdan dolayı yazıklar olsun bize…" derler. DİKKAT EDİN, o işleyip-yüklendikleri ne kötüdür. (Enam Suresi, 31)
Allah'a Karşı Yalan Söyleyenler Konusunda Dikkatli Olun!
Münafık ve müşrik zihniyetli kişiler, dine kendilerince ilaveler yapar, yalanlar uydururlar. Helalleri
haram, haramları helal kılar, dini içinden çıkılamayacak hale getirirler. Allah, bu kişileri bekleyen
azap konusuna da dikkat çeker:
DİKKAT EDİN; gerçekten onlar, düzdükleri yalanlardan dolayı derler ki: “Allah doğurdu.” Onlar, hiç şüphesiz, muhakkak yalan söyleyenlerdir. (Saffat Suresi, 151)
İtaatsizlik ve İsyan Konusunda Dikkatli Olun!
Tarih boyunca tüm kavimlerin Allah'a isyan, O'na şirk koşmak, yeryüzünde haksız yere büyüklenmek, insanların mallarını haksızlıkla yemek, sapkınlık ve azgınlık yapmak gibi ortak bazı özellikleri olmuştur. Kur’an bu toplumlara ilişkin bize birçok bilgi verir. Bunların hatırlatılmasındaki amaç, kuşkusuz tarih bilgisi vermek değildir. Peygamber kıssaları "ibret" alınması için anlatılır ki; helak olanlar, arkalarından gelenleri doğruya yöneltsinler.
Hz. Salih, Allah’tan aldığı vahiyle, kavminin Allah'a ve kendisine itaat edip etmeyeceklerini
belirlemek için onlara dişi bir deve gösterir. Sahip oldukları suyu bu dişi deve ile paylaşmalarını ve
ona zarar vermemelerini ister. Kavmi bir imtihandan geçirilir ancak kavminin ona cevabı deveyi
öldürmek olur.
Allah'ın elçisi onlara dedi ki: "Allah'ın (deneme için size gönderdiği) devesine ve onun su içme-sırasına DİKKAT EDİN." (Şems Suresi, 13)
Sonuç Olarak;
Günlük hayatın koşuşturması içinde öylesine yoğunuz ve meşgulüz ki, dikkatimizi Allah'a
vermiyoruz. Oysa asıl dikkat edilmesi gereken Allah’tır. “Onlar Allah'ı unuttular; O da onları unuttu” buyurur Allah. Dolayısıyla Allah'ı her an aklımızda tutmak, ölüme ve sonsuz yaşama
hazırlanmak en akıllıca davranıştır. Kayıtsızlık, umursamazlık, pasiflik ve boş vermişlik inkarcıların
yaşadığı ruh halidir. İnanan insan, hem kendisi dikkatli, coşkulu ve ataktır, hem de mümin
kardeşlerini bu yönde teşvik eder.
Yaptığımız işe dalıp gitmeyelim. Gördüğümüz karelere dikkat edelim; onlar bizim için yaratılıyor
çünkü. Ne kadar çok şey görürsek, o kadar imtihanımız; ne kadar imtihanımız olursa, o kadar ecir
fırsatımız olur. Yarattığı her şey için Allah'a şükredelim; O'nu hamd ile yüceltelim. Umulur ki
Rabb'imizin, kalplerine imanı yazdığı ve razı olduğu kullarından, gerçek kurtuluşa ulaşan
fırkasından oluruz...
... Onlar, öyle kimselerdir ki, (Allah) kalplerine imanı yazmış ve onları Kendinden bir ruh ile
desteklemiştir. Onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacaktır; orda süresiz olarak
kalacaklardır. Allah, onlardan razı olmuş, onlar da O'ndan razı olmuşlardır. İşte onlar, Allah'ın fırkasıdır. DİKKAT EDİN; şüphesiz Allah'ın fırkası olanlar, felah (umutlarını gerçekleştirip kurtuluş) bulanların ta kendileridir. (Mücadele Suresi, 22)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.