Tatlıses
SOVYETLER dağılmamıştı, Gorbaçov zamanıydı; 1988 sonu olmalı. Bir grup arkadaşla ilk defa Bakü’deyiz... Havaalanı bizi karşılamaya gelen büyük kalabalığın sloganlarıyla inliyor:
“Azer-Türk!”
Gözlerim nemli, “Çırpınırdı Karadeniz”i mırıldanıyorum.
Azerbaycan Komünist Partisi’nin yetkililerinden Eldar Bey, akşam bizi Gülistan Sarayı adlı kongre merkezinde yemeğe davet ediyor. Aşina bir ses, türküyle karşılıyor bizi:
- Mavi mavi masmavi / Şu gelen kimin yari
Bizim İbrahim, plaktan söylüyor... Hep beraber koro halinde İbrahim’e katılıyoruz...
Görüştüğüm bütün Azerbaycanlılar “men çoh sevirem İbrahim’i” diyor.
İbrahim’in sesiyle demirperdeyi delmesinden heyecanlanıyorum, “yaşa İbrahim” diyorum.
Bugün “bin yaşa İbrahim” diye dua ediyorum.
İbrahim Tatlıses, Türk dünyasında, Irak’ın hem Kürdistan bölgesinde hem Türkmen bölgesinde, hem tümüyle Arap bölgelerinde, bütün Ortadoğu’da ve Balkanlar’da, sözlerini anlasın anlamasın, herkes için bir “ortak ses”tir.
O, “ses”iyle İbrahim Tatlıses’tir. Sevgili Bejan Matur, İbrahim’in “ses”i için “bu toprağın derinliklerinden çıkmış bir ruh gibi” diyor. Öyle gerçekten. Sağlığı konusunda iyi haberler geliyor, inşallah o “ses” susmayacak.

CHP
CHP çok önemli bir “Sivil Tolum Raporu” açıkladı. ‘Profesyonel’ çalışan bir parti bununla yeri göğü inletirdi.
Amma velakin, Rapor’u gündemde tutmak, üzerinde konuşulmasını sağlamak için çalışmak gerekirken, “bedelli askerlik” önergesiyle Rapor’u gölgeleyen, CHP yönetiminin kendisi oldu!
Kayseri Belediyesi’nde yolsuzluk diye içi boş bir iddiayı, savcılığa vermek yerine, siyasi bir “mektup”a dönüştürerek Rapor’a gölge düşüren de yine CHP yönetiminin kendisi!
İki üç gün sonra yapamaz mıydınız bunları, Rapor’un gürültüye gitmemesi için?!
Önümüzdeki günlerde CHP yönetimi “Ekonomi Raporu”nu açıklayacak! İster misiniz, bazı CHP yöneticileri raporu açıklasın, diğer bazı CHP yöneticileri de başka tellerden çalarak üzerine limon sıksın!
Özal’ın partisi yapar mıydı bu sakarlıkları?! AKP yapar mı, yapıyor mu?!
“Profesyonellik” çağında nedir bu amatörlük!
Çağımızda “iletişim, halkla ilişkiler, organizasyon” gibi faaliyetler tamamen uzmanlık gerektiriyor artık! Onun için sık sık yazıyorum, CHP her alanda kendini yenilemeli diye...

Star
Star gazetesi refikimiz kendini yeniledi. Genel Yayın Yönetmeni dostum Mustafa Karaalioğlu’nu kutluyorum.
Gazetenin kalitesinin yükseltilmesi, Fareed Zakaria, Tarıq Ramadan gibi Batı’dan ve Doğu’dan yazarlara yer verilmesi çok hoşuma gitti, kalite göstergesidir bunlar...
Mizanpajı hem “ciddi gazete” izlenimi veriyor, hem renkli ve ferah... Konseptini beğendim, zamanla daha da oturur.
Tabii Türkiye “okuyucu” alışkanlığını yerleştiremeden “TV seyircisi” haline gelmiş bir toplumdur! Onun için bütün gazetelerimizde göze hitap önemseniyor; sayfalar daha rahat, resim daha boldur.
Çağımızda belirli kesimler için haber ve yorumun “kalite”si önemlidir ama geniş kitleler için “magazin” daha caziptir; muhafazakâr kitleler dahil buna...
Star refikimize başarılar diliyorum.