“YSK” mı haklı siz mi haklısınız?
Hukuk devleti dediğimizde ortaya koyduğumuz tablo kimilerinin ayağında yırtık çorap gibi sırıtıyor. İşine geldiğinde hukuk, gelmediğinde guguk!..
Şu 12 kişinin veto edilmesi olayı...
Hadi veto edilenlerin sızlanmalarını anladık, bu aynı zamanda suçluluk psikolojisidir.
Her suçlu suçsuzdur!
BDP her hali ile siyasi bir oluşum... Sicili bozuk olanların milletvekili seçilme hakkına sahip olmadığını bilmiyor muydu?
Bile bile o kişileri bağımsız aday göstermek ne demek?
Ben isteyim sen de verme ki ortalık karışsın...
Başka bir anlamı olamaz.
Okuma yazması olanlar 2839 sayılı Milletvekili Seçim Kanunu’nun 11 ve 21. maddelerini bizahmet açıp okusunlar...
Orada kimlerin milletvekili olacağı gayet açık ve net yazıyor.
Hatta Altan Tan beyefendi de okusun...
Gişeye adam alırken bile siciline bakıyorlar, temiz mi, değil mi? Halk kendisini temsil edecek vekili seçeceğinden elbetteki bu kişinin geçmişi karanlık olmamalı.
Kaçağı, köçeği, teröristi, eli kanlı katilleri...
Meclis bu gibileri aklama bölgesi mi?
YSK yasanın gereğini yapmışsa bunun neresi yanlış?
BDP Genel Başkanı hem bıyık altından gülüyor, hem de Kürtçülük ideolojisini daha da kaşımak için kamuya mağdur olmuşluğun mesajlarını veriyor.
Yasa uygulanınca mağdur olmuşlar!
Bakın ne diyor:
“Kesinlikle beklenmeyen bir karar. Hukuki açıdan son derece sakıncalı. Siyasi sonuçları ağır olacak bir karar.”
Üç cümle; üçü de yanlış...
Bir kimse milletvekili olma yeteneğine yasal olarak sahip değilse, neden beklenmeyen bir karar olsun?..
Hele de “siyasi sonuçlarının ağır olacağı” tehdidine ne demeli?
Bu ekabir köpeksiz köy buldu...
“Kürt hakları”, “Alevi hakları” diyerekten çok ileri gidildi.
Haksa ülkede yaşayan herkese haktır, değilse değildir... Ben Kürt değilim ama örtülü kızımı işe de almadılar, okula da...
Senin hakkın, benim hakkım diye devlet mi olurmuş?
BDP’nin Genel Başkanı:
“Bizim seçime girmememiz halinde bir meşruiyetten demokrasiden bahsedilemez. Böyle bir seçime seçim de demeyiz. Halkımıza bunun hesabını veremeyiz. Bu fatura AKP’ye çıkar. Ortada siyasi bir dehşet operasyonu var. Yeni bir savaş yaptırmak için bu karar alınmıştır.”
Savaş, kan, gözyaşı...
Benim anladığım BDP Güneydoğu’da aday çıkarmayı göze almayınca sicili bozukları öne sürmüş ki arkasından çıngar çıkarabilsin.
Biliyordu... Bilerek yaptı şimdi de kaşıyor...
30 küsur yıldır ülkenin bu bölgesi hasarlı. İnsanlar terör yüzünden perişan durumda. Halk ırkı adına oynanan oyunlardan bıktı usandı...
Sokağı terör teslim alınca ne dükkanını açabiliyor, ne tarlasına-bağına gidebiliyor.
Üstelik örgüte zoraki hem asker veriyor, hem de vergi adı altında haraç...
Beklerdik ki BDP Genel Başkanı bu konuda da bir şeyler söylese...
Dese ki “teröre lanet”...
Demiyor, ama seçilme yeteneği olmayana hak biçiyor...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.