Böylesi oynak havalar azdırır sinüzitimi...
Hangi yönden estiği bilinmeyen rüzgâra bir isim veremezsiniz...
Kemal Kılıçdaroğlu heyheylemesinin de bir faydası, makul bir cihet tayini mümkün değildir...
“Yeni CHP iktidarında hiçbir gazeteci mahkemeye verilmeyecek, ceza almayacaktır” buyuruyor...
Peki hangi gazeteciler? Kimin namına çalışan tarafsız(!) gazeteciler?
Adı Kemal olan başkan, lütfen bir açıklama yapsanız ve herkesi mutmain etseniz olmaz mı?
Saraydan kız kaçırma taktiği ile Ergenekon’dan zanlı kaçırmanın benzer tarafı yok mu?
Biliyoruz, adınız Kemal... Yeni CHP mimarı olduğunuz rivayet edilmekte... Ne var ki hadiseler sizi ilk adımda tekzip ediyor...
Bakın şu doktorun yaptığına...
Ergenekon rüya balıkları avlarken herkesin hakkında şikâyetçi olmuştu... İçlerinde benim olmam önemli değil, orantısız güç sahipleri arasında mücadele doğru değildir...
Cezaevi koğuşu yerine mükellef döşeli hastane odasında yatan ve de mahkemeye dahi gelmeyen sayın büyüğümüz için, diğer rektörler de dahil edilerek “hurdaya çıkan rektörler” diye yazmıştım... Hiçbir rektör üstüne almadı, şu an için Silivri’den CHP’ye transfer olan muhterem, beni dava etmişti... Hakkıdır, eder...
T.C. Mahkemesi hakimi 3 yıl sonra beni beraat ettirdi...
Ya sonrası bay Kemal?
Bu sefer tamı tamına 7 avukatla kararı temyiz eylemiş...
Mahkemeye mi itimadı yok, hakime mi?
Her ikisi de dikkat çeker şu sıra... Çünkü önümüzde seçim var...
Bir parti genel başkanı gazetecilere sahip çıkıyorsa, ciddi olmalı...
7 avukatlı yeni milletvekili adayı seçim kazanırsa bu sefer üstüme bir tabur avukatla gelmeyeceğini kim garanti edebilir?
Vurma, kırma, tehdit ve kanunsuz bir eyleme tevessül etmiş değilim... Bunu mahkeme hakimi de görmüş olacak ki “beraat” hükmünü verdi...
Yargıtay başka türlü düşünemez kanaatindeyim... Zira hakaret yoktur...
Peki derdi ne sayın doktorumuzun?
Kılıçdaroğlu vermeli cevabını...
Bu işler milletvekili dokunulmazlığı kalksın naraları atıp, sonra cezaevindeki yandaşına dokunulmazlık can yeleği giydirmekle olmaz...
Çünkü açığa düşersiniz...
Çünkü sizin adınız Kemal’dir...
Her ne kadar Mustafa Kemal olmasa da, Mustafa Kemal’in koltuğunda oturan Kemal’siniz...
Size asılsız laf yuvarlamak yakışmaz...
AKP’ye meyli olmayanları tutarsız iddialarınızla AKP’ye lehimlemek asli göreviniz mi?
Ki öyle olacak, göreceksiniz...
Kimsenin yalanla-yanlışla karın doyuracağına ihtimal verilmez...
Ne olur?
Ne olacağını 13 Haziran sabahı anlarsınız...
Haber alacaksan benden Haberal...
Yine bir miktar vekil peydahlarsınız, fakat Rabbim size asla iktidar yüzü göstermez...
Adınız kaçıncı Kemal olursa olsun...
Arkanızda hangi odaklar bulunursa bulunsun...
Milletin yumruğu öyle şiddetli çarpar ki, neye uğradığınızı şaşırır kalırsınız...
Çok partili siyaset icat olduktan sonra millete ters düşenler hep aynı cezaya çarpıldılar... Eskisinden daha berbat Yeni CHP, yeni bir şok yiyecek ki ötekilerden ağır olacak darbesi...
Siz istediğiniz kadar askerliği sabah 9 aya, akşam altı aya, yatsıya sıfırlama sözü veriniz, sökmez...
Aldatmak meşrudur, yalan söylemek meziyettir, deseniz de halkımız neyin beyaz, neyin siyah, neyin renksiz olduğunu biliyor...
Ölüm gerçeğini yasaklasanız size gülerler... Çünkü herkes ölümü tadacaktır... Bari gizlemeye kalkışmayın...
============
Mayıs’ta kar yağmazdı, kışta bir tuhaflık var
Kemreler baş yarmazdı, başta bir tuhaflık var
Kimse tahmin edemez asla dünü yarını
Bir an sert, bir an cıvık, taşta bir tuhaflık var.