Kendisine çok ama çok yakışan bir adı vardı: İda.
Kaz Dağları'nın antik çağlardaki ve söylencelerdeki adı...
Homeros'un İlyada'da "Bol pınarlı, vahşi hayvanların anası" diye anlattığı İda...
Zeus'un Truva prensi Ganimed'i kaçırdığı İda...
Truva Savaşları'nı tetikleyen, Hera, Afrodit ve Athena'nın katıldıkları güzellik yarışmasının yapıldığı İda...
Zeus ile Afrodit'in aşk kaçamaklarının mekanı İda...
Başta Zeus olmak üzere Olymp'in tüm tanrılarının ve tanrıçalarının Truva Savaşları'nı izledikleri İda...
Zaten o da güzelliğiyle adının hakkını eksiksiz verirdi. Bir tanrıça, bir peri kadar güzeldi.
New York'a ne zaman yolum düşse, boş zamanlarımın çoğunu ona ayırırdım.
Önce gelmesini beklerdim. Sabırla.
Hiç olmadık bir anda, suyun içinde beliriverirdi. Yavaştan kulaç atarak.
Sonra sırtüstü yüzmeye başlardı.
Sırtüstü dibe dalar, suyun içinde akrobatik hareketlerle döner, tam arkanda yeniden suyun üstünde beliriverirdi.
Adeta suda dans ederdi. Bir kuğu zarafetiyle...
O, Central Park'taki hayvanat bahçesinin maskotu olan kutup ayısı İda'ydı.
Dört gün önce ötanazi yapıldı ona.
Böbrek kanserine yakalanmıştı.
Tedavisi yoktu.
Kutup ayıları ortalama 18 yıl yaşar.
İda'nın yaşı 25'e gelmişti.
Central Park Zoo'sunun şef aşçısı Rachael Ray ona son yemeğinde tatlı su çipurası ziyafeti çekti. Midesinin son kez bayram yapması için sindirim süresi kadar beklendi. Sonra doktor şırıngayı damarına boşaltıp uyuttu. Hiç acı çekmedi.
İda'sız New York benim için artık çekim gücünü yitirdi.
Tıpkı, Knut'suz Berlin gibi.
O da Berlin hayvanat bahçesinin yıldızıydı. Almanya'nın başkentine ne zaman gitsem, iki elim darda bile olsa ona uğrardım. 5 Aralık 2006'da doğmuştu.
19 Mart 2011'de öldü.
Şimdi Central Park'tan aldığım İda peluşlarına ve Berlin'den aldığım Knut peluşlarına bakıp iç çekiyorum.
Türkiye'nin bunca sorunu varken İda ve Knut'a dertlenmemi garipseyenlere bir çift sözüm var: Sevgi her şeyin üstündedir. Ve sevginin en durusu hayvanlarla olan ilişkilerdir. İda ve Knut'a sevgim onlar kadar kar beyazı, onlar kadar lekesizdi.
Türkiye'nin bunca sorunu varken İda ve Knut'a dertlenmemi garipseyenlere bir cevabım daha var: Küresel ısınmanın önüne geçemezsek, yakında kutuplarda bir tane bile İda veya Knut kalmayacak...