Ali Ferşadoğlu

Ali Ferşadoğlu

Teravih namazı kaç rekât?

Teravih namazı kaç rekât?

Teravih nedir; nasıl ortaya çıktı, nasıl uygulana geldi?

Peygamberimizin (asm) bu husustaki tutumuna baktığımızda, Ramazanı ihya için her zamankine göre, gecenin daha büyük bir bölümünü ibadetle geçirmiş olduğunu görürüz. Teravih namazını ise, birkaç gece dışında tek başına kılmış ve sonuncusunda, “Kim Ramazan namazını (teravih) inanarak ve sevabını Allah’tan bekleyerek kılarsa geçmiş günahtan bağışlanır” 1 diyerek ümmetini teşvik etmiş.
Ramazanın son on gününde birkaç gece (Hz. Âişe’ye göre iki veya üç gece) cemaatle hem yatsı namazını, hem de teravih namazını kılmıştı. Ashabının yoğun ilgisini görünce bir gece yatsı namazını kıldırıp mescide bitişik odasına çekilmiş ve teravih için bir daha çıkmamıştı. Onu beklemişler, sabah namazı için geldiğinde, bekleyenlere şöyle demişti:
“Sizin teravih kılmak hususundaki arzunuzun farkındayım, size kıldırmam için bir engel de yoktur. Farz kılınmasından endişe ettiğim için kıldırmadım. Şayet farz kılınacak olsa bunu hakkıyla yerine getiremezsiniz. Haydi evlerinize gidiniz. Farz namazlar dışında, kişinin kıldığı en faziletli namaz evinde kıldığı namazdır.” 2
Ebû Zerr (ra), “Hz. Peygamber (asm) Ramazanın bitmesine bir hafta kalıncaya kadar bize farz dışında hiçbir namaz kıldırmadı. Beş gece kalınca, gecenin yarısı geçene kadar bize namaz kıldırdı… Ramazandan üç gece kalınca Hz. Peygamber ehlini, kadınlarını ve arkadaşlarını topladı, bize bütün gece namaz kıldırdı. Namaz o kadar uzadı ki biz sahuru geçireceğiz sandık. Ramazanın geri kalan gecelerinde Hz. Peygamber (asm) bize namaz kıldırmadı.” 3 der.
Sahabe uygulamasına gelince: Hz. Ebû Bekir (ra) ve kısmen de Hz. Ömer (ra) devrelerinde teravih namazı yalnız başına kılındı. Bir gece Hz. Ömer (ra) mescidde dağınık bir şekilde teravihin kılındığını görmüş. Peygamberimizin (asm) uygulamasını dikkate alarak Übey b. Kâ’b’i teravih imamı tayin ederek cemaatle kılınmasını sağlamış. (Şahsen, Resulullah’ın uygulamalarına uygun olan Hz. Ömer’in (ra) bu içtihadını, bu zamanın şarlatanlarına tercih ederiz!)
Rekât sayısına gelince: Sekiz ve onbir rekât teravih namazı, Hz. Ömer’in (ra) uygulamasıyla yirmi rekât olarak tesbit edilmiş, Hz. Osman ve Hz. Ali (ra) zamanında ve daha sonraları bu şekilde devam etmiş. Şiî fakihler dahil bütün mezhepler yirmi rekâtta ittifak etmişlerdir. Teravih namazının sekiz rekâtı Hz. Peygamber’in (asm), on iki rekâtı ise sahabenin sünneti olarak asırlar boyu âlimlerin icmaıyla güzel bir gelenek olarak yerleşmiş. Devam ettirilmesinde de hiçbir mahzur yok. Bilâkis, sevap var.
Yarın meselenin içtihad boyutunu ele alalım.

Dipnotlar:
1- Buhârî, “Salâtü’t-terâvîh”, 1; Müslim, “Salâtü’l-müsâfîrîn”, 174.; 2- Buhârî, “Salâtü’t-terâvîh”, 2; Müslim, “Salâtü’l-müsâfîrîn”, 178.; 3- Ebû Dâvûd, “Salât”, 318.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ali Ferşadoğlu Arşivi