IKEA savunmada
Normal şartlar altında fazla uzatılacak bir mesele değil. IKEA ile ilgili iddiadan söz ediyorum. Geçen cumartesi gazetenizde okudunuz. Salı günü de bendeniz, “hâlâ mesele açıklığa kavuşmadı” diye düşünerek “gelin seccadelerimizi alalım, bir öğle namazı kılalım” diye yazmıştım. Çok güzel de geri dönüşler aldığımı söylemeliyim. Allah hepinizden razı olsun.
•
Salı günkü yazımda da ifade etmiştim, şimdi de söyleyeyim. Derdim bu mağazada bir mescid olup olmaması değildi. Hâlâ da değil. Sadece mescidi olan yere dua ederiz.
Mescid yaptığı için, namaz kılanı düşündüğü için teşekkür ederiz. Eğer adamlarda öyle bir bilinç yoksa ne yapacaksın? Kızsan neye yarar ki? Ayrıca, IKEA, mescidi olmayan tek alışveriş merkezi de değil. Dahası, mescid bulundurmanın zorunlu olduğu alışveriş merkezlerinde de ibadet için ayrılan yerlerin ne kadar izbe, nasıl bakımsız yerler olduğunu namaz kılanlar biliyor. Benim derdim, oradaki bir görevlinin, mescid soran müşterisine “Burası İsveç toprağı. Burada mescid olmaz” dediği yönündeki iddiasıydı. Bendeniz de üzerinde ticaret yapma izniniz olan toprakların İsveç değil Türk toprağı olduğunu hatırlattım sadece. Bu hatırlatmam üzerine IKEA Türkiye Ülke Müdürü Fuat Atalay bir mesaj gönderdi. Bir tür açıklama gibi bir şey. Ama sonunda; “Bu çerçevede gerekli düzeltmenin gazetenizde yapılmasını önemle rica ederim” diye bir ibare var. Yani bana gönderdikleri metni, bu sütunda değerlendireyim istiyorlar. Üstelik “arz” da etmiyorlar. Doğrudan “rica” ediyorlar..(!) Ben değerlendiririm. Mesele değil. Üstelik de harfi harfine ne yazmışlarsa yer verip öyle değerlendiririm. Buyurun açıklamanın ilgili bölümlerine birlikte bakalım.
•
“Sayın Ersoy Dede, IKEA Bayrampaşa mağazamızda yaşandığı iddia edilen konunun asılsız bir eleştiri olduğunu üzülerek bildirmek isteriz”.. Bu ifadenin yer verildiği açıklamada, bu söze muhatap kalan kişi ile kurumun görevlisi yüzleştirilmiş midir? Kurum içinde bir soruşturma yapılmış mıdır? Çalışanların bilgisine başvurulmuş mudur? GEÇTİK.. “tüm çalışanlarımızın ve müşterilerimizin dini inançlarına saygımız tartışılmaz netliktedir”.. Bu ifadeden de şunu anlıyoruz ki, çalışanlarınız arasında başörtülü arkadaşlar da var.. Öyle mi? Bir tane başörtülü personeliniz var mı? (sizin kadronuzda ama, taşeron şirket personeli değil) Ya da Cuma günleri, Cuma namazı için çalışanlarınız saf tutup ibadet edebileceği bir ortamı sağlıyor musunuz? Ne tür bir saygıdan söz ediyoruz burada?..
Ve açıklamanın mescid ile ilgili kısmı; “mağazalarımız alışveriş merkezlerine entegre konumda planlanmış olup, bu alışveriş merkezlerinin tümünde mescid bulunmaktadır... Biz de müşterilerimizi alışveriş merkezlerinde yer alan mescidlere yönlendirmekteyiz”.. İçinde ayrı yemek salonu, ayrı çay kahve salonu, ayrı sosisli sandviç standı ve içecek barı bulunan, çocuk oyun sahası ve top havuzunun olduğu, tekstilden mobilyaya kadar binlerce çeşit ürünün satıldığı, onlarca dönüm üzerine kurulu IKEA’da, mescid yapacak yer mi yok? Üstelik de müşterilerinizi (mesela Ümraniye’de) bütün alışveriş merkezlerinin ortak olarak kullandığı bir mescide değil, yan tarafınızda başka bir patrona ait olan tıpkı sizin gibi bağımsız bir mağaza olarak hizmet veren REAL’e yönlendiriyor olabilirsiniz en fazla. “Açıklama” dediğiniz metne yer vermemi siz istediniz. Bütün IKEA’larda mescid olmadığını kabul eden, çalışanlarınızın dini inançlarına saygılı olduğunuzu söyleyen ve hiçbir araştırma yapmadan savunmaya geçen sizsiniz. Ben kapatmak üzereydim bu konuyu. Yeniden siz açtınız. Kalın sağlıcakla.