Kur’an ayetleri Allah’ın(c.c) ilmidir, ilim yapanlara da “bilim adamı” denir, ilahiyatçı denmez...


Nusret ÇİÇEK

Yazı Boyutu: A A A


Bir önceki yazımda vurgulamıştım; Hayrettin Karaman bilim adamıdır, Yaşar Nuri ise ilahiyatçı... Teolog(tanrı bilimci), ruhbancıların taşıdığı bir sıfattır, bu özellikteki sınıf İslamiyet’te olmadığından teokratik devlet yapısı ile uzaktan yakından alakası yoktur...
Öyle ya, bir şapkaya adam asan laik ve de çağdaş Kemalist rejimin okullarında İslami düşünceleri taşıyanların işi ne... Ola ki bu kişiler ileride halkı uyandırırsa.
Korktukları başlarına gelmedi değil, işte halk uyandı iktidarı da vermiyor.
Sürece bakalım... “Yollar yürümekle aşınmaz” diyebilen bir başbakanın iktidarında Marksist gençler gemi azıya iyice alınca birilerinin de milli değerleri koruması gerekiyordu.
Gönüllüler olarak işte bizler vardık...
Sağ-sol derken altından ırkçılık belası çıktı. Tâ o günlerde bir kısım militanlar milli kahraman diye Mustafa Barzani’yi savunuyorlardı. Bunu da kazıdığınızda altından Deniz Gezmiş ile arkadaşları çıkar. Mekan tuttukları yer Ortadoğu Teknik Üniversitesi.
Rektörü Erdal İnönü...
Doğu Kültür Devrim Ocakları Kürtçülüğün ilk örgütlenme şeklidir.
Kim ne derse desin, bildiğimiz o günün örgütlerini o günün CHP’si destekliyordu. Bu bağlamda Kılıçdaroğlu, geçmişi ile övünebilir!..
Hatıra çok da iz bırakanlardan bir ikisini anlatmadan geçemeyeceğim.
Bir ikindi üzeri hukuk yurdundaki mescide namaz kılmaya gittiğimde ne göreyim, o güzelim halılar kaldırılmış, kütüphane yerinde yok, orta yerde Mustafa Kemal’in büstü (Kürtçüler Mustafa Kemal’i çok sever ya!), duvarlarda “Muhammed’in ümmetine ölüm” yazıları...
Mescid adeta Zerdüştçülerin baskınına uğramıştı...
O şaşkınlıkla geri döndüğümde karşıma elinde sustalı esmer bir kalas dikildi.
Sustalının sivri ucunu karnıma dayayarak soruyordu:
“Çabuk söyle, Mustafa Barzani milli kahraman mı değil mi?”
Hey Allah al başına püsküllü bela...
Kürt olan bir başkası yetişmeseydi, o Kürtçü psikopat Barzani yüzünden bıçağı karnıma saplayacaktı, Allah(c.c) korudu...
Diğer bir başka gün Mustafa Kılıç ile derse giriyorduk.
Kapıda beklemekte olan komünist Nihat önümüze dikildi (hafızdı, ayetleri okur küfrederdi). O esnada birkaç militan üzerimize çullanarak karşıdaki öğrenci derneğine yaka paça götürüldük.
Heyecan dorukta...
Önce sorgulama arkasından bodrum...
Bodruma indirdiklerinde tabii ki akıl almaz işkenceler...
O esnada, hesapta hiç olmayan Tevfik Fikret Göncüler, yıldırım hızı ile içeri daldı.
Elini masaya vurarak, “var mı ulan böyle kalleşlik, bu çocuklar size ne yaptı?..”
Oradakilerin hepsi militan...
Ne hikmetse Tevfik Fikret’e karşı aksilik yapmadıkları gibi “ağabey” demeye başladılar.
Kısa bir tartışmadan sonra serbest kaldık...
Bu sefer ders sonrası bir başka psikopat Mustafa’nın boynuna arkadan atılarak Filistin usulü askıya aldı. Mustafa neredeyse boğulacaktı, simsiyah olmuştu.
Zor şer saldırganı savabildik...
Nereden nereye dedik ya...
12 Eylül darbesinden önce MSP’nin Konya mitinginden rahatsız olan derin devlet, makinelilerle kalabalığı taramıştı. Sonra da Kenan Evren, darbe yapınca ilk konuştuğu kelime Konya mitingi oldu... “Netekim, bunlar gelirse bir daha kolay kolay gitmezler” demişti...
Nitekim öyle oldu.
Refah Partisi siyasi arenada yol alınca darbeciler 28 Şubat dediler ve dayattılar.
İmam Hatipleri kapat, Kur’an öğrenmeyi yasakla, örtülü spiker çalıştıran televizyona ceza yaz, İslam’ı yayınlara sansür koy, İslâmi eğitim veren özel okulları engelle, başörtülüleri yüksek okullara sokma, merdiven altlarında ikna hücreleri oluştur...
Yeşil sermaye adı altında Anadolu esnafını tırpanla, komşu ülkelerden uzak dur...
Ve de her yaptığına göz yumulan bölgedeki terörist İsrail zulmü...
Bakın bakalım, şimdi bunlardan kaçı gitti kaçı kaldı?.. Başbakan cemaat liderleriyle iftar sofrasına oturabiliyor, generaller cumhurbaşkanının eşini gördüğünde yön değiştiremiyor...
Nereden nereye geldik değil mi?..
Kimi zaman bazı konuları eleştirsek de sahaya bakınca içimden geçmiyor değil, “işte dünün bugünü... Kurban olduğum Allah(c.c) verdikçe veriyor.”
Koltuğa yerleştik diyerekten yan gelip yatanlarla fırsatlardan istifade etmek isteyen kötü niyetlilerin dikkatini çekerim... Akıllarını başlarına alsınlar, bu iktidar öyle kolay kazanılmadı...