Ersoy Dede

Ersoy Dede

TBMM’de başörtüsü ve poşu

TBMM’de başörtüsü ve poşu

Yazarın fikri malum. Başörtüsü okullarda, kamu işyerlerinde, TBMM’de her yerde özgür olsun. Bunun aksini savunduğum gün, (Rutkay Aziz’in tabiriyle döneklik yaptığım gün) bu yazılarımı alın çarpın yüzüme.
Hatta yine bu sütunda ifade ettim, madem millet iradesinin en yüce tecelligahıdır TBMM, her yerden önce orada özgür olsun başörtüsü. TBMM’de özgür olmazsa, ne okulda özgür olur, ne kamu dairesinde. Hep Meclis’in toplumun aynası olması gerektiği savunulmaz mı? Parlamenterler, milletin vekalet verdiği kişiler değil mi? Dolayısıyla temsil ettikleri ya da hizmete gönüllü oldukları toplumun bir küçük modeli olmak zorunda değil mi? En kaba hesapla, kadınlarımızın yüzde kaçı başörtülü ise TBMM’deki kadınlarımızın da yüzde o kadarının başörtülü olması normal olacaktır. Peki ama bu nasıl olacak?
BDP’NİN SIRRI
CHP milletvekili Şafak Pavey’in protez bacağı nedeniyle kadınların TBMM’de pantolon giymesine olanak sağlayan bir içtüzük değişikliği geçmişti komisyondan biliyorsunuz. Önce o meseleyi bir açıklığa kavuşturalım. Kimse hukuksuzluğu savunuyor değil. Ancak gerçekten bacağının protez olduğu herkesçe (başta idare amirleri olmak üzere) tüm milletvekillerince bilinen Şafak Pavey, ilk gün şov yaparcasına etek giyip gelmeseydi olur muydu? Pek âlâ olurdu. Kimse; “pantolon giymek yasak, çıkarın pantolonunuzu” demezdi. “Ben derdim arkadaş” diyen varsa, çıksın söylesin.. Ama o bunu tercih etmedi. Tartışmanın kendi üzerinden yapılmasına karar verdi ve ısrarla bunu uygulamaya devam etti. Bugün; “Ben bu meselenin tarafı değilim, sadece adım bu tekliflerde geçiyor” diyorsa da, onun basına verdiği protez bacaklı pozun, bu kavgada büyük rol oynadığını görmek lazım. Onu geçiyoruz. O zaten hal yoluna girmiş bir meseleyken, BDP’li Sırrı Süreyya Önder, “Elimiz değmişken, kravat mecburiyeti ve başörtüsü yasağı meselesini de halledelim” dedi.. İşte orada film koptu. İlk paragrafta “TBMM’de başörtüsü” konusundaki fikirlerimi haybeye yazmadım. Ve o fikirlerin de arkasındayım. Bu bir yorum... Bir de tespit yapalım o vakit. TBMM’de çalışma prensiplerini düzenleyen içtüzükte başörtüsü yasağı ile ilgili geçen ifade hangisi? Hangi ifade ile yasaklanmış başörtüsü? Bulamadınız mı?. “... İÇTÜZÜK, MADDE 56: Genel Kurul salonunda yer alan milletvekilleri, bakanlar, Türkiye Büyük Millet Meclisi Teşkilatı memurları ve diğer kamu personeli ceket giymek ve kravat takmak zorundadırlar. Bayanlar tayyör giyerler...” Kıyafet şartlarını düzenleyen hüküm bu. Ben okuduğumda herhangi bir kısıtlayıcı ifadeye rastlayamadım. Sözün özü şu; başörtüsü kağıtlarda değil beyinlerde yasaktı bugüne kadar. Keşke 12 Haziran’da bir başörtülü vekilimiz seçilseydi de nasıl anasının ak sütü kadar helal olan milletvekilliğini yapacağını hep birlikte görseydik.
TBMM’DE POŞU
Bu arada halen herhangi bir başörtülü milletvekili olmadığından dolayı, başörtüsü nedeniyle girip çalışamamaktan şikayetçi biri olmadığından dolayı, bu konuda çalışma yapma gayreti anlamsız. Ama örneğin Poşu ile TBMM’ye girmek isteyenler var mı, bilemiyorum. Eğer öyleyse mesela, BDP’nin teklifi, Habur’dan gelenlerin giydiğine benzer kıyafetlerin TBMM’de önünü açar mı? Bunu da değerlendirmek lazım. Kalın sağlıcakla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ersoy Dede Arşivi