İŞTE ŞİMDİ AYAKLAR BAŞ BAŞLAR AYAK OLDU!

İŞTE ŞİMDİ AYAKLAR BAŞ BAŞLAR AYAK OLDU!

Türkiye’de haktan, hukuktan bahsedeceksiniz…
çağdaşlıktan ve demokrasiden bahsedeceksiniz…
Din ve vicdan özgürlüğünden bahsedeceksiniz…
İnsan haklarından bahsedeceksiniz…
öğrenim ve öğretim hakkından bahsedeceksiniz…
Kanun önünde herkes eşittir,birinci sınıf vatandaştır diyeceksiniz…
Millet iradesi esastır diyeceksiniz…

Sonra dönüp;
Benim verdiğim kadar hak ve hukuk diyeceksiniz…
Din ve vicdan hürriyetini benim istediğim şekilde yaşayacaksınız diyeceksiniz…

İnsan haklarını kafanıza göre yorumlayacaksınız…
Kanunları tersinden okuyacaksınız…

Benim evime temizlik yapmaya gelebilirsin…
Her türlü pisliğimi temizleyebilirsin diyeceksiniz ama
Okulun kapısından içeri giremezsiniz diyeceksiniz…

Bu ne biçim adalet?
Ne biçim hukuk?
Bu ne biçim millet iradesine saygı?

Bu karar hangi vicdanı rahatlattı?
Bir avuç azınlığı mı?
Yoksa mutsuz çoğunluğu mu?

Bu karar sadece başörtülüleri ilgilendiren bir karar değildir.
Bu karar milyonlarca vatandaşı ve Türkiye’nin geleceğini ilgilendiren uzun vadeli düşünülmüş bir karardır.

Bu karar Türkiye’nin ağır aksak giden demokrasisine vurulan bir darbedir.
Bundan sonra askeri darbelerin yerine yargı darbesinin söz sahibi olduğu yeni bir darbenin provasıdır.

Artık millet ne derse desin, kimi iktidara getirirse getirsin “bizim dediğimiz olur” döneminin başladığı yeni bir darbenin ayak sesleridir.

Bunun böyle olmasının da sebebi bir sonraki seçimi düşünmekten başka bir şey düşünmeyen siyasi iktidarların koltuk sevdasıdır.

Yargı reformu nerede?
Seçim kanunu nerede?
Siyasi partiler kanunu nerede?
Topyekün demokratikleşme reformu nerede?

Bunun bir diğer sebebi de;

Aman gerginlik olmasın…
Kimse bize kızmasın…
Herkese hoş görünelim…
Kurumlar arası hoşgörü, diyalog ve uzlaşma olsun…
Mantığının halen devam etmesidir.

Bu kararı alanlar dillerinden düşürmedikleri halkı mı düşünmüştür?
Yaşanacak ekonomik krizlerle halkın biraz daha yoksullaşmasını mı düşünmüştür?
Türkiye’nin yerle bir olan itibarını mı düşünmüştür?

Hayır!
Hiç birini!...

Düşündükleri tek şey;
Bu ülke helalzedelerin eline geçmesin!
Bu ülkeye hep haramzadeler hakim olsun!

Bu vesile ile yapılması gereken;
milletin iradesini temsil eden vekillerin aslına yani sine-i millete dönmesidir.

Yeni bir millet iradesi tecelli edene kadar!

GüNüN SöZü

Haklıların mahkum edildiği bir ülkede, bütün doğruların yeri cezaevidir.
THOREAU


Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi