Kavurga ve harman ilişkisine dair
Mars, dünyaya şu günler itibariyle 55 milyon km. uzaklıkta. Bir başka ifade ile teleskopla Mars'a bakan bir gözlemci, onun üç dakika önceki halini görebiliyor.
Amerikalılar bir süre önce bilmem kaç milyon dolar ve emek sarfıyla Mars'a bir mini laboratuvar indirdiler. Bizim hackerlar ise uzay laboratuvarına dair bilgiler veren resmî sitenin şifresini kırıp açılış sayfasına Türk Bayrağı koymuşlar.
Göğsüm kabardı. Tüylerim "tiken tiken" oldu; bi gururlandım, bi gururlandım!..
*
Anayasa Mahkemesi kararının açıklandığı dakikalarda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan neredeydi?
Hülya Avşar'a mülakat vermekle meşguldü.
Ay'a ilk adımı atan astronot Neil Armstrong ne demişti: "İnsan için küçük, insanlık için büyük bir adım."
*
Portekiz karşısında kötü futbol oynayan Milli Takım'ın, 550 milletvekiline bedel patronu, "İmparator" lakaplı teknik direktör, maç sonrasında şöyle dedi:
"İlk yarı iyi mücadele ettik ve yan toplar dışında Portekiz'e pozisyon vermedik. İkinci yarı orta sahada oyunu dengeledik. Topu kanatlara taşıyor, ikili sıkıştırmalarla rakibi durduruyorduk. Tam bu sırada top ayağımızdayken, aramızda paslaşırken golü yedik. Göbekten çok basit, çok kötü bir gol oldu... Böyle turnuvalarda bunları affetmiyorlar."
Maçtan sonra hiçbir gazeteci, "imparator"a, Tuncay'a 90 dakika nasıl tahammül edebildiğini sormadı.
*
Kendini yakın zamanlara kadar liberal tanıtan bir yazar, dünkü yazısını şu soruyla bağlayarak herhangi bir cevabın, sualin kalitesini aşmaya muvaffak olamayacağı mevzuunda nefis bir örnek sundu:
"TBMM'de muazzam çoğunluk Anayasa'nın 24. maddesinin son paragrafını kaldırarak bir değişiklik yapsa ve bu karar mahkemeye taşınsa, mahkeme bu karara sadece şekil açısından mı bakmalıdır, yoksa esasa da girmeli midir?"
*
Hürriyet'in 5 Haziran tarihli web nüshasında, "Arka sayfa güzeli için CHP'li vekilden önerge" başlığıyla yayınlanan ilginç ve güzel bir haber vardı. Haberde CHP Adana milletvekili Gaye Erbatur ve arkadaşları tarafından TBMM Başkanlığı'na sunulan önergede "Medyadaki cinsiyetçi anlayışın araştırılması ve medyanın kadını 'arka sayfa güzeli' ya da gündüz kuşağında 'ağlayan aldatılmış, çaresiz kadın' olarak görme anlayışından uzaklaştırılması için Meclis araştırması açılması" istenmişti. Bu haber metninin devamında bazı Avrupalı kadın parlamenterlerin "Kadının cinsî obje olarak kullanılmasına yasak getiren taleplerinin nasıl tepkiyle karşılandığına dair "haber içine yedirilmiş yorum" bulunmaktaydı. Aynı haberin altındaki ilk okuyucu yorumu çok ilginçti: "Konu doğru ama marjinal bir konu, şeriat gelirse zaten kadının yeri filan anılarda hatırlanır." Daha ilginci ise ilk üçü hariç haberle ilgili diğer okuyucu yorumlarının müteakip sayfalardan silinmiş olmasıydı.
Gaye Erbatur ve arkadaşlarını duyarlı tutumları ve anlamlı önergeleri için samimiyetle tebrik ederim. Hürriyet'e gelince...
Merak ettim, Kelkit ve havalisinde "önüm kavurga kavuruyor, arkam harman savuruyor" deyişi bilinir mi?