AK Parti Diyarbakır İl Başkanı Av. Halit Advan ile beraberindeki heyet hafta sonunda misafirimizdi...

Malûm; orada hakimiyet PKK’lı pardon BDP’li yerel yönetimlerde... Diyarbakır’a gidenler anında fark ediyor; İl’imiz yerel hizmetler bakımından büyük sıkıntılar içinde; tıpkı CHP zihniyetinin İstanbul’a hakim olduğu günlerdeki gibi; çöp, kanalizasyon, sağlıklı su... Problem dizboyu... Paralar, “dağlık” kesimlere akınca böyle oluyor!..

•

Yönetimi BDP’nin elinden alabilecek, kaynakların “dağ”a değil de “halk”a gitmesini sağlayabilecek tek güç, AK Parti.

Önümüzdeki yerel seçimlerde Diyarbakır’ı “dağ”dan kurtarmayı hedefleyen AK Partililer, geçen hafta sonu Ankara’da çok önemli bir toplantı gerçekleştirdi.

Diyarbakır’dan gelenlere baktım:

İl Başkanı Halit Advan dışında...

Milletvekili Cuma İçten, İl Başkan Yardımcıları Aziz Odabaşı ve M. Nesim Sevinç, Çermik Belediye Başkanı Mehmet Akdağ, Çüngüş Belediye Başkanı Mehmet Geçitli, Anbar Belediye Başkanı Fehmi Kardeşoğlu, Karacadağ Belediye Başkanı Ahmet Karacadağ, Bayrambaşı Belediye Başkanı Mehmet Han Sansarkan, Yukarışeyhler Belediye Başkanı Emin Çelik, Yukarısalat Belediye Başkanı Ferit Başak, Yukarısalat Belde Başkanı Mehmet Şah Çetin, Kaygusuz Belde Başkanı Naci Şişe, Gürbüz Belde Başkanı İsmail Hakkı Çiçek ve Ağaçlı Belde Başkanı Sabahattin Zengin...

Ak Parti Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Tanrıverdi’nin ev sahipliğinde düzenlenen “Diyarbakır- Strateji” toplantısında, “Diyarbakır’ın Kurtuluşu” için yapılması gerekenler masaya yatırıldı...

Diyarbakır’da AK Parti hayli zayıf durumda; İl Başkanı Halit Advan’ın büyük gayretleri sonucunda “bu tarafa” geçenler dahil, sadece 2 ilçe 4 beldeye sahipler.

Bu durumu değiştirmek için, AK Parti’nin elindeki belediyelerin iyi çalışması ve bununla birlikte, özellikle gençleri “dağ yolundan” kurtaracak adımların atılması şart!..

Sayın Halit Advan anlattı; öyle bir durum var ki orada... PKK’lı gençler, yer yer “kimlik kontrolü” bile yapıyor!..

Bir de onun anlatmadığı; PKK bazı işadamlarına “vergi makbuzu” (!) gönderiyor!..

Devlet içinde devlet!

Ve şunu da kabul etmek gerek; bizim devlet adına sergilenen uygulamalar, “örgüt istismarına” alabildiğine müsait bir zemin oluşturmuş...

Diyarbakırlı olup da, 40-50 yaşına geldiği halde “işkenceden” geçmemiş adam yok!..

Ergenekon-PKK hattında çalışan sütü bozuk birtakım devlet görevlilerinin etkisi şimdilerde iyiden iyiye azalmış durumda.

Ergenekon’un bir kolu olan PKK terör örgütü, bu durumdan hayli rahatsız.

Sokaklardaki kimlik kontrolleri de, vatandaşa, “Bittiğimizi sanıp da yanlış (!) yerlere gitmeyin” mesajı!..

Bu mesajı “korku” belasına alanlar ve bir de hâlâ PKK terör örgütünün ağına düşmeye namzet gençler, çocuklar...

AK Parti bugünlerde, bu gençleri, çocukları kurtarmanın yollarını arıyor.

“Irkçılık ancak çatışmaya yol açar, bugüne kadar bunu gördük!” diyen İl Başkanı Sayın Halit Advan, bir projeyle gelmiş Ankara’ya.

Gençler, Kur’an Kurslarına çekilecek...

Bunun için de, Kur’an Kursları’nın gençler için cazip hale gelmesini sağlayacak birtakım etkinlikler gerçekleştirilecek...

Mesela; Kur’an Kursu’na giden öğrenci, aynı zamanda dilimizi yani Arapça’yı ve dünyada en fazla geçerliliğe sahip olan İngilizce’yi öğrenme imkanı bulacak...

Aynı zamanda, bilgisayar eğitimi alacak; yazılımcı, web tasarımcısı, grafiker olabilecek...

Maksat gençleri, çocukları dağ yolundan kurtarmak!..

Bu arada, siz de bu projelerin başarıya ulaşması için hükümetin atması (veya atmaması) gereken adımlara dikkat çekmiş olalım:

Sakın ha; zorunlu eğitimi 13 yıla filan çıkarmayın!..

Şu kesintisiz eğitim modeline mutlaka son verin!..

Meslek eğitimini cazip hale getirin, hazır bedelli askerlik uygulamasını gerçekleştiriyorsunuz, Meslek Yüksek Okulu mezunlarına da hak tanıyın...

Bu adamlar, yedek subay olsalar da maaş alsalar olmaz mı?..

Ya da kısa dönem askerlik yapsalar!..

Emeklilikte Yaşa Takılanlar var... Bunlar, primlerini ödedikleri, yıllarını tamamladıkları halde, saçma sapan bir “yaş” uygulamasından dolayı emekli olamıyorlar... Bunlara, işe başvurduklarında “yaşlısın”, emekliliğe başvurduklarında ise “gençsin” deniyor...

Bu zırva uygulamanın Diyarbakır taraflarında da pek çok mağduru var...

Anne, baba, dede, nine mağdursa; torun, evlat da mağdur oluyor!..

Emeklilikte Yaşa Takılanlar diye ünlenen milyonları kurtarın!..

Diyarbakır’ın problemi Diyarbakır’da bitmez!..