Davullar BOP BOP BOP diye Çalsın
1. Afganistan'daki Taliban Şeriat rejimi yıkıldı, yerine demokrasi getirildi. Milyonlarca Afgan öldü, yaralandı, ülke harabeye döndü, en az iki milyon insan açlıkla pençeleşiyor. Afganistan işgal altında. Siviller öldürülüyor. Yaşasın demokrasi, yaşasın çağdaşlık,yaşasın laiklik, yaşasın insan hakları, yaşasın kadın özgürlüğü!..
2. Irak'taki Sünnî rejim yıkıldı, ülke parçalandı, kuzeyinde ikinci bir İsrail kurulması hazırlıkları yapılıyor, Sünnîler eziliyor, zulüm ve kokuşma var. Ülke işgal altında. Bütün dengeler tepetaklak. Yaşasın demokrasi ve laiklik... Nakarat...
3. Sudan'ın parçalanması çalışmaları hızla ilerliyor. Güney Sudan ayrı bir devlet oldu. Sudan'daki İslamî rejim uluslararası abluka altında. Sudan daha da parçalanacak. Yaşasın demokrasi ve laiklik... Nakarat...
4. Somali'de Şeriat Mahkemeleri rejimi ülkeye huzur getirmişti. Bu rejim yıkıldı. Somali berbat oldu, Somali mahv oldu. On milyon Somalili aç ve perişan. Yaşasın Batı demokrasisi, yaşasın çağdaşlık...
5. Mısır'ın modern Firavunu devrildi. ABD, AB, Siyonizm, İsrail, global Kapitalizm ve Liberalizm Mısır'da İslamî bir rejim kurulmasını istemiyor. Mısır'ı bölmek, Mısır'a iç savaş çıkartmak için planlar var. Memlûk ordusu iktidarı sivillere teslim etmiyor.
6. Libya diktatörü devrildi. Şimdi en büyük tehlike o İslam ülkesinde İslamî bir rejim kurulmasıdır. Demokrat ve çağdaş batı böyle bir şeyi kesinlikle istemiyor.
7. Tunus diktatörü, akıllılık edip vaktinde kaçtı, şimdi Batı dünyası için en kötü senaryo bu ülkede İslamî bir rejim kurulmasıdır. Bunun mutlaka önlenmesi gerekir.
8. Türkiye'nin parçalanması, bölünmesi çalışmaları hızla ve başarılı bir şekilde ilerliyor.
9. Suriye'deki Nuseyrî diktatörlüğü çatırdıyor. Onun yerine Sünnî-İslamî bir rejim kurulması Batı ve İsrail için büyük felaket olur. Suriye'de mutlaka iç savaş çıkartılması gerekmektedir.
Geleneksel Ehl-i Sünnet ve Cemaat Müslümanlığı ABD, AB, Siyonizm, İsrail, Haçlı dünyası için en büyük tehdit ve tehlikedir.
Münzel Sünnî Müslümanlık yerine sulandırılmış, light/ılımlı hale getirilmiş, cihadsız, fıkıhsız, Şeriatsız yeni bir İslam türetilmelidir.
İslam dünyası balkanlaştırılmalı ve protestanlaştırılmalıdır.
Büyük İslam ülkeleri parçalanmalı, yerlerine daha küçük devletler kurulmalı, bu devletler birbirleriyle rekabet ve mücadele etmelidir.
Sünnîler ile Şiîler arasındaki tartışmalar ve çatışmalar teşvik edilmelidir.
Türkiye'deki bağımlı Diyanet Sünnî bir kurum olmaktan çıkartılıp sözde mezhepler üstü hale getirilmelidir.
Müslüman halk ve gençlik arasındaki dinî tartışmalar körüklenmeli, din konusunda kaos ve anarşi meydana getirilmelidir.
İslam'ın tek hak ibrahimî din olduğu akidesi yıkılmalı, onun yerine üç hak ibrahimî din vardır, bunların bağlıları Cennetliktir inancı getirilmelidir.
Müslüman halk hızla sekülerleştirilmelidir.
İslam Ümmeti birbirinden kopuk, aralarında hiçbir bağ bulunmayan, başkanları senede bir kere bile bir araya gelmeyen büyük, orta, küçük bağımsız sürü sepet cemaatlere ayrılmalıdır.
Müslümanlar tek bir Ümmet olmaktan çıkartılıp çeşitli sürüler haline dönüştürülmelidir.
Müslüman toplumlarda din sömürüsü, mukaddesat ticareti, ahlaksızlık körüklenmelidir.
Davullar BOP BOP BOP diye kulakları sağır edici ve cehennemî bir şekilde çalınmalıdır.
İslamcılar, bozuk küfür rejimlerinin haram rantlarıyla zengin edilmelidir.
Vs... vs... vs...
* (İkinci yazı)
Asıl Kültür ve İslam Mektepleri
CEBİR, geometri, fizik, kimya ve diğer fen konuları ve branşları asıl kültür değildir.
Asıl kültür şunlardır:
Zengin ve yazılı ana dilinin edebiyatını yeteri kadar bilmek. Türkiyeli ise Fuzulî Divanını Osmanlıca metninden okuyup, şerh edebilecek lisan ve edebiyat bilgisine sahip olmak.
Zamanımızın lingua franca'sı olan İngilizceyi, kültür ve düşünce kitaplarını okuyabilip anlayacak kadar bilmek. (Otel resepsiyon memuru veya turistik garson seviyesindeki İngilizce yeterli olmaz.)
Müslüman ise Arapça bilmek. (Osmanlı idadî ve sultanîlerinde (liselerinde) Arapça mecburî dersti.)
Doğru dürüst adam gibi tarih bilmek. Resmî ideoloji masal ve martavallarını bilmek, tarih bilmek değildir.
Felsefe grubu derslerini esaslı şekilde okumuş olmak. Psikoloji, mantık, ahlak, metafizik, estetik.
Sanat tarihi ve sanat kültürü okumuş olmak.
Beşerî, ticarî, iktisadî coğrafya kültürüne sahip olmak.
Gerçekten kültürlü bir kimse binlerce referansa sahiptir. Leb denilince leblebiyi hemen anlar.
"Bed-asla..." denilince hemen Ziya Paşa'nın:
Bed-asla necabet mi verir hiç üniforma
Zerduz palan ursan eşek yine eşektir
beytini hatırlar.
Veni denilince Sezar'ın Senato'daki üç kelimelik "Veni vidi vici" hitabesini hatırlar.
Türkiyeli bir okumuşun hafızasında böyle beş on bin referans olmalıdır. Edebî, tarihî, felsefî...
Şâfiî ile Şiî kelimeleri arasındaki farkı bilmeyen kişi, üniversite mezunu da olsa okumuş cahildir.
Muhafazakâr Müslüman geçiniyor ve hâfızasında Divan edebiyatından hikemî beyitler ve mısralar yok. Vah vah.
Sultan Abdülaziz denilince nankör ve hain Serasker Hüseyin Avni Paşa'yı derhal hatırlamak gerekir.
Hukukçu olmasına lüzum yok, veteriner de olsa, bir Müslümanın Mecelle-i Ahkâm-ı Adlyiye'nin Kavaid-i Külliye bölümünü okumuş ve oradaki bazı maddeleri ezberlemiş olması gerekir.
Mantık bilmeyen kimse iyi siyasetçi, iyi hukukçu, iyi mühendis olamaz.
Yukarıda anlattığım şeyler nerede öğrenilir?
Liselerde. Bu ülkenin liseleri genç nesillere bu sosyal, felsefî, edebî kültürü veremiyorsa onlar gerçek liseler değildir.
Bu memlekette yaşayan vasıflı ve geniş ufuklu Müslümanların tezelden İslam mektepleri açarak kültürlü gençler yetiştirmeleri gerekir.
Yurt içinde açamazlarsa başka bir ülkede açsınlar.
Kolay değil...
Elbette kolay değil ama vasıflı ve şuurlu Müslüman zorluklardan yılmaz.
(Kültürlü Müslümandan bahs ederken sakın kendimi kültürlü sandığımı zannetmeyin. Geniş ve derin kültürü olmayan bir kimsenin, ülkesinde gerçekten kültürlü insanlar yetişmesini istemesi garip karşılanmamalıdır.)