Lanetliler
Tarihin ne zaman muzipçe göz kırpacağını kimse kestiremez. İşte dün tarihin bu tür hınzırlıklarından birine daha tanık olduk.
30 yıldır Philadelphie cezaevinin ölüm koridorunda bekletilen Mumia Ebu Cemal'in infazından vazgeçildi. 9 Aralık 1981'de Daniel Faulkner adlı bir beyaz polisi öldürmekle suçlanan Ebu Cemal, ABD'nin en ünlü mahkûmlarından biri. Ve "Kara Panterler" örgütü üyesi.
Philadelphie Savcısı Seth Williams'ın Ebu Cemal'in son nefesine kadar cezaevinde kalması kararı, "Kara Panterler"in ideolojik babasının ölümünün 50'nci yıldönümüne denk geldi.
***
20 Temmuz 1925'te Martinik adasında doğdu. Melez bir ailenin kara derili çocuğu olarak. 1943'te Nazi Almanyası'na karşı direniş savaşını yürüten General Charles de Gaulle'ün ordusuna katıldı. Kendi ifadesiyle, "Atalarını zincire vuranların torunlarını kurtarmak için" gönüllü oldu. Ve ırkçılığın, ayrımcılığın görünmez duvarlarına ilk kez orduda kafasını çarptı. Annesine gönderdiği mektupta duygularını şöyle anlattı: "Yanılmışım. Atalarımın sahiplerinin çıkarlarını savunmak bana mı düşmüş..."
Savaştan sonra tıp öğrenimi gördü ve psikiyatr olarak diploma aldı. Önce bir süre Lyon'da başta Cezayirliler olmak üzere Afrikalılar'ın psikolojik sorunlarıyla ilgilendi. Hastalarının hepsi de nedenini bilmedikleri bir rahatsızlıktan söz ediyorlardı. Bu rahatsızlığa teşhis koydu: "Kuzey Afrika sendromu". Yani, "Köklerinden koparılma hastalığı".
Memleketi Martinik'te çalışmak istedi; kadro yoktu. Fransa'da çalışamazdı, teni koyuydu. Sonunda onu Cezayir'e gönderdiler.
Orada akıl hastalarının tedavi edilmediğini, zincire vurulduğunu gördü dehşetle.
Çünkü, "Palavracı, yalancı, hırsız ve berduş olan Kuzey Afrikalı Müslüman, öldürme içgüdüleriyle hareket eden histerik bir geri zekâlı olarak tanımlanabilir. Beyni son derece küçük olan bu insan gelişmemiştir, hayatına gelişme zincirinin daha alt halkalarında yer alan canlılar gibi, ara beyin yön vermektedir." (20'nci yüzyılın ilk yarısında Fransızlar'ın Cezayirliler'e bakış açılarını yansıtan, Antoine Porot ve Jean Sutter'in "Kuzey Afrika yerli halklarının ilkelliği" başlıklı "Bilimsel" araştırması!)
***
Beyaz adamın, Fransızlar'ın, genelde Afrikalılar'a, özelde Cezayirliler'e bu yaklaşımına isyan etti. İki kitap yazdı: "Kara Deri, Ak Maskeler" ve "Yeryüzünün Lanetlileri". İşte o kitaplarından birkaç alıntı:
"Bir yerlinin ilk öğrendiği şey, yerinde kalmak, sınırları geçmemektir. Onun için yerli rüyalarında hiper aktiftir; yüzer, koşar, tırmanır, kahkahalarla güler, bir zıplayışta ırmağın öte kıyısına geçer. Yerli ancak gece 21 ile sabah 06 arasında özgürdür. Yani uykusunda, rüyasında..."
"Batı değerlerinden söz edilince köleleştirilmişin adaleleri kasılır. Köleleştirilmiş ne zaman Batı kültürü üstüne bir konuşma duysa orağını çıkarır ya da orağının elinin altında durduğundan emin olmak ister. Beyaz değerlerin üstünlüğü öylesine zorla dayatılmıştır ki, köleleştirilmiş için bu değerler şiddetin eş anlamlısı haline gelmiştir."
"Avrupa halkları hayasızca bir zenginliğin keyfini çıkarıyorlar. Oysa Avrupa'nın zenginliği, sözcüğün tam anlamıyla utanç verici, çünkü kölelerin sırtından kazanıldı, kölelerin kanıyla beslendi, kölelerin topraklarından ve toprak altlarından çalındı. Bunu hiçbir zaman unutmayacağız."
"Kolonyalizm ve emperyalizm, bayraklarıyla, ordularıyla, polisleriyle topraklarımızdan çekip gittiklerinde hesap kesilmiş olmuyor. Bu kapitalistler az gelişmiş ülkelerde yüzyıllar boyunca savaş suçluları gibi davrandılar. Kapitalizmin altın, elmas rezervlerini artırmak, zenginlik kaynaklarını ele geçirmek ve böylece güç sahibi olmak için yöntemleri sadece kölecilik, sürgün, katliam, zorla çalıştırma oldu..."
***
Bu alıntıların sahibi Frantz Fanon'du. Sonunda "Saf değiştirdi", Cezayir'in bağımsızlığı için savaşan Ulusal Kurtuluş Cephesi'ne katıldı.
6 Aralık 1961'de kan kanserinden öldü. Sadece 36 yaşındaydı.
Özellikle, "Yeryüzünün Lanetlileri"nde geliştirdiği düşünce, "Üçüncü Dünyacılık" felsefesinin temelini oluşturdu.
30 yıl boyunca ölüm koridorunda infazını bekleyen Mumia Ebu Cemal'in üyesi olduğu "Kara Panterler" hareketi de işte Frantz Fanon'un öğretilerini benimsemişti.
Fanon öleli yarım yüzyıl oldu ama bugün de "Dünyayı değiştiren adamlar" listesinin tepelerindeki yerini koruyor...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.