Esadın zor günleri
Suriyede Beşar Esad kaçtı kaçacak. Ailesini kurtarmak için İngiliz eşini ve çocukları ile kaçırma teşebbüsünün akıym kaldığı haberi yaygınlaştı. Diğer bir iddia, Esadın bu derece anlamsız mukavemetinin sebebinin annesi ile ablasının sert etkisi olduğudur. Yani Baba Esadın (Ar. Hafîzul-Esed) eşi ile kızının...
Şimdi Beşar Esadın babasının Hamada 40.000 Sünnî Suriyeliyi tank ve topla öldürüp yok ettiği gibi ikinci bir soykırım yapacağı endişesi başladı. Suriyede muhalefet, Şam ve Haleb şehirlerine yayılmış durumda. Esadın âkıbetinin Kaddafi gibi olacağı söyleniyor.
Esadın eninde sonunda gideceği âşikâr. Esadın düşmesi Arap âlemini rahatlatacak, hattâ sevindirecektir. Arkasından vah vah diyecek Arap devleti bırakmadı. Ama İran, dehşetli prestij kaybedecektir.
İranın Doğu Akdenizi kaybı demektir. Hamasla Hizbullahla ilişkisi çok zora düşecektir. Bu da Filistin davasında demokrasilerin ağır basacağı anlamındadır. Ama Filistin devletinin kurulmasını kolaylaştırır.
Şii örgütlerinin hepsinin İranla ilişkileri kesmesi mümkün değil. Ancak İranla bir Filistin barışı imkânsızdır.
Her hâl-ü kârda Suriyede Baas rejiminin son günleridir. Amerika-Rusya dehşet dengesi yıllarının şartlarına göre düzenlenmiş bir rejimdi. Şimdi dünya şartları temelden değişti. Suriyenin mukavemeti, çağımızın çok gerilerinde kaldı. Suriye, demokrasiye ehil bir Arap toplumudur. Gerçi Fransanın Suriyede demokrasiyi düzenlemek hevesi vardır. Fakat bu engel de aşılır. Hür ve müreffeh bir Suriyenin oluşması pek de zor olmaz.
Diktatörlük kötüdür. 21. yüzyılda hükmü kalmamıştır. Hele aile diktatörlüğü, iktidarın babadan oğula geçmesi, dehşet verici olmuştur. Tabiatiyle katı bir rejimle gerçekleştiği için, daima insan hakları ortalamasının altında kalmıştır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.