AK Partinin etrafında böyle adamlar var!..
Malûm...
Hem Sayın Abdullah Gül, hem de Sayın Recep Tayyip Erdoğanın basın danışmanlığını yapmış olan Ahmet Takan, geçtiğimiz günlerde Ergenekon destekçisi gazetede, anılarından küçük bir pasajı kaleme aldı.
Ayrıntısına gerek yok; Başbakanlık tarafından İftira olarak nitelenen bir iddia!..
Ahmet Takan; AK Partili Başbakanlara çok yakın olduğu dönemlerde şahit olduklarını hatta şahit olmadıklarını yazmaya başladı demektir!..
Bir de şu:
AK Parti önde gelenleri, bir gün haklarında iftira atıyor açıklamasını yapabilecekleri adamları en kritik noktalarda çalıştırabiliyor demektir!..
*
Bu konuda bir şeyler yazmayı en fazla hakkeden, bu kardeşinizdir.
Niçin mi?..
Şunun için:
Bu kardeşiniz, Ahmet Takan ve Onun gibiler hakkındaki uyarılarını, hem de sağda solda dedikodu yaparak değil, bizzat sütununda yazarak dile getirmiştir.
Birçok meslektaşımız, Başbakanın en yakınındaki adamla karşı karşıya gelmemek için bildiklerini ifadeden çekinirken, bu kardeşiniz zararı göze alarak yazmıştır!..
Ve hatta bundan dolayı zarar da görmüştür!...
Ve dahası...
Sayın Abdullah Gül, çok net hatırlayacaktır:
Son derece meşru olmakla birlikte mahremiyet taşıyan bir husustaki görüşmemiz sırasında...
Olanca nezaketimle, konuyu Ahmet Takanın önünde konuşmayı sakıncalı bulduğumu belirtmiştim de... Kendileri, Ahmet Takana güven duyduklarını ifade etmişlerdi!..
Bu Ahmet Takan, Sayın Recep Tayyip Erdoğanın da basın danışmanlığını yürüttü bir süre...
Sonra...
Neden sonra, sakıncalı bulundu da...
Uzaklaştırıldı!...
Ahmet Takan uzaklaştırıldıktan sonra, kimle çalıştı dersiniz?..
Anasol-Meee hükümetinin o meşhur MHPli Bakanı ve de kadim dostu Koray Aydınla!..
Sonrası mı?...
İşte, Başbakanlığın, iftira olarak nitelendirdiği üretimlere başladı...
Zannımca devamını da getirir!..
¥
Ahmet Takanın tercihi kendisine; ben olsaydım ve hiç hazzetmediğim kişilerle birlikte çalışmak gibi bir durumda kalsaydım...
Bırakın olmayanları yazmayı;
Birlikte çalıştıklarımın açıklanmasından rahatsızlık duyacağı birtakım olaylara şahit olsaydım bile, kimseyle paylaşmazdım...
Öyle, bir yerde çalış, sonra ayrıl ve aleyhlerinde bir şeyler çiziktir...
Benim delikanlılık anlayışıma uymaz.
Bir kişiyle oturup kahve içtim mi, o kişinin sırrı benle birlikte mezara gider...
O kişinin, benim dünya görüşümde olup olmaması fark etmez!..
¥
Ne yapalım, Ahmet Takanın tarzı da bu!..
¥
Esas mesele, Ahmet Takan değil burada...
Mesele, Adam seçiminde!..
Ahmet Takan, kimseye zorla basın danışmanı olmadı...
Teklif geldi, o da oldu!...
Dolayısıyla o dönem için onu eleştirmek saçma olur!
¥
Önemli olan, hatalardan ders çıkartmak!..
Bazı yazılarımda ifade ettiğim üzere, AK Parti döneminde çok önemli görevlere getirilenler arasında, maalesef Sayın Erdoğan ve dava arkadaşları hakkında son derece ağır ifadeler kullanmış olanlar da var...
Bunlara zaman zaman işaret ediyoruz...
Kaynağı çok farklı olan bu adamların, ellerine geçen ilk fırsatta karşı tarafa çalışacaklarından da adımız gibi eminiz...
Ankarayı az çok bilenler, kimleri işaret ettiğimi tahmin ederler...
Başbakanlıkta ve Bakanlıklarda bu türden unvan sahibi adamlar var ve biliyoruz ki bunlar, hali hazırda Meclis içi muhalefet partileri ile işbirliği yapmaktalar!..
Bunların bir bölümünü ilişkileriyle birlikte biliyoruz ve zaman zaman da yazıyoruz!..
¥
Aman dikkat!..
Recep Tayyip Erdoğan, Türkiyeyi sırtlamış ileriye taşıyor...
AK Parti hükümeti, bazı hataları olsa da, genel manasıyla işi iyi götürüyor...
Bu da...
Türkiyenin kalkınmasından rahatsızlık duyan çevrelerin, değişik taktiklerle sızma, sızdırma faaliyetlerinin yoğunlaşmasına sebep oluyor...
Sayın Erdoğanın kanser olduğunu zannedince diş ve tırnaklarını şöyle bir gösterdiler dikkatinizden kaçmadıysa...
Gösterdiler ve Kahretsin, kanser değilmiş!.. diyerek geri çektiler!..