Muhalefet demirbaş, AK Parti emirbaş!
Öncelikle sayın Başbakana acil şifalar dilerim, hastalığı hepimizi üzdü, inşallah en kısa zamanda sağlığına kavuşur...
Buradan konumuza geçelim...
Şu dindar gençlik meselesi.
Bana göre bir yoklama çekmek, gidişatı görebilmek, muhalefeti tartmak...
Öyle olduğuna eminim.
Başbakan dindar gençlik diyor, özellikle MHP kurmayları düşünmeden atılıyor.
Halbuki düşünseler, siyasetin rengi hemen değişecek.
MHP iktidara sorsa, 10 yıldır neden dindar gençlik yetiştirmedin?
Sormuyor, hem bu dindarlık neyin dindarlığı?
Bu da önemli...
Bir sürü din var, hangisi?..
MHP bunları sorgulamalı, sorgulamadan abanıyor...
CHP hepten hoşaf, 80 yıldır halka yakın rotasını çizemedi.
Din dersin atılır, eğitim dersin atılır, yol dersin-yordam dersin atılır.
Sözde halkçı.
Kılıçdaroğlu, benim adım Kemal diyor ya, işte o Kemal, havasına göre söylüyor. Bir meydanda Tansu Çilleri tutuklattırıyor, bir başka meydanda yolsuzluk diyor ama hepsi fos çıkıyor... Bekliyoruz, genel kurulda ne çıkacak...
İşte bu tablodur ki, AK Parti bünyesinde barındırdığı devşirme kadrolarına rağmen 10 yıldır tek başına iktidardır. Zaten sayın Başbakan Kılıçdaroğlu ile Bahçeliyi dinlediğinde ağzı kulaklarına varıyor. İkisi de velinimet...
Beni daha çok MHP ilgilendirir.
Gördüğüm kadar ile Bahçelinin danışman ekibi yaya takımından.
AK Parti laiklik derken MHP dese ki, kardeşim ne laikliği, bu laikliği içimize sokan CHP değil mi? Demiyor, CHPnin vagonuna balıklamadan atılıyor.
Konuyu milliyetçilik açısından biraz daha deşmekte fayda var.
Milliyetçilik, Yunan medeniyetini veya batının tefessüh etmiş kültürünü savunmak demek değildir. Hem milliyetçi olacaksın, hem ithal malı laikliği savunacaksın.
Bir ipte iki cambaz oynar mı?
Eğitimin yerli olmaması sonucu, resmi ideolojiye damgasını vuran milliyetçilik anlayışının tabanı Tanzimattır. Vatan millet serdengeçtilerimiz işte bu inceliği kavrayamadıklarından öz kültürümüz yerine batıcılığın peşine düştüler.
Batı giderek bizi batırdı...
Kül rengine döndük, şeklimiz şemalimiz değişti.
Hadi CHPyi anladık, onun vazgeçemediği altı oku kutsanmış bir tapınak gibidir, ne değiştirilir, ne değiştirilmesi teklif edilebilir. Ama bizim en azından 600 yıllık şanlı geçmişimiz var, yazımız var, Osmanlıca gibi üniter bir dilimiz var.
Ne oldu bunlara?
Kimin hışmına, gazabına uğradılar?
Barışın sembolü Osmanlı...
Damarımızdaki ırkçılık kanı da Avrupadan...
Bir tarafta Avrupayı baş tacı etmek için kolları sıvayanlar var, diğer tarafta yerli kalmaya uğraşanlar. Her seçimde halk büyük bir ekseriyetle yerlinin yanında yer alıyor.
AK Parti topluma yerli bakınca kazanıyor, muhalefet yabancı bakınca kaybediyor.
O bakımdan diyorum, birileri muhalefete ya diksiyon veya akıl fikir dersi verse iyi olur. Önlerine baksalar, ülkeyi görebilseler... En azından demirbaşlıkları gider.
Değilse, tek partide, tek ayak üstünde kalacağız, belki bu hal siyasi gelişmemizi de engellemiş olacaktır. Değişemeyeceğiz, gelişemeyeceğiz...
Ha Hasan ha Hacı Hasan olacağız...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.