Kur'an'da yıl kavramı
Yıllar ne çabuk gelip geçiyor…
çocukluk günlerim gelir bazen gözümün önüne, daha dün gibi…
Sonra bir geriye dönüp bakmak isterim aradan 40 küsur yılın nasıl geçip gittiğine bir türlü akıl erdiremem…
“Hey gidi yıllar hey!” deriz hep…
İnsan ömrü ne kadar çabuk gelip geçiyor değil mi?
Bir yılı daha geride bırakıp, yeni bir yıla gireceğiz.
Alnımızdaki yıl çizgisine bir çizik daha atacak zaman…
çocukluğumdan beri yılbaşı kutlamaları konusundaki tartışmalar içinde büyüdüm.
“Müslümanların yılbaşısı hicridir… Hıristiyanlarınki miladi…”
“Bu yılbaşı bizim değil… Hele hele yılbaşında bir müslümanın eğlenceye dalması, haram fiilleri işlemesi asla caiz değildir” cinsinden…
Ben bu tartışmaların sağlam iman ve kişilik sahibi Müslümanlar arasında gereksiz olduğunu düşünüyorum. Kendisini hangi kültüre ait hissedeceği konusunda kararsız görenler, yada aslında kararını vermiş olup da bunu açıklama cesareti gösteremeyip, iki cami arasında “beynamaz” olanların ne yaptığı da beni çok fazla ilgilendirmiyor doğrusu.
Biz Müslümanlar için Hz. İsa da Allah’ın mübarek bir elçisidir; Hz. Muhammed de… Her ikisini de sever ve Yüce Rabbimizin “hiçbir peygamberinin arasında ayırım yapmayız.” (Bakara: 285)
Bizim için her yıl, her hafta, her gün ve her saat de Allah’ın zaman diliminden bir dilimdir. Hepsi de mübarek ve değerlidir.
Ancak insanlar belli olayları kendilerine başlangıç yaparlar. Hz. Muhammed s.a.v. in de Hicreti İslam ümmeti için yeni bir başlangıç olmuştur. çünkü onun hicretiyle yepyeni bir dünyanın kapıları açılmış, cehalet ve küfrün karanlık yılları geride kalmıştır…
Acaba Kur’an “Yıl” yada “Sene” olgusuna ne diyor, nasıl bakıyor, kaç yerde tekrarlıyor? Bize bu konuda herhangi bir mesaj veriyor mu diye merak ettiniz mi hiç?
Kur’an-ı Kerim’de 8 kez yıl anlamında “âm” ve 7 kez de “sene”, 12 kez de “seneler” anlamında “sinin” kelimesi geçiyor. Toplamda 27 kez yıl yada yıllar anlamında kelimelerin kullanılmış olduğunu tespit ediyoruz.
Kur’an-ı Kerim’de yıl vurgusu farklı sayılarla da yapılıyor,
1 Yıl, (imtihan süresi, boşanan eşlerin bakım ve geçimlik için desteklenme süresi), Bakara; 240, Tevbe; 126
2 Yıl, (emzirme süresi, bebeklik süresi) Bakara; 233.
8 -10 Yıl, (Hz. Musa’nın Hz. Şuayip yanında kalma ve eğitim yılı), Kasas; 27, Taha; 40.
40 yıl, (kişinin olgunlaşma yaşı, Musa Kavmine ceza süresi), Ahkaf; 15, Maide; 26.
100-300 Yıl, (öldükten sonra dirilmenin göstergesi), Bakara; 259, Kehf; 25.
1000 yıl (arzulanan uzun ömür, yeryüzündeki büyük değişiklikler), Bakara; 96, Secde; 5.
50 bin Yıl (Allah katında 1 gün karşılığı gibi kısa bir süre), Mearic; 4.
Allah bir yılı süreyi “yıllık deneme”, “sınav” süresi olarak bize şöyle hatırlatıyor:
“Onlar, her yıl bir veya bir kaç kez belaya uğratıldıklarını görmüyorlar mı ki tevbe etmiyorlar ve ibret almıyorlar?” (Tevbe: 126)
Yılda bir veya birkaç sınav yaşıyoruz, başımıza öyle işler geliyor ki, belki öleceğimizi düşünüyoruz. Bizim için hayatın sonu geldi diye bakıyoruz. Ama daha sonra bu felaketler geçiyor, rahata çıkıyoruz, başımıza gelini unutuyoruz.
Aslında biz geçmişi çok çabuk unutuyoruz.
Günler su gibi akıp gidiyor.
Geriye dönüp baktığımızda kaçımız “Gerçekten bu seneyi de dolu dolu geçirdim. Rabbime hamdolsun!” diyebilecek durumdayız?
Bence yılbaşı geldiğinde yılbaşını eğlenceyle mi geçirelim eğlencesiz mi geçirelim tartışması yerine bir yıl ne yaptık ne yapmadık? Nasıl geçti koskoca bir yıl diye düşünmeliyiz.
önümüzdeki yıl ne yapacağız?
Hangi önemli projeleri gerçekleştireceğiz?
Hayatımızda dönüm noktası olacak işlere imza atabilecek miyiz diye düşünüp yıllık plan yapma gecesi ve bir yıllık değerlendirme gecesi olarak görmeliyiz.
Her ne kadar Kadr Suresi bu manada bir plan ve program için Kadr gecesini bize öğretse de, zorunlu olarak yaşadığımız pratiğimizde miladi yılbaşını da bu plan ve program için vesile kılmamızın hiçbir sakıncası yoktur.
Kadr Suresi’nde “Şüphesiz biz, (Kur'an'ı) Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesinin ne olduğunu sana bildiren nedir? Kadir gecesi bin aydan hayırlıdır. Melekler ve Ruh, Rabbinin izni ile her iş için o gece iner.” (Kadr: 1-4) buyrulmaktadır.
“Kadr” kelimesi “ölçü”, “güç” ve “takdir” anlamalarına gelir. Kadir Gecesini de “belirleme gecesi” olarak düşünebiliriz. Bir yıllık plan ve programın ilahi düzlemde yapıldığı bir gece…
Bu sureden almamız gereken mesaj ise: “Eğer siz 1 yıllık güzel bir plan ve program yaparsanız, bu boşa geçirilmiş 80 küsurluk (bin ay) uzun bir ömürden hayırlıdır. “Böyle bir gecede Melekler ve Ruh Rabbinin izni ile her iş için inerler.”
Siz de melekler gibi “Her işinizi” böyle bir gecede programlayın. Ama bu program gerçekçi olsun. Yapılabilir olsun. Afakî, hayali ve kontrolsüz olmasın.
Bir yıl sonra aynı gün veya gece oturup bir muhasebe yapın. Bakalım programı % kaç oranında gerçekleştirmişiniz. Kendi puanınızı kendiniz verin.
Bu program size daha düzenli, kontrollü ve verimli yaşama alışkanlığını kazandıracaktır.
Mesela, bir yıl içinde okumanız gereken kitapları listeleyin. Her ay en az bir iki kitap okuma alışkanlığını kazandırın kendinize… Her yıl mesleki kariyeriniz için bir adım daha ileri gitmeyi hedefleyin. Mutlaka her yıl bulunduğunuz yerlerin dışında başka yerleri görmeye, yeni insanlarla tanışmaya çalışın.
Her yıl en az birkaç kişinin hayatına olumlu yönde katkı yapın. Bu, ekonomik anlamda bir yardım olabileceği gibi, dini yönde bir yardım da olabilir. Sosyal yönde bir yardım da olabilir bu.
“İki günü birbirine eşit olan olan zarardadır.” Buyuran Hz. Peygamberin yolunda giden ümmeti olarak “iki yılı birbirine eşit olanın daha büyük bir zararda olduğunu aklımızdan çıkarmayalım.
“Asr’a andolsun ki insanlık hüsrandadır. Ancak inananlar, doğruları yapanlar, birbirlerine hakkı ve ve sabrı tavsiye edenler müstesna.” (Asr Suresi) buyuran Rabbimizin mesajlarına iyi kulak verelim. Sağlam bir iman, sağlıklı ve yerinde eylemlerle, adaletten sapmadan, hiç kimseye haksızlık yapmadan bir ömür sürelim ki kurtuluşa erebilelim. Sabır, her alanda en iyiyi yaşamanın, kendimizi düzeltebilmenin ve kontrol edebilmenin ilacıdır. Ama bunları tek başımıza değil “karşılıklı” ve “birbirimize” destek vererek, yardım ederek gerçekleştirmek gerekir.
Sözümüzü Yüce Rabbimizin ayetlerini içimize sindire sindire okuyup (tertilen), anlamaya (tezekküren) çalışarak noktalayalım:
“Gece ve gündüzü iki ayet/ işaret kıldık. Bir işaret olan geceyi kaldırıp, yine bir işaret olan gündüzü Rabbinizin bol nimetini aramanız, yılların sayısını ve hesabı bilmeniz için aydınlık kıldık. Her şeyi de ayrıntılı olarak açıkladık.
Her insanın boynuna amelini dolarız. Kıyamet günü, onun için ortaya konacak bir kitap çıkarırız. Kitabını oku, bugün hesabını görmek için kendi kendine yetersin… (İsra: 12-14)