Ruhanî varlıkların yaydığı enerji
Bu yazımızda, maddî bir bedeni olmayan, rûhânî varlıklardan yardım alarak yapılan bazı tedâvilerden söz edelim:
Bulanık bir su ve kesif topraktan milyarlarca tür varlık yaratan Kâinatın Hâlıkı, ruh, elektrik, elektro-biyo-manyetik unsurlardan da binlerce tür yaratmıştır. İşte bunlara rûhâniyat denir. Ruh ve bedenimizde bunlar yer aldığına göre; onlarla kurulacak negatif alış veriş hastalıklara; pozitif irtibat ise tedâviye sebep olmaz mı?
Demir mıknatısın, manyetik gücün ve vücûdumuzun artı eksi kutupları olduğu biliniyor. Toplu iğne veya plastik tarağa sürtünme ile o mıknatısî ve manyetik güç onlara geçirilebilir. Şifâcı da rûhânilerden gelen enerjiyi hastalara aktarabilir. Ancak, her enerji boyutu, farklı sonuçlar verir: “Dermo-Optik” enerji akımı, renkli yüzeyleri etki altına alabilir. El ve ayası, renkli cisimlere yaklaştığı zaman kızılötesi ışınlar yayar. Etkileşim renklere göre değişiklikler arz eder.1
İyi, güzel, müsbet his ve enerjiyi melekler temsil edip yayarlar. Biz de; potansiyel olarak bulunan enerjileri; inanç, duyu, duygu yoğunluğu, irâde ve şuûrumuzla biriktirir, arttırır; yayar ve aktarabiliriz. El vermenin, biyo enerji ve duâ ile tedâvi etmenin cephelerinden birisi bu olsa gerek.
Tıbbî gelişmelere ve bütün bu tedbir ve tedâvilere rağmen insanoğlu hastalıklardan hiçbir zaman yakasını kurtaramamaktadır. Zaten insanoğlu bir taraftan dünyayı imar edip ilâç ve yeni yeni teknolojik tedâvi imkânları geliştirirken, diğer taraftan da zehirlemektedir. Bu kaçınılmaz durum için Bediüzzaman şöyle bir reçete daha sunar:
Aslında maddî/bedenî hastalıklar dert değil, dermandır. Çünkü, gaflet perdesini yırtar; hayatın, sıhhatin, sağlığın kıymet ve lezzetini arttırır; hâl/beden diliyle ve sözlü olarak duâya sebep olur; taşkınlıklardan korur; hayır kapısını açar; günahları temizler; hürmet/saygı, merhamet duyguları aşılar; ömür dakikalarını ibâdete çevirir; rahmete vesîle olur. İlmî ve teknolojik gelişmeyi sağlar.2
Dipnotlar:
1- Prof. Nowomeyski, Metapsişik Terimler Sözlüğü, s. 40.
2- Lem’alar, s. 211.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.