Mustafa Desticiye Ergenekon uyarısı!..
BBP Genel Başkanı Mustafa Destici ile sohbetimizin ilk bölümü dünkü yazımızdaydı.
Bugün devam.
Camianın lideri Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlunun bir cinayete kurban gittiği kesinlik kazanmış durumda.
Ey Alperenler, liderinizi katlettiler!..
Benim de ağabeyimi!..
Sayın Destici, Rahmetlinin helikopteri düştüğü gün bulundu! haberlerini doğruladı.
Elindeki belgelerin de bunu kesin olarak ispatladığını belirtti.
Üç gün sonra değil, aynı gün bulmuşlar helikopteri!..
Bulan ve bulunduğunu saklayanlar var ve tabii Kayseri taraflarına dikkat, kamuoyunu Yazıcıoğlu hayatta! üfürüğü ile resmen aldatanlar var.
Rahmetlinin hayatta olduğu doğruydu belki, yalan olan sonrası.
Hastaneye kaldırılmadı katledildi!..
Bu bir şebeke; bir çete, bir terör örgütü.
Rahmetlinin beraberindeki dava arkadaşlarıyla birlikte katledildiği ortada.
O kadar ortadaki...
Sayın Mustafa Destici, olayın üzerine gitmesinden dolayı bazı çevrelerden uyarı aldığını bile söyledi.
Kurcalama diyorlarmış!..
Fazla kurcalama!..
Kimler diyormuş bunu; adresi tam olarak vermeyim de...
Şöyle ifade edeyim:
Dar-be-ci-ler!..
Ergenekoncular!..
Balyozcular!..
28 Şubatçılar!..
BBP Genel Başkanı Mustafa Destici bunlara gerekli karşılığı elbette veriyormuş ama önemli olan bu tür uyarıların yapılabiliyor olması...
Allah muhafaza!..
Ateş düştüğü yeri yakar; Hrant Dinkin katledilmesi de nefretle kınadığımız eylemlerden...
Burası tamam da...
Bakıyoruz ki; ne kamuoyu ve ne de kamu; Rahmetli Yazıcıoğluna Hrant Dinke gösterdiği ilginin milyonda birini göstermiyor!..
Yeter artık top dolaştırdığınız; bu işi halledin!..
Rahmetli Yazıcıoğlunun katillerini bir an evvel ortaya çıkartın...
Sayın Mustafa Desticiye üzerine gitme uyarısında bulunanların da olayla bağlantıları ortaya çıkartılmalı.
Bir bağlantısı olmayan, Mustafa Desticinin gece gündüz yürüttüğü amansız takipten niçin rahatsız olsun...
Niçin uyarsın!..
Mustafa Destici ile uzun uzun bunları konuştuk...
Gündemimizde birçok konu vardı...
12 Eylül davası, darbeler, Ergenekon, Suriye, İran, Anayasa, zamlar, cari açık, bütçe üzerindeki tahammül edilemez borç faizi yükü vesaire...
Ben kafamda bütün bunları Muhsin Yazıcıoğlu cinayeti ve bu cinayeti örtme çabaları ile birleştirdim.
Rahmetliyi niçin katletmiş olabilirler?..
Aklıma, Rahmetlinin Güneydoğu ve Kuzey Iraka yönelik yapıcı çalışmaları geldi.
Kürtlerin yoğun olarak yaşadığı bölgelerimizin ülkemizden kopmasını engellemek için, hiçbir grubu dışlamayan son derece etkili ve yapıcı buluşmalar, buluşturmalar gerçekleştiriyordu Rahmetli Yazıcıoğlu...
Operasyonların, Suriyenin bölünmesi ve bölünen parçaların teker teker İsrailin kontrolüne girmesi hedefine yöneldiğini görürsek, Rahmetli Yazıcıoğlunun ne kadar tehlikeli sularda yüzdüğünü kavrarız.
Zamlar, cari açık, faiz yükü de bu süreçle ilgili; Türkiyeyi ABD-İsrail hattının baskısına dayanamayacak duruma düşürmeye çalışıyorlar!..
Rahmetli Yazıcıoğlu, bu süreçte baskıya karşı dip dalga hareketi yürütebilecek yegâne siyasi güç olarak öne çıktığından katledildi.
Cinayetin üzerine gerçekten gidilse ve arka plândakiler tamamen ortaya çıkartılsa, vatandaş Suriye-İran krizinin esas anlamını daha net bir şekilde görebilecek...
FACE-NOTUMUZ
Bu sütunda yer alan bazı konuların ayrıntılarına yer yetmezliğinden dolayı giremiyorum. Ayrıntılar için, iki hafta önce açtığım http://www.facebook.com/serdararseven1 adresinde buluşabiliriz. Oraya da desteğinizi bekliyorum. Bütün mağduriyetlerinize orada yer verebilirsiniz; bunlar yazılarımızın şekillenmesinde de önemli ölçüde etkili olur.