Son DurumBarzaninin Türkiyede ne işi var?..
Haşimiye kucak açmakla doğru bir karar mı verdik? Malikinin bizi düşman gibi görmesinin pratik sonuçları ne olacak? BDPlilerin Washington ziyareti ve Şerafettin Elçinin ABD işin içinde açıklaması ne anlama geliyor?.. O kadar çok soru var ki masada.. Şerafettin Elçinin sözünden başlayalım önce.. ABD devrede.. Artık bundan şüphe yok. Ama ABDnin devrede olmasını, muhakkak bir Kürt devleti kurulacak ve Türkiye de onu tanıyacak gibi algılamamak gerekiyor. ABDnin bölgede istikrar için öncelik verdiği ilk yapı, Irakın toprak bütünlüğü olacaktır şüphesiz. Parçalanmış ve iki bölgesi fokur fokur kaynayan bir Iraktan; ABDnin de, Türkiyenin de, hatta İranın da hoşlanacağını zannetmek saflık olacak.. İlk seçenek olarak bütün bir Irak üzerinde, merkezi otoriteye bağlı ve istikrarlı bir Kürdistan için veriliyor bütün gayretler. Ama Malikinin tavırları, son dönemde ortaya koyduğu politika böyle devam edecek olursa, Kuzey Irak, fiziksel olarak da Iraktan kopup bayrağını çekerse, bu bölge için sürpriz sayılmamalı..
BARZANİ PKK
Özellikle PKKnın Kuzey Iraktaki varlığı bizim için hayati derecede önem taşıyor. Biliniyor ki eğer Barzani lojistik destek sağlamasa, PKK kamplarına ne ilaç gider ne de gıda.. Barzaninin Türkiye ile geliştirdiği müttefik ilişkisinin bundan sonraki ayağının, PKKnın K. Iraktaki varlığını bitirmeye yönelik olduğu havası hakim. Ama bunun somut sonuçlarının görülmesi lazım. Yani PKK hâlâ istediği gibi Barzaninin siyasi sorumluluk bölgesinde at koşturmaya devam ediyorsa, bizim KDP ile kurduğumuz ilişki yalan olmuş demektir. Biraz acele ediyormuşum gibi gelebilir. Ama madem artık Kürt meselesi ve bölgesel önceliklerle ilgili olarak böyle bir döneme girdik, o zaman derhal, hiç zaman kaybetmeden Barzaninin, PKKnın yaşam hortumlarını kesmesi gerekiyor. Yapılacaksa bir tek Mahmur üzerinde orta vadeli çalışma yapılmalı, terör kampları ise derhal boşaltılmalı.. Bunun üzerine konuşulacak başka bir söz olduğunu da zannetmiyorum. Ha eğer bunca ittifak ilişkisine rağmen PKK, Kuzey Iraktan gelir, terör yapar ve geri dönerse, kimse bize Barzaniyi savunmaya çalışmasın o saatten sonra..
KÜRT KONFERANSI
Haziranda Barzani Kürt Konferansını toplayacak. Ya da en geç bu sonbaharda. Bunun bir anlamı var. Kimileri diyor ki; bu konferansta PKKdan silah bırakması istenecek.. Ne alakası var.. Eğer Kürt Konferansı toplanabilmişse bu demektir ki; PKK silah bırakmıştır.. Çünkü bugüne kadar toplanamamasının en önemli nedeni buydu. PKKnın silah bırakmayı reddetmesi. Oysa daha evvel de pek âlâ toplanırlardı ve PKKya çağrı yaparlardı.. Bu çalıştayın yapılmasının önüne geçebilecek tek bir durum olabilir belki, o da Suriye.. Eğer Suriye bir iç savaş ortamına (-ki bugün de durum farklı değil aslında) sürüklenirse bir ihtimal toplantı ertelenebilir.
BDP FAKTÖRÜ
BDPnin bu süreçte olumlu bir pozisyon aldığı dikkatlerden kaçmıyor. Barzaninin Türkiye ziyareti öncesi; bu iş Barzani ile olmaz kabilinden bir tavır takınmaları, siyasi taktiksel bir hataydı. Bu hatadan çabuk döndüler. Zira şüphesiz bölge için iki rakip gücü temsil ediyorlar. Dahası, barış tesis edildiğinde, bunun Barzaninin artı hanesine yazılacağını bildiklerinden kaygı duymaları doğal.. Bunu da Kürt kardeşlerim görsün. Barış isteyenle istemeyeni, sadece politik nedenlerle barışı reddedenleri yazsın bir kenara..
KAÇIRILAN YURTTAŞLARIMIZ
4 yurttaşımız şu anda PKKnın elinde. 2 asker 1 kaymakam ve bir de polis memurumuz PKK tarafından kaçırıldı ve bugüne kadar da teslim edilmedi. Eğer herkes bulunduğu pozisyondan bir adım geri atacaksa kaçırılan yurttaşlarımızın teslim edilmesi ile işe başlanabilir. PKKda bu konuyla ilgili ne tür bir irade olduğunu bilmiyorum. Ama aralarında çeşitli STK ve insan hakları teşkilatlarının da olduğu çok sayıda inisiyatif, yurttaşlarımızı teslim almak için haber bekliyor. Bu haber gelirse ve yurttaşlarımızı almak için aktivistlerimiz yola çıkarsa, burunları bile kanamadan evlerine dönerlerse, her şey daha farklı olacak.. Onu da ekleyelim.. Kalın sağlıcakla.