Kemal Belgin

Kemal Belgin

Aragones'i sıkı tutun!

Aragones'i sıkı tutun!

Fenerbahçe'nin yeni teknik direktörü İspanyol Aragones oldu. Hoş, kulüp resmi sitesinden yapılan 'ön anlaşma' açıklamasından Aragones gıcık kapmış ama olsun, yılda 5 milyon euroya kapılan gıcık insana sağlık iksiri gibi gelir aynı zamanda. Neyse buraları geçelim. Aragones, futbolculuk yaşantısından sonra, neredeyse ömrünün yarısından fazlasını teknik direktörlük işi ile geçirmiş. Dile kolay yaklaşık otuz beş yıl falan? Yani ihtisas falan bitmiş, neredeyse profesörlük mertebesine ulaşılmış. Tamamı İspanya liginde de olsa, dile kolay, otuz beş sene takım çalıştır, takım kur, Avrupa Kupaları da dahil birkaç cephede birden mücadele edebilmenin raconunu kes, milli takımlara giden oyuncularının gidiş gelişlerinde trafiği sıkı tut, işte bunlar önemli kazanımlardır. Yani Zico'da hiç olmayan, yani stajyerlik devri 30 yıldan fazla geride kalmış bir teknik adamdan söz ediyoruz. Sonra İspanya milli takımında, biri Dünya Kupası, diğeri Avrupa Futbol Şampiyonası gibi iki önemli turnuvada teknik direktörlük üstlenişi. Yani Aragones deneyim, daha doğru bir deyişle feleğin çemberinde geçmişlik meselesinde zirvenin de zirvesinde. Fenerbahçe'ye ve ülke futboluna hayırlı olsun. Şimdi gelelim yukarıda çizmeye çalıştığım harika bir futbol adamı portresinin saçmalığına. Gerçekten de bu teknik adamların yaptıklarına, hele hele böyle kariyerli birikimine, inanmak mümkün olmuyor. Ne mi? Açalım. Rusya maçının 34. dakikasında büyük bir talihsizlik eseri Villa sakatlandı. Yerine de Fabregas girdi. Yani Aragones, çift tipik uç adamı yerine bu defa bir uç adamı, bir uç-orta alan adamı kullanmaya başladı. Demek ki, bir stratejisi çoktan varmış. Alkışlar. Ama o da ne? Maç henüz sadece 1-0 giderken, 69. dakikada iki değişiklik birden yaparak intihara teşebbüs var. Yani normal sürenin geri kalan, uzatmalarda da dahil, 24 dakikasında değişiklik hakkı yok? Ya Ruslar bir gol yapar da maç uzarsa? Etti mi 54 dakika. Hadi onu da geçtik. Ya kaleci Casillas, adam madam yokken çıktığı topu alıp yere inerken, sahanın bir çukuruna basıp bileği dönse ne olacak. Fenerbahçeli kaleci Serdar, kimse yokken topu almak için eğildinde dizi dönüp, lifi atmadı mı? Altı ay yatmadı mı? Aynısı Casillas'a olsa ne olurdu? Anlaşılan bu Aragones aşırı kumar oynamaya hevesli bir hoca. Amaaaan ne olur desenize? Zico ne ilmikler doladı boynuna da ne oldu? Terim hoca ne sehpalara oturdu da, ne oldu? Yok yok öyle demeyin. Zico'nun ipi sonunda boynuna geçiverdi. Terim'in de sehpasını Almanya'nın şansı itiverdi. Şimdi Aragones'in müthiş teknik adamlık kariyeri ve de saçmalaması ile karşı karşıyayız. Bakalım hangisi hangisini yenecek? Haaa yaşı mı? Bütün Fenerbahçeliler banko şampiyonuz diyorlar şimdiden. Neden diyoruz? Aynen şöyle cevap alıyorum: "Feldkamp nasıl altı hafta gitti de Galatasaray işi bitirdi, bizde de Aragones bir yerinden fire verir, biz de bir Cevat bulur işi bitiririz."

Guiza'nın işi zor mu zor!

Aragones gelirken, İspanya liginin gol kralını da getiriyor. Guiza. Adam iyi oyuncu. Hareketli, vuruş tekniği iyi, top kontrolü de iyi. Ama bir şeyi var ki, tam patlamaya hazır bir bomba. Bizim Tuğrul bir videosunu siteye koymuş. Hanımefendi bir televizyon programında aniden soyunuvermiş. İster misiniz bizim magazinciler de bir ekrana aynı numarayı çekiversinler. Al sana Aragones. Şey, pardon dedenin gelini meselesi. Olsun be, dünya kulübü böyle olunuyor.


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Kemal Belgin Arşivi