Darbeye darbe

Darbeye darbe

Yeni gözaltılarla, Türkiye çok önemli bir sürece girdi. İçinde emekli iki orgeneralin bulunduğu gözaltılar demokrasinin geleceği açısından büyük önem taşıyor. Bugün hala darbelerle boğuşuyor, hukuk dışı müdahalelerle karşılıyorsak, bunun sebebi, dün yapılanın daha önceleri yapılmamasıdır.

Türkiye sayısını unuttuğumuz kadar darbelere muhatap oldu. Provokasyonlarla, örtülü eylemlerle iç savaşın eşiğine getirildi. Zamanla kışkırtmaların kaynağı ortaya çıkmasına rağmen kimse darbecileri sorgulayacak cesareti gösteremedi. Böylece hesabı sorulamayan her darbe, bir sonraki darbenin muharriki oldu.

Eruygur, Tolon gibi isimlerin göz altına alınması demokrasi için bir aşamadır. Hukuk kendini dokunulmaz sananlara dokundukça demokrasi güçlenecek, hukuk dışı arayışların gücü kırılacaktır. bu bakımdan operasyon Türk demokrasisi için önemli bir merhaledir. Suçlunun üzerine gidildikçe,  hem demokrasinin, hem de siyaset kurumunun kendine güveni artacaktır.

Bu operasyonla, korkuların beyhude olduğu anlaşılmıştır. Demek ki, iki general göz altına alınıyor diye kıyamet kopmuyormuş. Asker’in operasyonlar karşısında gösterdiği olgun tavır, TSK’nin de  ortalığı karıştırarak, faturayı askere çıkarmak isteyenlerden rahatsız olduğunu gösteriyor.

Türkiye’nin temel meselesi, bazı konularda hukukun işletilememesiydi. Umarız, bu operasyon bir başlangıç olur. çağdaş hukuk devletleri gibi hukukun denetleyemediği hiçbir kişi, zümre ve alan kalmaz. Hiç kimsenin işlediği suç yanına kar kalmaz. Böylece herkesin hukuka ve devlete güveni artar. 

Operasyonun hangi sonuçlara müncer olacağını şimdiden söylemek çok zor. Göz altına alınanları da peşinen suçlu ilan etmek hem ahlaki açıdan, hem de hukuk mantığı bakımından yanlış olur.kaldı ki, soruşturmanın gizli olması, medyaya yansıyanların doğruluğunu da tartışılır hale getiriyor.ancak, kuvvetli suç emaresi olmadıkça bu tipte kişiler hakkında göz altı kararının çıkmayacağı dikkate alınınca iddia makamının elinde önemli delillerin olduğu anlaşılıyor.

Demokrasi, bir kültür meselesidir. Kültürü yoksa kendisi de olmaz. Türk milletinin farklılıklara tahammül ve çoğulculuk açısından imparatorluk kültüründen kendisine miras kalan önemli bir birikimi olduğuna inanıyorum. Onun için her on yılda bir hançerlenen demokrasi  sadece siyaset ve hukukun korumasına bırakılmamalı, ona herkes sahip çıkmalıdır. Sahip çıkılamayan hak edilmemiştir zaten. Hak etmek için sahip olmak, bir vatandaşlık görevidir.

Göz altılar artık her şeyin eskisi gibi olmayacağını gösteriyor. Eski tas, eski hamam devri yavaş da olsa kapanıyor. Sabah evinden alınanlar herhalde hukuk dışına çıkmanın korkunç yalnızlığını o an iliklerine kadar hissetmişlerdir. Onları bir mücrim gibi polislerin arasında görenler de gizli ajandalarını bir defa daha gözden geçirmişlerdir. Eskiler ne demiş, bir musibet, bin nasihatten hayırlıdır. Bu operasyon, bir çok insana etkili bir nasihat olmuştur. Umarım herkes  dersini almıştır. çünkü, nush ile uslanmayanın sonu, tekdir ve cezadır. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi