PKKyı masum göstermek
8 şehit verdiğimiz Dağlıca Saldırısının ardından, (bence) PKKyı masum gösteren çok sayıda haber ve yorum okudum. Temeli şuna dayanıyor bu analizlerin; Karayılan eylem yapmıyoruz demişti ama Bahoz Erdal, Karayılanın bu iyi niyetini boşa çıkardı.. Neymiş demek ki, Bahoz ile Karayılan arasında bir liderlik ya da sen-ben kavgası var. Bu nedenli basılmış bizim karakolumuz. O yüzden kızmamamız lazım PKKya.. Biz yine Karayılanla kararlı biçimde müzakereleri sürdürmeye devam edelim. Bahozun bu dönemde yaptığı saldırıları görmezden gelelim.
AKIL TUTULMASI
Bir dakika beyler.. Kafanız yerinde mi sizin? Akıl tutulması mıdır yaşadığınız? Bana ne Bahozdan ya da Karayılandan veyahut Beyazyılandan.. Beni neden ve ne kadar ilgilendirir ki PKK içindeki her hangi bir kavga. Ben şehit verdiğim canları düşünürüm sadece. Gerisinin zerrece önemi yok. Velev ki bu yazılanlar doğru. Karayılanın lafının üzerine Bahoz Erdal eylem yaptı. Bu PKKnın merkez idaresinin sorumluluğunu zayıflatır mı? Eğer gerçekten öyleyse, yıllardır kadın-çocuk-asker-polis ayırt etmeden katliamlar yapan Karayılan, Bahozu da gayet rahat ortadan kaldırabilir. PKK tarihi, kanlı iç infazlarla doludur. Rahatsız oldukları herkesi teker teker öldürdüler. Bir Bahoza mı güçleri yetmeyecek?..
ZAMANLAMA
Gelelim şu manidar bulunan zamanlama meselesine. Gazetecilik hayatım boyunca her meselenin ardından birilerinin bu yorumu yaptığını duyarım. Zamanlaması çok manidar.. Neymiş bu zamanlamanın ögeleri? Başbakanın Obama ile görüştüğü tarih mi? Başbakan Obama ile görüşmediği günlerde bu örgüt terör saldırısı yapmadı mı hiç? Başbakanın her temasına bir terör saldırısı sayabilirim size. Herhangi bir il kongresinden bir uluslararası konferansa kadar. Mesela size söyleyeyim. Geçen hafta olsaydı bu saldırı, Leyla Zanaya cevap diyeceklerdi. Ondan önceki hafta olsaydı Kürtçe seçmeli derse tepki.. Daha evvelki hafta olsaydı, Kılıçdaroğlu-Erdoğan görüşmesi... İstediğiniz kadar sayabilirim. Yeter ki zamanlamanın manidar olduğuna inandırın kendinizi. İşin aslından uzaklaşın yeter ki. Terörist bir örgütün, terör eylemi yaptığını görmezden gelin yeter ki. Ben size denk gelecek bir olay illa ki bulurum. Bu anlamda Emre Uslunun, Beşir Atalay her konuştuğunda büyük bir terör eylemi geliyor analizini de çok sakat buluyorum. Terör hız kesmeden devam ediyor zaten. Elbet bazıları, Sn.Atalayın değerlendirmelerinden bir hafta önceye, iki hafta sonraya denk gelir. Terör konusunda mülakat veren her bakanın sözlerini takip etsek hepsini bir terör eylemine bağlayabiliriz bu mantıkla..
ONLAR HAKLARINI HELAL ETSİNLER
Eski MHP Genel Sekreter Yardımcısı Naci Memiş ile birlikteydik dün. Dedi ki; cenaze namazlarında, şehitlerimizin arkasından imam, helallik istiyor. Haklarınızı helal ediyor musunuz? diyor. Biz elbette ki helal ediyoruz. Bunda şüphe yok. Oysa onlar haklarını helal etsinler bize.. Memişin şehitlerimizin defni ile ilgili de bir çağrısı var; Nasıl ki Peygamber Efendimiz Uhud Şehitlerini Medineye getirmemiş ve bulundukları yere defnedilmelerini istemişse biz de bu vatan evlatlarını şehit düştükleri yerde defnetmeliyiz. Hatta yıkamadan, hatta kanlı elbiseleriyle. Dağlıcaya bir mezar yapıp defnettiğimiz şehidin mezar taşına, Dünyanın en alçakları tarafından, en yiğitlerinin vurulduğu yerdir. Bu yer onların cennete açıldıkları kapıdır yazmalıyız... Memişin bu teklifi için bir yasal düzenleme gerekiyor kuşkusuz. Amma önce ailelerinin muvafakat vermesi sanıyorum gerekli. Ancak hakikaten şehitlerimiz memleketlerine taşınmaz da şehit oldukları yerde defnedilirse, (Çanakkale gibi mesela) vatan toprağı üzerinde birliğin, beraberliğin sosyal bir teminatı olarak anıtlaşır oradaki mezarlar. Kalın sağlıcakla.