Serdar Arseven

Serdar Arseven

AK Parti köprüye, patrikhaneye savrulurken!..

AK Parti köprüye, patrikhaneye savrulurken!..

Neler oluyor neler!..

AK Parti, rüzgar önünde yaprak, sağa, sola, köprüye, patrikhaneye çarpa çarpa gidiyor bir meçhule...
Köprüden başlayalım:
Birkaç günlüğüne İstanbul misafiri olduk; aman Allah’ım...
Bundan 15 yıl kadar önce, İstanbul’da devamlı ikametten kurtulmuş olmak meğer ne büyük nimetmiş!...
Bu güzelim şehrin azap yollarında daha iyi idrak ediyorsunuz bunu; biz gittik, kalanları Allah kurtarsın!..
Gelelim işin siyaset tarafına; İstanbul zaten sıkıntılı, yerel seçimin de eli kulağında...
Acaba, tam da bu süreçte İstanbul’un altını üstüne getirmenin ne âlemi vardı.
Bir çalışma ki, iki ayak değil kırk ayak bir pabuçta, millet kafayı yemiş, küfürün bini bir para, kontak kapatan sürücüler kızgınlıklarından kapalı şeritlerde top oynuyor...
Önceki gün ve dün Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nde bir şerit daha kapattılar, Tarihi Galata köprüsünü açıp bir rahatlama sağlamak istediler, rahatlık yarım saat sürmedi.
Arabalı vapur seferlerini arttırdılar, yirmi vapur filan çalıştırdılar ama vapurların boşaltım faaliyeti için sadece iki iskele bulunduğundan sefer sayısındaki artış pek işe yaramadı.
Avcılar tarafını iyi bir dağıtmışlar, yer yer bazı belediye personeli yani taşeron işçi filan yol kenarlarındaki çerçevelere çiçek yerleştiriyor, bu da sıkışıklık sebebi...
İstanbul tam bir keşmekeş, bu hal yerel seçime kadar ortadan kalkmaz, eğitim sezonuyla birlikte yoğunluk artacağından rahatlama hissedilmez, kin kalır, öfke kalır, AK Parti böyle giderse oy kaybeder...
Seçime giderken ortalığı böylesine dağıtmak ne akıl, ne akıl!..
*
Buradan biraz oy gider...
Patrikhane’den gelir mi?..
Al bir mesele daha; adamlar “Bizim asılan Patriğe muadil bir Türk Büyüğü, Mesela Diyanet İşleri Başkanı aynı yerde sallandırılana kadar aha bu Ortakapı böyle kapalı kalacak!” demeye devam...
“Bizimkiler” şirinlik yapıyor!..
Aferin!..
Girmeye davran da o orta kapıdan da gör gününü Başkan!..
Garibim Mehmet Ali Şahin, “Bu çağda kin kapısı olmaz, Patrikhane’yi Ortakapı’dan girerek ziyaret edeceğim!” dediği için Fatih Belediye Başkanlığı’nı kaybetmişti...
Varsın olsun, geçmişi geçmişte bırak...
Maksat, bizde “Çoğunluk için bahar yok” madem, bari bir “Rum Baharı!..” olsun!..
“Bahar”ın öncü sarsıntılarını görmüştük; Vakıflar Genel Müdürlüğü, kamunun mallarını cayır cayır dağıtmıştı azınlıklara...
Şimdi de, “Ruhban Okulu!..”
Adamlara “6 Adet Metropolit” lazımmış!..
Mesele bu!..
Mütekabiliyet, Batı Trakya vesaire bir yana da, AK Parti, bu işlerden oy kaybeder, tek oy alamaz!..
Dimitri, “Tayyip” mi diyecek...
Geç!..
*
Acaba Ergenekonculardan oy gelir mi?..
Paket maket derken; bilumum Ergenekoncu, Balyozcu için ve bittabi 28 Şubatçı için hatta konjonktür biraz el verdiğinde üst düzey PKK’lı için, “Adli kontrol” yolu açılmış oldu.
Üst sınır kalkınca, hakim takdiriyle ev hapsi...
Ergenekoncular yırtar paçayı ve gider “Tayyip” der...
Belki!..
Abi, ben diyeyim buradan da tek oy gelmez, muhtemelen kayıp bini aşar!..
*
AK Parti için olumsuzluklar peşpeşe geliyor; o millet desteğini sağlayan büyük atılımların sonunun gelmeyeceğine dair algı güçleniyor...
AK Parti’yi ayakta tutan, Recep Tayyip Erdoğan’ın “hâl┠etkisini sürdüren karizması...
Ve daha da önemlisi...
Rakiplerinin fevkalade “salak” olması!..

Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi