Ersoy Dede

Ersoy Dede

1 milyon kişi nerede yürüsün?

1 milyon kişi nerede yürüsün?

“İspanya’da teröre karşı 1 milyon kişinin sessizce yürümesi önemliydi..



Biz de STK’lar olarak böyle bir organizasyon tertipleyebiliriz” demiş TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner.. Bütün sosyolojik okumalardan yoksun bu analizleri, teröre karşı adım diye pazarlayanları da anlamakta güçlük çekiyorum. Madrid’in koşulları ile Nişantaşı’nın koşulları aynı mı? Bask Bölgesi’ndeki özgürlükçü halk ile, PKK’ya destek veren, örgütü terörist kabul etmeyen Hakkari’deki, Diyarbakır’daki halk aynı mı?.. Bu makro karşılaştırmalı analize girmiyorum bile.. Bugünkü analizden başlayalım.. Ümit Boyner’in, 1 milyon kişilik sessiz yürüyüş talebinden.. Niyet belli.. O niyeti yazının sonuna saklıyorum. Tamamen safiyane biçimde böyle bir talep olduğu varsayımıyla konuşalım...

TAKSİM’DEN ŞİŞLİ’YE..

Yürüyüş tertipleyeceksiniz.. Taksim’den Şişli’ye.. Ellerde fabrikasyon pankartlar.. Ahenkli sloganlar.. Trafik önceden kesilmiş.. Yol emniyeti alınmış.. Taksim’e ve Mecidiyeköy’e giriş-çıkışlar kontrollü.. Terörü lanetleyeceksiniz.. Ve PKK da eylemlerine son verecek.. Bu teklife, gündemle ilişkisi, gazete okuru olmanın üzerinde olmayan herhangi biri bile güler.. Hele PKK?.. PKK için arayıp da bulamadığı bir kamuoyudur bu.. PKK’nın neden kitlesel eylem arayışında olduğunu, neden adam kaçırdığını hatta milletvekili kaçırdığını doğru anlasalar, zaten tespit de bambaşka olacaktı. Sakatlık zaten burada başlıyor.. Kendi eliyle çalışıp çalışıp yaratamayacağı kamuoyunu İstanbul STK’ları altın tepside sunacaklar PKK’ya.. O saatten sonra çöz çözebilirsen Kürt meselesini ya da terörü.

PKK’YA KARŞI KÜRT BAHARI

Ümit Boyner’in bahsettiği yürüyüş kesinlikle ve de kesinlikle tertiplenmeli.. Bunda hemfikiriz. Ama yürüyüşe katılanlar ve yürüyüşün yapılacağı yer son derece önemli.. Bakın Diyarbakır’da önceki gün “Peygamber’e Sadakat” mitingi düzenlendi.. 50 binden fazla Müslüman Kürt sokaklardaydı.. Aynen böyle bir miting daha gerekiyor Diyarbakır’a.. Bu defa yollara dökülecek olan yurttaşlar, terörü lanetleyecekler.. PKK’nın en çok kendilerine zarar verdiğini yükseltecekler. Kendi köylerinde terör eylemleri yaptığını, kendilerine gönderilen öğretmenleri öldürdüğünü, kendileri için yapılan inşaat sahalarında mühendisleri, işçileri kaçırıp şantiyeleri yaktığını yüksek sesle haykıracaklar.. Bir Kürt Baharı talep edecekler.. Ama bunu hükümetten ya da devletten değil.. Kendilerine baharı çok gören terör örgütünden isteyecekler bunu.. Ancak böyle bir isyan müspet sonuç verir..

TÜSİAD’IN ASIL NİYETİ

Gazeteci-Yazar Atılgan Bayar, Boyner’in bu teklifini değerlendirirken bir tehlikeye dikkat çekti.. Aynen Atılgan’ın cümlelerini naklediyorum; “TÜSİAD Başkanı 1 milyon kişinin teröre karşı yürümesini öneriyor. Gazetenin (Yeni Şafak) yayın yönetmeni de daha önce aynı öneride bulunmuştu. Ben bu teklifi çok tehlikeli ve provokasyona açık buluyorum. Tıpkı Susurluk Çetesi’ne karşı yapılan 1 dakika karanlık eyleminin hükümete karşı yönlendirilmesi gibi. Yönlendirmelere ve provokasyonlara açık olacağını düşünüyorum. Cumhuriyet mitingleri başladığı zaman laik hassasiyeti yüksek dostlarımı bu mitinglere katılmamaya çağırmıştım. Nihayetinde bu eylemler, Atatürkçü geleneği demokrasiden iyice kopartan ve tasfiye eden eylemler olarak tarihe geçti. Şimdi de teröre karşı da olsa kitlesel sokak eylemlerinin hükümete karşı provoke edilip yönlendirilebileceğini söylüyorum” Atılgan Bayar’ın bu tespitlerine noktası, virgülüne kadar katıldığım için aynen naklettim.. Kalın sağlıcakla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ersoy Dede Arşivi