Van Kalesi Vana Bakar
Vatanımızın en yaşlı ve en acılı topraklarından birinde bulunan Vanın tarihi ve insanı, çile ilmekleriyle yumaklanmıştır.
Vanın tarihi M.Ö 4000e uzanır ama son bin yıllık tarihi içerisinde toprağa ve insana düşman olanlar tarafından şehir; defalarca yakılmış, yıkılmış ve nüfus yapısı değişmiş.
Tüm ihanetlere rağmen değiştirilemeyen şey ise bu yaşlı ama dinç topraklar üzerinde yaşayan Müslüman halkın, dini ve milli değerleri olmuş.
Değişmesi için yüz yıldır içten ve dıştan, Ermenilerden tutun da malum terör örgütüne kadar nice kargaşa, kaos, isyan ve terör çıkarılmış.
Bugün de ayın oyun sürmekte ama Van halkı, kalesi gibi dimdik ayakta.
Bütün bir memleketimize ve insanımıza olduğu gibi Vana da bedeni ve ilmiyle maddi manevi hizmet eden Bediüzzamanın; Eğitim Felsefesinin tartışıldığı Medresetüzzehra Sempozyumu için gitmek nasip oldu.
¥
Bediüzzaman Said Nursinin; Doğu ve Güneydoğunun kurtuluşu eğitimdedir, öğretimdedir, bilgilenmededir, din ve fen ilimlerinin birlikte okutulmasındadır diyerek yola çıkmasının üzerinden yaklaşık yüzbeş yıl geçmiş.
Yüzbeş yıl önce Said Nursi Hz.lerinin ileri sürdüğü kurtuluş reçeteleri, hafta sonu 99 akademisyen tarafından konuşuldu ve tartışıldı.
Bir on yıl öncesine kadar, üniversiteleri ilim yuvası olmaktan çıkarıp, terör merkezine dönüştüren, öğrencileri sınıf yerine sokağa döken rektörlerin, dekanların, öğretim üyelerinin üniversiteleri artık birer ilim yuvası.
Şimdi büyük ekseriyetle rektörler, dekanlar, öğretim üyeleri; eğitime, barışa, sevgiye, kardeşliğe ve insana hizmet eden yerli düşünce insanları.
Van Valiliği, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörlüğü, Risale Araştırmalar Vakfı ve Risale Akademinin ortaklaşa düzenlediği; Said Nursinin Eğitim Felsefesi Sempozyumu, bunun bir göstergesiydi.
Bediüzzamanın yüzbeş yıl önce ileri sürdüğü tezlerin hayata geçirilememesinin nelere sebep olduğu konuşuldu, tartışıldı ve bugün neler yapılması gerektiği üzerinde duruldu.
¥
Bu mevzuya tekrar döneceğim ama bugünkü Van hakkında kısa bir bilgi sunmak ve depremden sonraki Vana kısaca değinmek isterim.
Öncelikle hemen şunu belirtmeliyim ki, Van Valisi Münir Karaloğlu, Van gibi yükü çok ağır bir ilin en başarılı ve en sevilen yöneticisi.
Van halkının dini ve milli değer yargılarıyla kucaklaşan bir isim. Tüm şeytani ve Nemrudi entrikalara rağmen, Van depreminin yaralarının bu kadar kısa zamanda sarılmasında; hükümetin, valinin ve Müslüman Van halkının büyük emeği var.
Vanın kendine gelmesi için herkes beş altı yıl ömür biçerken, Van bir yılda toparlanmış, göçler geri dönmüş, şehir cıvıl cıvıl insanla dolmuş, çarşı pazar hareketlenmiş, çok sayıda yeni oteller yapılmış ve kendisiyle kavgalı olmayan kişilerin moralleri çok yüksek.
Meğer devlet ve millet bütünlüğü ne büyük nimetmiş.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.