Dün yine ortalığı karıştırdılar. Diyarbakır’da.. Eylem yapacaklarmış.. E?? Vallik izin vermemiş.. Ateş püskürüyorlar.. Ne eylemi yapacaklarmış peki?. “Akdeniz plajlarında caretta carettaların yumurtalarına basmayın”eylemi mi? Düpedüz terör örgütü elebaşı için özgürlük eylemi.. Bir yandan diyorlar ki “çözüm bulunsun, sorun halledilsin” bir yandan da sokakta polis yakmaya kalkıyorlar.. Televizyonda bir haber : “... Bölücü örgüt yandaşlarının attığı molotoflardan biri de o sırada bölgede görev yapan bir polis memuruna isabet etti....”


Bu haberi yazan arkadaş ya molotofkokteyli ile meyve kokteylini karıştırıyor ya da en hafif tabiri ile yapılan hareketi masum göstermeye gayret ediyor.. Yani PKK yandaşı molotof şişesini aslında polise atmıyordu da, yanlışlıkla isabet etti.. “Aslında adam çöpe atıyordu, akılsız polis geldi molotof şişesinin önünde durdu, e mecbur yandı üstü başı.” Bu mu hikayenin aslı?.. Eğer olayın esası bu değilse, haber de; “PKK yandaşları, Adana’da bir polis memurunu diri diri yakmaya kalktı”dır.. İsabet etti falan gibi laflarla işi hafifletmeye kimse kalkmasın..

POLİS YAKARAK HANGİ HAKKI ALACAKSINIZ?

Binlerce örgüt yandaşı, dağılmışlar sokaklara, masum halkı sindiriyorlar.. Niye? “Öcalan serbest kalsın”. Bir parçacık kamuoyu desteği alabilseniz her şey daha da kolaylaşabilecekken, inatla herkesi kendinize düşman etmeye çalışıyorsunuz.. PKK’nın, Eruh ve Şemdinli’de ilk baskını yaptığı gün doğanlar bugün askeriyede tabur komutanı binbaşı, emniyette il emniyet müdürü seviyesindeler.. O günden bugüne dökülen kanlar, acılar, gözyaşları hepimizin gözleri önünde.. Abdullah Öcalan yakalandığında, merhum Başbakan Bülent Ecevit; “şehit annelerine verdiğimiz sözü tuttuk” diyerek duyurdu haberi.. Neden söz ediyorsunuz siz?.. Bütün bunlar ortada dururken, yine bile bir irade pozitif adım atmaya çalışıyor, bunu baltalamak için ne gerekirse yapıyorsunuz.. Sokak ortasında polis yakarak, hangi hakkı alabileceğinizi zannediyorsunuz? Kim veriyor size bu aklı?

TALEPLER DE GÜNCELLENİYOR

Bir diyorlar ki; “Öcalan üzerindeki tecrit kalksın”.. Sonra bir başkası çıkıyor diyor ki; “hayır biz Öcalan’a gitmeyelim, Öcalan Diyarbakır’a gelsin”.. E tamam da kardeşim, bu sokağa çıkan adama, cezaevinde ölümle burun buruna açlık grevi yapan adama söyledin mi bunu? Bu talebi upgrade ederken fikrini sordun mu? Dedin mi; “bak arkadaş, 2 ay boyunca yemek yemiycez. Sonra Öcalan çıkıp eve gidecek?” Haberi var mı bundan? Öcalan çıkıp eve gidecek, Kasr-ı Kanco’da kuzu kebaplar yapılacak. Ahmet Hakan da misafir olacak elbette. Çok hevesliydi Ertuğrul Özkök’ü de alır yanına.. Cezaevindeki arkadaşlara ne oldu peki? Öldü.. O kadar..

BAKIN YARIN SİZE NELER ANLATACAĞIM

Yarın, hâlâ daha bu açlık grevlerini bitirmedilerse burada çok önemli bilgiler vereceğim size.. Ve de PKK destekli siyaset yapan BDP’lilere ve onların sokaktaki uzantılarına elbette.. Kaç kişi için örgüt “ölün” talimatı verdi? Bu talimatın verildiği tutuklular hangi suçlardan yatıyor? Neden bu talimata uymak zorundalar? Dahası kardeş Öcalan’ı İmralı’ya göndermeyen iradenin yaptığı hesap ne? Öcalan açlık grevleri konusunda kimi adres gösteriyor? Hepsinin cevabını yarın yazacağım.. Ama umarım yazmak zorunda kalmam. Umarım yarın MHP kurultayı, Mavi Marmara Davası ya da ABD Seçimleri gibi konular yazarım. Umarım bitmiş olur bu açlık grevi meselesi.. Kalın sağlıcakla.