Festivalin Teması Ortadoğu ve Barıştı
Malatya film festivalinin anlaşılmayan yönlerinden birisi de festivalin ana temasının Ortadoğu ve Barış olmasıydı.
Festivalin açılışında ne Ortadoğu ne de barışa dair bir şey duyamadık. Bırakalım Ortadoğu ve barışı, festivalde barışa öyle bir gölge düştü ki sinemalara şenlikti.
Mesela salonda yerel medya yoktu. Çünkü il yöneticileri, yerel medyaya ambargo koymuş, onlar da yöneticileri protesto etmişti.
Yerel medyadaki dostlarımla ben salonda, onlar dışarıda telefonla konuşarak hoşbeş ettik.
Malatya kültürü ve tarihi üzerine ayaklı ansiklopedi olarak bilinen; şair, yazar, araştırmacı ve gazeteci Kemal Deniz ise salonun civarından bile geçmemiş.
Bu akredite nasıl bir zihniyetin ürünüdür bilmiyorum ama şu gerçeği not edeyim.
Tüm bu yasak ve festivalin işleyişi ile, Malatya Valisi Vasıp Şahinin hiç ilgisi yok.
Çünkü Vali Vasıp Şahin göreve geleli henüz birbuçuk ay olmuş. Ayrıca beden diline baktığım kadarıyla son derece temiz bir vatan evladı ve samimi bir halk valisidir.
Dolayısıyla böyle bir yasağa ve festivaldeki eksikliklere onun da üzüldüğünü sanıyorum. Yalnız sayın valiye tecrübelerime dayanarak şunu hatırlatmalıyım.
-İster genel medya olsun, ister yerel medya olsun, ben de içinde olmak kaydıyla, medya şeytanı bol bir arenadır. Ne, nerede, niçin, ne zaman, nasıl, kime toslayacağı belli olmaz.
Devlete ve millete iyi niyetle hizmet etmek isteyen Vasıp Şahin gibi valiler az bulunur. O sebeple; gazeteciler de bürokratlar da çelmelerine dikkat etmelidir.
......................
Ne demiştik, festivalin teması; Ortadoğu ve Barış. Bırakalım Ortadoğuyu bir tarafa, Malatyalı barış insanlarının adı bile anılmadı.
Oysa Türkiyenin önemli barış insanları Malatyadan çıkmıştır.
Bunlardan birisi rahmetli Hamidodur. Rahmetli Özaldır ve bugün 800 profesörün yetişmesine sebep olan ve dostluk üzerine söyledikleri, hâlâ aşılmayan rahmetli Fethi Gemuhluoğludur.
Hiçbir konuşmada adları geçmedi. Sanki Malatyada değil de Kübada gibiydik. Barıştan söz edilecekse; Hamido, Özal ve Gemuhluoğlu hatırlanmalıydı.
Bu arada şu ayrıntıyı ilave etmeliyim. Belki tespitlerime itiraz edip; Bu bir film festivali diyecek akıldaneler çıkabilir. Onlara sözüm şudur:
-Benim sinemaya başladığımda, festivale katılan elli yaş üzeri sinemacılar hariç, diğerleri daha kayısı ağacında çiçek bile değillerdi. Geçelim.
......................
Sadece Malatyanın değil, esasında bütün Türkiyenin yaşadığı bir talihsizlik var.
O da, yetmiş yıldır kendimize yabancılaştırma operasyonudur. Dünya üzerinde kendi kültürüne sürekli sırtlarını dönen toplumları sıralayacak olsak, herhalde liste başı oluruz.
Malatya festivalinde bu fotoğraf net görüldü. Kendi değerlerini sahiplenmeyenler, yabancı kültürleri sahiplenirler. Son.
Festival dışında Malatyanın güzel tarafı şuydu. Kendisi temiz, yemekleri leziz Tavacı Şükrüydü.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.