Nedir bu İngilizce muhabbeti Sayın Bakan?
Dil meselesi çok önemli; Arapça bilmeyi çok isterdim, kendi çabalarımla geliştirdiğim, yurtiçi ve yurtdışı takviyeleriyle iyi bir noktaya getirdiğim İngilizcem çok yerde kurtarıyor ama
Arapça işine de girsem, kıvırabilir miyim? diye de düşünmüyor değilim.
Cesaret, kısmet.
İngilizce önemli ama bazı işlerin takozu oluyorsa dur demek de vatan meselesi
Tarım Bakanı, Kıymetli dostumuz Mehdi Eker Beyefendinin dikkatlerine arz etmek istediğim bir vaziyet
Malûm; Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu diye bir Devlet Organı var.
Bunu 2007 yılında, tabii Meclis kararı ile kurmuşlar.
Amacı ne bunun?..
Şu:
AB ve diğer- uluslararası kuruluşlardan sağlanan kaynakların, ülkemizdeki kalkınma programlarının uygulanmasında kullanılmasını sağlamak.
Kullanılacak kaynak muazzam; 1 Milyar 160 Milyon Avro!..
Bu kaynağın nerelerde, nasıl kullanılacağı, hangi illere hangi esaslara göre dağıtılacağı kağıt üzerinde belirlenmiş.
İşin bu tarafını başka yazılarımızda tartışırız
Bugün üzerinde duracağımız, bizim tarafın, ABnin böyle bir talebi olmadığı halde, tarım personeline, İngilizce bilme ve bunu KPDSden (Kamu Personeli Dil Sınavı) alacağı muazzam notlarla belgeleme mecburiyeti getirmiş olması.
Durum şu; Kurumda dünyanın elemanı çalışıyor ve bunların kahir ekseriyeti, dil yetersizliğinden şutlanacak!..
Bu iş için son tarih, 01/01/2013!..
O tarihe kadar KPDSden yeterli puanı aldı aldı.
Alamadı, şut!..
İşin kötü tarafı da o tarihe kadar KPDS yok!..
Yani
Garanti şut!..
Ya kardeşim;
1-ABnin aramadığı İngilizce şartını siz niye arıyorsunuz!..
2-İngilizceyi işinde kullanmayacak olan adamdan niçin İngilizce istiyorsunuz!..
3-Madem İngilizce şarttı, bunca adamı zamanında niçin İngilizce bilmedikleri halde işe aldınız?..
Yaptığı iş gereği İngilizce bilmesi gereken sınırlı sayıdaki personelden dil yeterliliği istemeye evet.
Ama
İngilizce ile işi hiç olmayacak olan çiftçiler-den sorumlu bir personele İngilizceyi dayatmak
Üstelik kaynağı sağlayan AB bile Böyle bir ihtiyaç yok! dediği halde bunu dayatmak, çok yanlış.
Bakanlığın önünde iki makûl seçenek var:
(Bu en iyisi) İşinde İngilizceyi kullanması gerekmeyen personeli bu mecburiyetten muaf tutmak.
(Hiç olmadı) Personele, KPDSye hazırlanıp, yeterli puanı almalarını sağlayacak zamanı tanımak!..
Bunlardan hiç olmazsa ikincisi yapılmadığı takdirde ne olur?.
Hemen arz edelim:
1-Kurum bünyesinde, merkez ve taşra teşkilatında çalışan 723 koordinatör ve uzmanın işine son verilir. Bunlar mesleklerini ve ekmeklerini kaybeder.
2-Uzun süredir alanlarında kurum eğitimine tabi tutulan ve uzmanlaştırılan personel şutlandığında projeler aksar.
3-AB, bu durumda akreditasyonları iptal eder.
4-Bu projelere angaje edilmiş çiftçilerimiz telafisi imkansız zararlara uğrar.
Filan.
Bu yabancı dil (İngilizce) mecburiyeti işte böylesine saçma.
İşin bir başka boyutu da şu:
Saçma sapan dil mecburiyetine tabi tutulan personelin kahir ekseriyeti, Türkiyenin 2023 vizyonuna hizmet edecek nitelikte. Bu toprağın evlatları yani!..
Memur Sene bağlı Toç Bir Senin Genel Başkanı Sayın Güntay Kaya ile Genel Teşkilat Sekreteri Sabri Kızılkaya uzun süredir vahim hatayı engellemeye çalışıyor.
Sayın Mehdi Eker, duyarlı insandır.
Mantıklıdır.
Tahmin ediyorum ki gerekeni yapacaktır.
Yani
Ümit ediyorum.