Kedinin gözleri bir haftada açılıyor ama...
Eski komünist SSCBde, bir ilkokul öğretmeni, öğrencilerinden birer hatıralarını anlatmalarını ister. Biri kalkar ve şöyle der:
Öğretmenim, bizim kedi yedi yavru doğurdu, yedisi de komünist!
Aferin yavrum, bir hafta sonra müfettiş gelecek, aynen anlatırsın, tamam mı?
Müfettiş sınıfa girer. Öğretmen el-kol işaretleri, yüz mimikleriyle öğrencinin kalkıp bir hafta önceki kedi meselesini anlatmasını ister. Öğrenci kalkar:
Öğretmenim, bizim kedi yedi yavru doğurdu, yedisi de demokrat!
Başta öğretmen olmak üzere herkes şoke olmuştur!
Nasıl olur, bir hafta önce öyle dememiştin; öyle değil mi çocuklar? Yedisi de komünist demiştin!
Evet ama, şimdi kedilerin gözü açıldı!
***
Kitlelerin AKPye yönelmesinin birkaç temel sebep var:
Krizden bizi çıkar, ekonomiyi düzelt. Bürokrasiyi kır, demokrasiyi yerleştir, yeni Anayasayı yap, derin güçleri ve statükoyu kaldır. Türkiyeyi ABye sok.
Bunlar birbirine bağlı meselelerdir. Adam gibi bir anayasa yapamaz, ileri demokrasi, hak ve hürriyetleri yerleştiremez, derin devleti, statükoyu engelleyemezseniz, ekonomiyi de düzeltemez ve ABye de giremezsiniz...
10 yıldır iktidarda olan AKP, acaba neden reformları gerçekleştiremiyor?
AKPnin 12 Haziran seçimlerinde aldığı yüzde 49 küsurluk oyun hangi kesimlerden geldiğini tesbit etmek amacıyla yaptırdığı bir araştırmadan şu sonuçlar çıkmış:
Muhafazakârlar yüzde 27.
Türk milliyetçileri yüzde 24.4.
Atatürkçü-Kemalistler yüzde 16.4.
Sosyal demokratlar yüzde 7.2,
Liberal-demokratlar yüzde 5.9,
Ulusalcılar yüzde 3.
Kürt milliyetçileri yüzde 1.4.
Sizce bu kesimlerden hangisi statükodan, vesayetçi rejimden yana değildir?
Türk milliyetçileri mi? Kürt milliyetçileri mi? Atatürkçü-Kemalistler mi? Ulusalcılar mı?
Mümkünü yok değil mi? "Muhafazakâr" denilen grubun içinde bile "devletçi" ve "statükodan yana" grupların çokça olduğu düşünülürse...
Statükoya, vesayetçi rejime karşı olduğunu belki en rahat söyleceğimiz kesim, AKP oylarının yüzde 5.9unu oluşturan Liberal-demokratlar olur değil mi? Bu rakamla da ne Anayasa değiştirilebilir, ne 12 Eylül, ne 28 Şubat yasakları, ne derin devlet, ne çıkar gruplarının dayatmaları
Aldanmakta fayda yok!
Kedinin gözleri bir haftada açılıyor, acaba bizimkiler ne zaman açılacak?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.