Medeniyet ve Değerler
Bu haftaki eserimiz, UTESAV Uluslararası Teknolojik Ekonomik Sosyal Araştırmalar Vakfı’na ait.
Eser, “Medeniyet ve Değerler” konusunda ehil isimlerin kaleme aldığı yazılardan oluşmakta.
Medeniyet denilen kavram; içinde “insani değerler” taşıyan bir şemsiyedir.
İçi insani değerlerle örülmeyen medeniyetler, ne yazık ki yüzyıllardır dünyanın her yerinde; kan, gözyaşı ve vahşetten beslenmektedir.
Böyle bir medeniyet anlayışı, batılıların “insan hakları” diye yola çıkıp; “insan ile İslam” arasına büyük engeller koyarak, yeni bir medeniyet inşasına kalkışmalarındandır.
¥
“Nemrudi ve Firavuni faşizm,” tüm hızıyla masum ve savunmasız topluluklara karşı savaşını sürdürmektedir.
Bunların büyük kısmı yine batılılar tarafından sömürülen Müslüman milletlerdir.
Kendi içini insani değerlerle dolduramayan batı medeniyeti, maalesef asırlardır İslam medeniyetinin de içini boşaltmış ve boşaltmaya devam etmektedir.
Bunu yaparken de sadece kendi maddi ve teknik güçlerini değil, içeriden de yardımcılar bularak, onların eliyle İslam’a ve Müslümanlara ihanet etmektedir.
Medeniyet denilen kavram bir değerler taşıyıcısıdır. İnsanlığı karanlıktan aydınlığa çıkaran sistemin adı ise İslam medeniyetidir.
İnsani değerlerin tümü, İslam’ın insanlığa sunduğu vahyin temelini oluşturur. “Kul hakkı,” bu temelin mihenk taşıdır.
İşte batılıları korkutan böyle bir gerçek, batı medeniyetinin kurucularını, İslam medeniyetine karşı yeni alternatifler üretmeye sevk etmiştir.
İnsani olmayan bu alternatifler, güç merkezleri tarafından kabul görmeyince, yine insan haklarına ters düşen; “baskı, şiddet, sıcak ve soğuk savaş” yöntemleriyle kabule kalkmışlardır.
Yanı başımızda Suriye, Mısır, Filistin, biraz uzağımızda Myanmar, Doğu Türkistan, Afganistan ve dünyanın değişik coğrafyalarındaki zulümlerin tümünde, Müslüman halklar maalesef bu sistemin kurbanıdırlar.
Ne yazık ki bu hal, İslam dünyasının umurunda değildir. Tüm olup bitenlere, yöneticisiyle ve halkıyla Türkiye’den başka ses çıkaran İslam ülkesi yoktur.
Diğer İslam memleketlerinde sadece halklar bazında var ama onlar da yine Müslüman gözüken batılıların emir eri idarecileri tarafından baskı ve tehdit altındadır.
¥
Bugün batılı ülkelerin ve baskı altındaki diğer İslam ülkelerinin haline baktığımızda İslam’ın hoşgörüsü ve İslam medeniyetine dair izler sürekli silinmek istenmektedir.
Oysa insanlığı karanlıktan gün yüzüne çıkaran İslam dinidir ve dinimizin kitabı Kur’an-ı Kerim ile bize kitabımızı tebliğ eden, açıklayan Rasulullah (s.a.v.) dir.
“Kenar-ı Dicle’de bir kurt aşırsa kuzuyu, ilahi adalette sorarlar Ömer’den onu” inancını medeniyet olarak benimseyen ama uygulamaya gelince görünmez olan İslam dünyasının perişanlığı, hepimizin malumudur.
Sebebi ise elimizdeki nimetlere şükretmeden, kitabımıza ve Peygamberimize; “ibadet” yerine “adet” gereği iman ettiğimiz acı gerçeğidir.
¥
“Medeniyet ve Değerler” adlı eserde bu mevzuları daha derinlemesine bulmak mümkün. Bilgi için UTESAV: 0212- 222 01 73
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.