Tıp otoriteleri, dışarıdan alınan mikrop ve darbeler hariç, pek çok hastalığın kaynağının “stres” olduğunda müttefik.

Bediüzzaman’ın Hastalar Risalesi’nde keşfettiği “vehmî” hastalık…
Moral bozukluğunun, itikat ve düşünce zayıflığının, ümitsizliğin maddî hastalıklara sebep olduğunu anlamak için tıpçı olmak gerekmiyor.
Ülser, midede açılan yaradır. Sebebi ise, üzüntü, sıkıntı, strestir. Bunlar ise, maddî değil, manevî, duygusal şeylerdir.
Keza, şu hususa da dikkat çekerler:
Stres vücudun kortizon salgılamasına yol açar, bu da hafızayı zayıflatır.
Stres, beynin kimyasını bozar.
Onu asgariye indirmenin yolu da doğru ve sağlam bir hayat felsefesine sahip olmak, hayata güçlü iman gözlüğüyle bakmaktır, tefekkür ve duâ etmektir.
Keza, uzmanlar, hayatın ve olayların acımasızlığına karşı insanların duvarlara konuşarak beyin fizyolojilerini düzeltebileceklerine de dikkat çekiyor. Bunda doğruluk payı yok değil. Ama duvara konuşmaktansa canlılara, insanlara konuşmak, sohbet etmek daha doğru, daha faydalı, sağlıklı olmaz mı?
Bir geziye çıkmak, tefekkür etmek, bitki ve hayvanlarla konuşmak veya mescid, cami, dershanede ibadet, duâ, zikir, tefekkür, şükür ile seslice Kur’ân hakikatlerini okuyarak Mütekellim-i Ezelî olan yüce Yaratıcıyla konuşmak, daha etkili olmaz mı?
O halde, zikir, şükür, fikir, duâ stresin derecesini düşürür ve maddî hastalıkları önler. Hatta maddî yaraları bile iyileştirir.
Bunun için sahanın uzmanları “Stresi azaltın” tavsiyesinde bulunur sık sık.
Ve eklerler: Rahatlama egzersizleri yapın.
Direkt veya endirekt stresle bağlı olan yüksek tansiyonu, şekeri, kolestrolü düşürmek için ilâçlar kullanırız.
Stresin seviyesini korkular, endişeler, heyecanlar, bilinmezlikler, belâlar, musîbetler, krizler yükseltir.
Stresin seviyesini düşürmek için de “tevekkül, kadere iman” başta olmak üzere diğer ‘iman şartları, ibadet, duâ, tefekkür, tezekkür hapları’ndan bol bol almak gerekir.
Zira, bu bir kuantum fiziği kuralıdır: Niyet, düşünce, duâ, ihlâs, zikirlerimizle dalgalar yayarız.
Duâ ile beyin vücuda mesajlar sunmakta, böylece stresler atılmakta, sinirler yatışmakta, göz gibi bir kısım organlarda meydana gelen atıklarla da vücut büyük bir rahatlık hissetmektedir.
Böylece duâlarımızla, Allah’ın izniyle, hem kendimizi tedavi ederiz, hem duâlarımıza dahil ettiklerimizi…