Vatanımın üstünde kem rüzgârlar esiyor.
Dostluk filizlenince, despot gelip kesiyor.
Hiç uğruna kavgalar yapmamızı gördükçe,
Toprak bizden korkuyor, yağmur bize küsüyor.

Adı Süleyman olduğu halde Süleyman’dan nefret eden bir komşum var..
Soruyor bana ve arkadaşlara:
- Siz siyasetin Güniz ablasını tanır mısınız?
- Evet, amma o kastettiğin hem erkektir abla olamaz, hem de “Güniz” değil, GüZİN abla olmalı..
- N harfi ile Z harfine yer değiştirmemden dolayı özür dilerim.. Amma erkek meselesine gelince, adamımız pek öyle erkek kıyafeti ile gezse dahi, erkek olduğunu dünü ile bugününü kıyasladığınızda, bambaşka bir çehre alır..
Ben ona, “çıfıt çarşısının çilingiri” diyorum..
Şimdi Serfrice’li Sabih’i eğitmektedir.. Yani, kendisi gittiğinde yerine bakacak mühim bir zatı-ı kiram..
Erkek dediniz de kafama takıldı..
Baykır Coş’un biricik evladı Pako isimli köpek vardı ya, işte o ölü köpeğin teyzesi Hammat Coş imiş..
Tuhaf değil mi?
Erkekten teyze olursa niye abla olmasın?
Şunu da bilesiniz ki, bu sıralar köpekler bazı mahfillerde kıymet bulmuşa benzerler..
Baksanıza, kocaman bir adam, hem de irisinden bir gazetenin müdürü olduğu halde, kendisini “tarassut köpeği” diye takdim ediyor..
Biz de “Türkiye neden böyle” sorusu sorarak vatandaşları meşgul ederiz..
Her gün yığın çapraz meselelerle yüz yüze gelmekteyiz, çaresizlik içinde kıvranıyoruz.. Halbuki Güniz, pardon Güzin ablamız bu gibi konularda derhal çare icat eder.. çünkü rivayete göre, “demokrasi” var, ötede-beride..
Biz bu konulara kafa yorarken, bir başka fanatik, ülkeyi kepçe gibi karıştırma görevini yerine getiriyormuş..
Yahu, “Bu adam alevidir, o sebepten dengeleri sarsmak istiyor” desek, muhtemelen hakkımızda tazminat davası açar, yine muhtemelen çok fazla davayı kazanırdı..
Kimden bahsettiğimi herhalde tahmin etmişsinizdir..
çok değerli, eski Genel müdür, bilahere CHP Milletvekili seçilen Kemal Kılıçdaroğlu büyüğümüzden bahsediyorum..
Hani son günlerde AKP’ye vura vura kolları yorulmuştu.. Şimdi de TSK’ya veryansın etmeye başladı..
“Yüksek Askeri Şura”dan niye ihraç kararı çıkmadığı tartışılıyor..
Böyle kafa yapısına sahip olanlarla tartışmaya değmez.. çünkü, bir başkaları niye mağdur edilmedi halet-i ruhiyesi taşıyan insanların mantığı hiç çözülmez..
Sana ne be kardeşim?
İhraçlar çıksa da, bir miktar Türk insanı aileleriyle birlikte mağdur duruma düşselerdi, daha iyi mi olurdu?
Deniz Baykal kurnaz adam..
Kendi konuşmuyor, yakınlarını konuşturuyor..
İşte bunlardan en yenisi, en kavgacı görünüş veren Kemal Kılıçdaroğlu.. Mesela, Kemal Anadol ile müştereken saldırıya geçseler, daha bir başarılı olma ihtimalleri vardır.. Amma araya alevilik / herhalde Ali’siz alevilik / girince yek at, yek mızrak sağa/sola savlet etmek, puan toplamasa da aynı zihniyettekilerle dostlukları perçinler..
Rıza dede sen ne dersin?
Ne diyebilir ki?
40/50 yaşlarını siyaset meydanlarında geçiren kıdemliler susmuş, sözü Kılıçdaroğlu’na havale etmişler..
Bu çıkışlar, CHP’ye hiçbir müsbet puan getirmez.. Tabiî Yaşar Büyükanıt Paşa hedefe oturtulmuş ise, var içinde bir kurnazlık..
Cavit Polat isimli alevi vatandaşın değerlendirmesi bir kehanet değil, gerçeklerin ifadesidir.. YAŞ kararlarıyla dindarlar ihraç edilseler, Kılıçdaroğlu ve aynı görüşü paylaşanlar yazıyı ters tarafından okuyarak:
“Aleviler TSK’dan ihraç ediliyorlar” yaygarası koparacaklarmış..
Deniz Baykal’a faydası ne olacaktı diye düşünüyorum.. Yahut da, Türkiye bu denli tahrikleri çekebilecek miydi diyorum..
Ey aklı başında, memleketini seven Aleviler, sizin sırtınızdan siyaset yapanları daha ne kadar taşıyacaksınız?